Bölüm 10

363 30 23
                                    

Dün gece Tyler'ın göğsünde uykuya dalan bedenim yerde uyanmıştı. Ayaklarım Tyler'ın bacağındaydı ve kafam yerdeydi. Dikkatlice bacağımı çektim dikleşip Tyler'a baktım. Kafasını koltuğa yaslamış öylece uyuyordu.

Boynu, sırtı, kalçası her yeri ağrımış olmalıydı. Böyle uyuduğunu bile hatırlamıyordum. Yavaşça onu uyandıracakken kapı zili çaldı. Tyler'ın uyanmasını beklerken o uyanmadı ve dişini gıcırdatıp kafasını diğer tarafa çevirdi. Bende gidip kapının deliğinden kimin geldiğine baktım. Birkaç polis gelmişti. Koşarak içeri geçtim ve sertçe Tyler'ı dürttüm.

"Tyler uyan lütfen polisler gelmiş"

Tyler: Neden

"Açamadım"

Tyler ayağa kalktı ve son kontrol için tekrar delikten baktı.

"Komiser Rick. Kapıyı açmazsanız zorla açacağız" diyerek kendini tanıttı ve tekrar zile bastı. Tyler'da kendinden emin bir şekilde kapıyı açtı.

Tyler: Affedersiniz uyuyordum ve kapıyı duymamışım sorun nedir

"Dylan O'brien" dediğinde kanım dondu. Kalbim hızını olabildiğince hızlandırdı ve ritmini hem ağzımda hem beynimde hissediyorum. "Onun kaçırıldığını ve burda olduğuna dair bir ihbar aldık ayrıca Tyler Hoechlin burda mı?"

Tyler: Benim

"Bizimle karakola geliyorsunuz"

Bir şeyler yapmalıydım ama yapamıyordum. Öylece duruyordum. Ayağım kıpırdamıyordu bile. Sonra içeri giren ayak seslerini duydum. Bir polis içeri girdiğinde göz göze geldik.

"Dylan?"

Kafamı onaylar gibi salladım. Polis ise bana yaklaşıp üzerindeki ceketi bana verdi. Üzerim hâlâ çıplaktı bunu unutmuştum.

"Merak etme burdan gidiyorsun. Seni eşine kavuşturacağım"

Dylan: B-ben ona gitmek istemiyorum. T-Tyler'ı nereye götürüyorsunuz?

"Merak etme Dylan. Tyler karakola götürülüyor ve bir daha sana dokunmayacak"

Dylan: Bana dokunan o değil.

"Tehdit altında değilsin. Yani sıkıntı yok"

Dylan: Hayır. Şu an kendi elinle aç bir köpeğin önüne atıyorsun beni. Karakola gidelim. Beni de götür.

"Pekala. Bay Simith'te seni ordan alır"

Dylan: almasın lütfen. Ona haber vermeyin onu görmek istemiyorum. Asıl şiddet uygulayan o

Gidecek bir yerimin olması rahatlığıyla olanları anlatıyordum. Tyler karakola götürülmüştü ve büyük yanlış anlaşılmalar vardı.

Bende karakola girdiğimde Tyler elinde kelepçeyle çıkıyordu. Yanımda ki adamın kollarından kurtulup Tyler'ın yanına gittim.

"Bırakın onu. O hiçbir şey yapmadı. İnanın bana lütfen. O beni kurtardı"

Tyler: Şş sakin ol. Hiçbir şey yok

Kafamı iki yana salladım ve elini tuttum. "Korkuyorum Tyler suçsuz yere yargılanacaksın"

"Korkma ben yanında olmasamda yanındayım" dedikten sonra elini kaldırdı ve kelepçe şıkırtısıyla kollarını benim için açtı. Polislerin önünde aldatmaca oynuyordum resmen ama Jerry'nin beni alması belki de bir daha Tyler'ı görememem demekti.

"Pekala yeter bu kadar ayrılın"

Polisin dediği şeyle kafamı iki yana salladım ve Tyler'a daha sıkı sarıldım. "Götürmeyin onu"

"Beyfendi lütfen"

Yine kafamı iki yana salladım. Tyler'da ellerini benden çekmişti. Bir polis beni iterken diğeri Tyler'ı çekeleyerek bir odaya götürdü. "Hayır lütfen bir şey yapmayın" diye bağırdım arkalarından sonra da kendimi zemine bıraktım. Elimi Tyler'a doğru uzattım. Birden koşup elimi tutmasını istedim ama o çoktan gitmişti bile.

Beraber geldiğimiz polis beni yerden kaldırdı ve kendi odasına götürüp sandalyesine oturdu. Bende oturduğumda bir kağıt çıkardı ve kalemini aldı.

"Merak etmeyin sadece bir ifade almalıyım. Böylelikle suçlunun tutuklanması daha basit olacak"

Dylan: Tyler suçlu değil. Onu bırakın lütfen.

"Öncelikle Jerry'le ne zamandır berabersin?"

Dylan: B-bir yıldır

"Peki Tyler senin neyin oluyor?"

Dylan: Eski sevgilim

"Tyler ne zamandır sana şiddet uyguluyor"

Dylan: Bunu söyledim. Tyler bana şiddet uygulamaz. Böyle bir suç varsa suçlu kişi Jerry. Kanıtım var. Gidip Tyler'ın telefonuna bakabilirsin

"Bay Simith bize Tyler'ın seni kaçırdığını ve birkaç gündür şiddet uyguladığını söyledi"

Dylan: O bir yalancı

"Bak Dylan"

Dylan: bakmazsam ne olur. Suçsuz dedim sana bana mı inanacaksın hiçbir boku bilmeyen Jerry'e mi?

Birden kapı açıldı ve o tanıdık sıratı gördüm. Aslında ikisini de. Tyler hâlâ kelepçeli bir şekilde Jerry'nin arkasından içeri girdi. Birden gözlerim doldu. "O suçsuz" diye mırıldandım tekrar tekrar. Gözlerimi Tyler'dan ayırmadım ama Jerry gelip sarıldı ve yanağıma birkaç öpücük bıraktı. Ben hâlâ Tyler'a bakıyordum. O bizi suçsuz olmasına rağmen elinde ki kelepçeyle izliyordu. Jerry birden kafamı kendisine çevirdi ve dudağımı öptü ve o öper öpmez Tyler'ın öğürdüğünü duydum.

Koşarak Tyler'ın ceplerini karıştırdım ve telefonumu alıp açtım. Bir şifre vardı. Tyler'a soran gözlerle baktığımda parmaklarını önce beş hâline getirdi sonra üç sonra da iki ve yedi.

Bu bizim en sevdiğimiz filmde ki benim en sevdiğim sahneydi. 53.27

Hızlıca telefonu açtım ve son videoyu açıp komiserin önüne koydum. "İzleyin her saniyesini. Tyler'ın hiçbir suçunun olmadığını kanıtlamam gerekiyordu çünkü"

"Bana ne izletiyorsun" dedi komiser sonra bana baktı. Kafamı hızlıca salladım. "Tişörtümü Jerry çıkarttı ve kemerini kullandı"

Herkes şaşkınca bana bakıyordu ama Jerry daha çok beni öldürecek gibi bir ifade takınmıştı.

"Gördünüz mü Tyler'ın hiçbir suçu yok"

"Vücudundaki tüm morlukları Jerry mi yaptı yani"

Jerry: hayır

Dylan: Evet

Tyler: Evet
———

Onu sevme| HobrıenWhere stories live. Discover now