FREKANS : 136

23

Merhabalaaar biz geldikk

Buraya bir papatya alalımm

Mor kallpp

Saatlerimiz

Ve güzel okumalar dileriiimm ❣

Hatırlatma..

Sezen İşkencesi başladı..

"Seni bir kez daha affetmedim. Bununla benim kalbimi çalabileceğini mi sanıyorsun, yanılıyorsun."

Merdivenlerden indiğimiz sırada bir kız elindeki bavulla Meriç'in kapısında bekliyordu..

"Dilan?"

Meriç çatık kaşlarla ve şaşkınlıkla kıza ismiyle hitap edince kaşlarım çatıldı. Nereden tanıyordu bu kızı, kim olabilirdi ki?

"Meriç.."

Dilan denilen kız Meriç'e öyle bir bakıyordu ki o an onu oracıkta boğazlayasım gelmişti. Meriç beni bırakırken bir anda çığlık attım.

"Ayyhh Meriç karnım!"

Meriç hemen yanıma gelip beni kucağına alırken kız tuhaf tuhaf bize bakıyordu. Meriç benimle birlikte kapıyı açınca beni hemen yatağına götürdü. Tabi kızda arkamızdan geldi..

"Ya Meriç evin çok güzelmiş bayıldım. E beni de misafir edersin artık. Nasılsa buralardayım."

Meriç bana göz kırpıp kızı bir anda kolundan tuttuğu gibi odasından çıkardı ve arkasından da kapıyı kapattı. Nasıl ya? Hemen yataktan kalkıp kapıya yaslandım.

"Dilan senin benim evimde ne işin var? Üstelik benim haberim bile yokken! Ablan biliyor mu?"

Bir kaç ayak sesi duyarken hemen kapının anahtarlık yerinden nereye gittiklerine baktım. Salona geçiyordu kız.

"Haberi yok. İlk sana gelmek istedim ve geldim. Ne yani içerideki sevgilinden mi korkuyorsun? Ayrılmamış mıydınız siz?"

Yeter ama! Kız resmen Meriç'e koşuyordu. Benim Meriçim'e koşuyordu..

"Ayrılmadık Dilan. Ayrılmayızda, bunca sene sonra sen ne hakla buraya kadar geliyorsun, onca olan şeyden sonra?"

Bu kızla Meriç eskiden sevgiliydi şu an daha iyi anlıyordum. Resmen sinirden karnıma ağrılar girmeye başlamıştı.

"Ben olanları unuttum Meriç. Yeni bir sayfa açtım. Ve o yeni sayfaya artık burada devam edeceğim. Ha tabi sen geçmişini unutmuşsun Duru'yu hapise attırdığına göre... ama sana şunu diyim Meriç. Duru'nun babası onu orada bırakır mı sanıyorsun? Başına belayı sardın haberin yok."

Daha fazla dayanamazdım. Ben bunları duyup nasıl dayanırdım ki? Kapıyı hızla açınca ikisinin de gözleri beni buldu. Meriç anında yanıma gelirken kolunu sıkı sıkı tuttum.

"Merhaba Dilan. Ben Sezen, Sezen Akça.. Meriç'in kız arkadaşı."

Dilan gözlerime alaycı bir şekilde bakıp gülmeye başladı.

"Ne bu şimdi ? Sizin kıskançlık tripleriniz falan mı var ? Meriç sen benimleyken kıskanılmayı hiç sevmezdin hatırlıyor musun? "

Biliyordum..
Ama bilmediğim bir şey var ki, ben bu kızı dövmeden ne kadar daha dayanabilirim?

"Geçmiş geçmiştir Dilancım. Senin şu anda bulunduğun konumda biz birlikte yaşıyoruz. Ayrıca şöyle bir şey var ki, biz geçmiş değiliz.. Şu anda.. bak nasılız?"