B.39: I don't really have a place to call my home now.

1.5K 142 273
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


¤Lil sad lil happy- Let me die¤



"O yüzüğü parmağına tak Jennie!"

"Ama baba" dedim sinirle. Babam kızgın gözlerini bana çevirirken annem ayağa kalktı.

"Bence gidelim. Yarın bize akşam yemeğine gelin lütfen. Orada düğün ayrıntılarını konuşuruz" dedi annem. Bakışlarım Bay Kim'e kaydı. Sadece Taehyung'a bakıyordu.

"Biz birbirimizi sevmiyoruz" dedi Taehyung ayağa kalkarken. Herkes hareket etmeyi kesti. "Sevemiyoruz"

"KİM TAEHYUNG!" Diye bağırdı Bay Kim. Korkuyla yerimden sıçradım.

"Bizi göremez misiniz baba ?" Dedi ona dönerken. Bakışlarım ikisi arasında gibi geldi.

"Taehyung yukarı çık" dedi sinirle. Taehyung bir kaç saniye baktıktan sonra sandalyesini itti ve yukarı çıkmak için döndü. Tae'yi kolundan yakaladım.

"Hayır, hayır lütfen. Benim suçum. Ben ba-başkasını sevdim. Taehyung beni koruyor"

"Jennie yapma" dedi Taehyung. Sinirle ona baktım ve kafamı iki yana salladım.

"Hayır. Karışma artık. Kabul et benim yaptığımı! O kız..o kız sadece Taehyung'un arkadaşı ama o çocuk benim sevgilim" dedim masadakilere dönerek. İnanmaları için gözlerine baktım.

"Jennie! Gidiyoruz hemen" dedi babam ve masadan çıkıp yanıma geldi. Kolumu sıkıca kavradı.

"Lütfen! lütfen baba beni dinle" desem de beni sürüklemeye başladı.

"Yukarı dedim" diye tekrarladı Bay Kim. Taehyung onu dinledi ve merdivenlere ilerledi.

"Taehyung! Bir şey de. Senin suçun yok" dedim çaresizce ama bana bakıp gülümsedi. Kafamı iki yana sallarken evin dışına çıktık ve büyük siyah kapı yüzüme kapandı.

"Anne sen dinle bari!" Diye isyan ettiğimde babam kolumu daha çok sıktı.

"Bizi rezil ettin yeter. Arabaya bin!" Dedi annem. Babam kolumu bırakmadan arabaya ilerledi. Beni arka koltuğa attığında Jess yanıma oturdu. Sinirle ona baktım. Araba hareket edip eve ilerlerken annem telefonumu hızla elimden kaptı.

"Nolur onu arayayım. İyi mi diye sorayım en azından" dedim ağlarken. Olacakları biliyordum. Korkuyordum.

"Yeter Jennie. Sus"

▪▪▪▪▪▪▪
Taehyung
▪▪▪▪▪▪▪

Babamın odasına girdiğimde bakışlarım ahşap malzemelerde dolandı. Jennie umarım iyidir. Ah kahretsin hepsi benim yüzümden oldu. Bir kaç dakika sonra odaya babam girdiğinde kafamı yere eğdim. Karşıma geçti.

"Yere çök "

"Baba lütfen biraz beni anlar mısın ? İkimiz iç-"

"Beni ikiletme" dediğinde dediğini yaptım. Eli kemerine gittiğinde yumruk yaptığım ellerimi dizlerime koydum.

"Kim Taehyung" Dediğim de ellerim düğmelerime gitti. Gömleğimin düğmelerini açmaya başladım. Benden ne istediğini biliyordum. Bu anı onlarca kez yaşamıştık. Gömleğimi çıkarıp yere bıraktım.

"Arkanı dön"

"Efendim lütfen" dedim bir umut. Sesimin titremesine engel olamadan. Onun karşısında bu kadar güçsüz durmaktan nefret ediyordum. Kemeri yere vurduğunda sesi odada yankılandı. Onu daha fazla kızdırmamak için arkamı döndüm ve kafamı yerle birleştirdim. Ellerimi başımın üzerinde bağladım.

