FREKANS : 136

14

Merhabalaaarrr biz geldiiikkk

Hayat nasıl geçiyor anlatın bakalım ya da geçiyor mu ?

Bölümler nasıl gidiyor sizceee?

En sevdiğiniz dizi ne pekii?

Şu sıralar dilinizdeki şarkı ?

Başlama saatinizi bırakın bölüme geçeliiiim hadii

Taşınma fikrini hiç ama hiç düşünmemiştim. Ben kendi binamda çok mutluydum evet Nazlı ablayı çok seviyordum ayrılmakta zorlanıyordum ona alıştığım için ama başka bir evde de uzun süreli yaşayamazdım.

"Tabi ben yok olmaz öyle Sezen ayrılamaz evinden dedim.. Yani seni çok sevdiği için onlara taşınma mevzusuna bile sıcak bakıyor. Hatta direk kendisi istiyor."

Derin bir nefes alıp gülümsedim.

"Bende çok seviyorum Nazlı ablayı. 21 yaşımdan sonra bana aile sıcaklığını hissettirdiniz nasıl sevmem ki?"

Meriç daha sıkı sarıldı. Biliyordum biz birlike olduğumuz sürece bizi kimse ayıramazdı, bizde ayrılmazdık..

Sahilden sonra Meriç beni eve bırakıp kendisi şirkete gitmişti. Şirketle ilgilenmiyordu ama anladığı mevzular olduğu zamanda gidiyormuş. Bu aralar anladığım kadarıyla yoğun bir tempoyla çalışıyorlardı. Evde sıkıntıdan temizlik yapmış sonra da boncukla birlikte yürüyüşe çıkmak için binadan çıkmıştık.

"Ama sende hiç evde durmuyorsun ki!"

Duru'nun sesiyle arkamı döndüğümde ukala ukala gülerek bana bakıyordu. Giydiği mini etekle üşümüyor muydu?

"Senin derdin ne sürekli evimin önünde bitiyorsun?"

Duru bana doğru gelip önümde durdu ve baştan aşağı süzdü.

"Meriç sende ne buldu derdim o. Farkedersin ki seninle benim aramda her anlamda fark var."

Bende onun gibi gülümseyip soğuktan üşüyen ellerimi montumun içine koydum.

"Evet fark ediyorum zaten. Ben de Meric'e onu soracağım unutuyorum her seferinde. Ne buldu sende? Ukalalık desen var, kibir desen alası sende kısacası bütün kötülükler sende. Meriç gibi temiz bir çocuk sende ne buldu Duru?"

Yüzü yavaşça düşsede belli etmemek için gülüşünü tekrarladı.

"Ben konuya gireyim. Kim olduğunu biliyorum.."

Gülüşüm yerini çatık kaşlara bırakırken Duru keyifle çantasındaki zarfı bana uzattı.

"Okyanusun kızı olduğunu kimse bilmesin istiyorsan Meriç'ten ayrılacaksın.. ha bu öyle saçma bir sebepten olmayacak inandıracaksın Meriç'i bittiğine."

Sinirden elim ayağım titriyordu. Karşıma geçmiş bana hayatım ve sevdiğim adam arasında seçim yapmamı istiyordu..
Elindeki zarftaysa benim eski fotoğraflarım vardı. Bunlar bir şeyi kanıtlamazdı tabi ama Duru bunu biliyordu artık.

"Ne saçmalıyorsun Duru? Okyanusun kızı ne alaka?"

Duru kahkaha atıp başını olumsuz anlamda salladı.

"Sakııın sakın böyle ufak oyunlara girme. Hele yapamazsın klişelerine hiç girme çünkü yaparım. Benim kaybedeceğim tek şey Meriçti onu da zaten kaybettim.. tekrar şansım var yani sen kazanmam için ondan ayrılacaksın."

Ben bir şey demeyince konuşmaya devam etti.

"Dört gün Sezen Akça.. sana sadece dört gün Okyanusun kızı.."