19. Bölüm "Renkler"

Começar do início
                                    

Bir on dakika daha yürüdükten sonra bana bir apartman girişini işaret etti ve orada beklememi söyledi. Dediğini yaptım. Binanın arkasında da olsam kocaman olan demir devasa aracı görebiliyordum. Bir süre sonra yaklaşan adım seslerini duyunca Edin olmama ihtimaline karşın apartman girişinden çıkmadım. Ancak gelen nefes nefese kalmış Edin'di.

Beni görünce biraz soluklandı ve zar zor konuştu.

"Sen...buraya kadar...Eugene ile mi...geldin?"

Başımı salladım. Bunu neden bir sorun gibi sormuştu ki?

Açıklama yapmayı es geçti ve eliyle apartman girişindeki merdivenleri işaret etti. Ben oturunca o da yanıma oturdu.

"Pekala...sana söz verdiğimi biliyorum ama yeterli açıklamayı yapacak kadar vaktim yok. Öncelikle Eugene'in seni takip ettiğinden gerçekten haberim yoktu onun adına özür dilerim."

"Arkadaşlarımı korkutmak ve onlarla aramı açmak dışında pek bir şey yapmadı, her neyse." Diyip elimi salladım.

Edin mahcup görünüyordu ama konuşmasına devam etti. Gerçekten de vakti kısıtlı olmalıydı ki hızlı hızlı konuşuyordu.

"Ben ve ırkım Orejana gezegeninden geliyoruz. Şu an Dünya'nızda 3 grup Orejanalı var. Bu olaylar ilk başladığında sadece birinci grup olan yönetici grubu buradaydı. Yani şu an Dünya üzerinde dönen planı yürütenler. Daha sonra ikinci grup olan asker takımı geldi. Kibarca Dünyalıları toparlayan ve düzene sokan takım diyelim. Eugene'in de içinde bulunduğu grup. Ve son grup ise...Dünya'da Orejana'lı popülasyonunu artırarak üstünlük sağlamak için gönderilmiş normal halk? Aslında öncelikle ilk iki gruba yardımcı olabilecek nitelikli halk gönderildi. Yani benim olduğum grup." Biraz duraksadı ve tepkimi ölçtü. Herhangi bir mimik göstermemeye özen gösterdim. Bunlar üzerinde daha sonra uzun uzun düşünecektim ve böylesine bir bilim kurguyu tek seferde sindiremiyordum.

"Bu olayların nasıl başladığı ve neyin neden olduğu ise gerçekten karman çorman bir hikaye. Hatta üzerinde öyle çok teori var ki çoğu halk efsanesine dönüştü. Ve söylemeyi unuttuğum bir ayrıntı var. Yönetici grubunda sizin ırkınızdan kişiler de bulunuyor."

Bu söylediğinden sonra ağzımdan istemsizce alaycı bir gülüş çıktı. Hiç şaşırmamış hissediyordum.Ya da hiç ihanete uğramamış hissediyordum. Kim bilir çıkarları neydi? Söz konusu çıkar bir miktar para bile olsa insanlar insanlara düşman oluyordu. Neyine şaşıracaktım ki?

Tekrar ağzını açmıştı ki boynundaki zincirli bir kolyeye benzeyen şey ötmeye başladı. Elini boynuna atarak kaşıdı. "Gitmem gerek Mia." Dediğinde kaşlarımı çattım.

"Ne yani süreli mi dışarı çıkartılıyorsunuz?"

Hafifçe güldü.

"Ah bu sadece bana ve benimle beraber olan bir grup arkadaşıma özel bir muamele."

Anlamamazlıkla ona baktım. Elini boşver der gibi salladı. Edin ile konuşmalarımız neden hep ekranda az sonra devam edecek... yazısı çıkmış gibi yarım kalıyordu anlayamıyordum. O da bazı sebeplerden bilerek erteliyordu ki istese bana çoktan her şeyi anlatabilirdi. Ama onu zorlamamaya karar verdim.

"Sana iki önerim var Mia. Ya buraya yakın apartman dairelerinden birinde kal, ki bu çok riskli asker grubundan hiçbirine yakalanmaman gerekiyor. İkinci önerim ise buradan bayağı uzaklaşman. Ki bu da riskli çünkü elini kolunu sallayarak gezemezsin. Son günlerde denetimleri çok sıkılaştırdıkları için çoğu sokakta nöbet tutan birileri var. Seni Eugene getirdiği için bu kadar kolay gelmişsiniz anlaşılan."

Zifiri Karanlıkta Gezinenler (Düzenleniyor)Onde histórias criam vida. Descubra agora