"Aptal!" Dediğinde önce kemerin sesi, sonra sırtımda bıraktığı acıyı hissettim. Dişlerimi bağıramamak için dudaklarıma geçirdim.

"Sana işleri batırma dedim" diye bağırdı ve yine bir acı.

"Sana dikkat et dedim" Dediğim de sırtımdaki acıyla gözlerimi kapattım. Dayanamıyordum. Buna alışamıyordum. Jennie iyi miydi ? Umarım ağlamıyordur, kendini suçlamıyordur. Sırtımda ardı arkası kesilmeden acılarla iki büklüm oldum. Kulaklarımı dolduran keskin ses yüzünden kulaklarımı kapamak istedim ama bu sadece onu daha da sinirlendirirdi. Sonunda  kemerini bir köşeye attığında titrek bir nefes verdim.

"Seni aptal!" Diye bağırdı tekrardan. Saçlarımı tuttu ve kafamı yerden kaldırıp beni sürükledi. Yatağına bakacak şekilde fırlattığında o kadar bitap düşmüştüm ki hareket edemedim. Yatağa oturdu.

"Şimdi sırala"

"Dikkat etmeliydim" diye fısıldadım. Ayağını kaldırıp göğsüme bir tekme attığımda sırt üstü yere düştüm. Sırtımın zemine değmesiyle oluşan acıyla inledim.

"Düzgün geç karşıma" diye bağırdığında yerden zorla kalktım ve ayaklarına diz çöktüm.

"Di-dikkat etmeliydim" dedim daha yüksek sesle.

"Devam et"

"Jennie'yi sevmeliydim"

"Peki ne yapacaksın ?" Dediğinde bilmiyordum. Ne cevap istediğini bilmiyordum.

"Yarın gidip bir kolye al ve ona götür. İkiniz tatile çıkıyorsunuz. Hiç bir şey olmamış gibi devam edeceksin. Kendini affettir" dedi sinirle.

"Haklısın" dedim. Suga'dan hoşlandığını söyleyen sesi kulaklarımda yankılandı.

"Kendimi affettirmeliyim" dedim ve kafamı kaldırıp babama baktım.

"Yarın Taehyung unutma!"

"Kendimi affettirmem gerek. Bu yüzden onunla evlenemem" dedim. Bana attığı bakışlar tüm öfkesini kusuyordu. O Suga'yı seviyor. O birini seviyor. Bu zamana kadar benim için cesurdu. Şimdi de ben onun için olmalıydım. Zorla ayağa kalktım.

"Ev ? Araba ? Para ? Hepsi senin olsun. Senden sadece mutluluk istedim ama bana veremedin. Bize bunu veremediniz. Onunla evlenemem çünkü o en iyisini hak ediyor. Beni değil"

"Kim Taehyung otur"

"Sana yalvarmamı bekliyorsun. Küçükken olduğu gibi. Dur diye ağlamamı ama ben artık bunu yapamam çünkü artık o küçük çocuk değilim ve mutlu olmasını istediğim bir kadın var. O yüzden bu evlilik iptal" dedim ve yerden gömleği aldım. Her hareketimde tüm vücudum titriyor ve acı yayılıyordu. Odanın kapısında doğru adımladım.

"O kapıdan çıktığım an seni evlatlıktan reddederim" Dediğim de alayla güldüm.

"Ben seni başlıktan reddeti yıllar oluyor efendim" dedim ve odadan çıktım. Gömleği üzerime geçirirken aşağı indim. Annem merdivenin basında yaşlı gözlerle bekliyordu

"Taehyu-"

"Ben iyiyim anne. Jennie ararsa iyi olduğumu söyle. Olur mu ?"

"Ne-nereye ?"

"Özgür olmaya...umarım" dedim ve evden çıktım. Gözlerimdeki yaşları sildim. En azından o mutlu olur çünkü daha fazla onu üzmek istemiyorum. Kaybolmuş hissediyorum, nereye gideceğimi bilmiyorum. Artık evin diyebileceğim bir yer de yok. Zaten buraya evim demeyi bırakalı yıllar oldu.




Nasıl sizce ? Bilemedim yani
Bu attığım şarkıları dinliyor musunuz ?

high society • TaennieWhere stories live. Discover now