B.4: If it's not too late

2.4K 183 127
                                    

¤Bigbang- If you¤•••

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

¤Bigbang- If you¤


"Jennie müdür beyin odasında dosyam kaldı. Onu alıp gelir misin ?" Dedi Bayan Fiori. Eh başkanımızın derse odağını bozmak istememişti belli ki. Ayağa kalktım.

"Tabi efendim" dedim ve sınıftan çıktım. Zaten derse olan ilgimi kaybetmiştim. Basit şeylerden bahsediyorlardı. Uzun koridor boyunca yürüdüm. Tam merdivenlere yönelmişken duyduğum tanıdık müzikle durdum. Aşağıdan geliyordu. Biri piyano çalıyordu. O kadar güzel çalıyordu ki aşağıya inerken buldum kendimi. Merdivenler bittiğinde karanlık koridorda durdum ve sola baktım. Müzik odasının kapısı açıktı. Oraya ilerlerken koridorda piyano sesleri ve topuk seslerimden başka ses yoktu. Kapıya yaslanıp bugün kafede karşılaştığım çocuğa baktım. Eğdiği kafasında gözleri kapalı, uzun parmakları piyanonun tuşlarında geziniyordu.

"If you, ıf you ajik neomu netji-" diye şarkıyı mırıldanmaya başladığımda anında müzik kesildi ve kafasını çevirip bana baktı.

"Güzel şarkı..uyuşmayan kişilik" dedim salona girerken. Kaşları çatıldı. Yanına oturdum ve ellerimi tuşların üzerine koyup kaldığı yerden devam ettim. Şarkı bittiğinde hala bana bakan çocuğa döndüm.

"Ne yapıyorsun ?"

"Böyle bir şarkı yarım bırakılmamalı. Eh senin kadar iyi çalamasan da biliyorum bir şeyler" dedim ve ayağa kalktım.

"Bu arada bil-"

"Sen kimsin de beni rahatsız ediyorsun ? İşine bak" dediğinde kaşlarım çatıldı. Dengesiz miydi bu ?

"Bak müziği-"

"Yoongi ? Ah...Jennie" dedi Bay Min. İkimiz de aynı anda ona döndük. Müdürün birada ne işi vardı ?

"Bay Min bende size uğrayacaktım. Bayan Fiori bir dosya almamı rica etti"

"Dosyayı ona şimdi verdim ve Yoongi neden sınıfında değilsin ?" Dedi mavi saçlı çocuğa dönerek. Çocuk ayağa kalktı.

"Gidiyordum şimdi" diye geveledi ağzında. Bay Min sinirle derin bir nefes aldı ve bana döndü.

"Jennie sınıfa girdiğinden emin olur musun ?"

"Neden ?"

"Çünkü oğlumun yalan atmak gibi bir huyu var. Sınıfa gideceğinden emin olmak istiyorum." Dediğinde yanımdaki  çocuğa döndüm. Bay Min'in oğlu muydu cidden ? Hiç benzemiyorlardı. Bu çocuk onun aksine cılız ve küçüktü.

"Hala sebebini anlamadım" dediğim Bay Min'e dönerken. Adamın rengi attı.

"Sonuçta ben çocuk bakıcısı değilim Bay Min. Eminim oğlunuz sınıfını bulacak kadar zekidir" dediğimde Yoongi kıkırdadı. İkimizde sinirden kızaran müdüre baktık.

"Şimdi izninizle"

"Ee bende gideyim bari. Sınıfıma" dedi Yoongi ve peşime takıldı. İkimiz de üst kata çıktım.

"Cidden onun oğlusun. Ah ne berbat bir şey olmalı"

"Tahmin bile edemezsin" dedi ve durup bana baktı. "Bunu sakın kimseye söyleme. Bilenler biliyor zaten. Bir de üstüne yenileri eklenmesin"

"Peki bir sorum olacak. Cevap ver bende sır olarak saklayayım" dediğimde kaşları çatıldı. Sırtımı ahşap duvara yasladım.

"İki yıl önce Bay Min'in oğlunun bir olaya karıştığı ve bu okuldan yurt dışına nakledildiği dedikodusu vardı" dediğimde ofladı ve tam karşımdaki duvara yaslandı.

"Seni bu okulda hatırlamıyorum"

"Arkadaşların hariç biriyle ilgileniyor musun ki ? Ah bir de sevgilin. Nişanlın mi demeliyim ? " Dedi alayla. Tamam belli ki onu beni tanıyordu.

"Yani bir olaya karistigin için baban sana postayı koydu"

"Bilemeyiz. Pek sebebe ihtiyacı olan biri değildir kendisi" dediğinde yavaşça kafa salladım. Bu halime alayla güldüğünde kaşlarım çatıldı.

"Peki nasıl geri geldin ?"

"Sanırım babamın o olduğunu herkese yaymana izin vereceğim" dedi ve sınıfa doğru yürüdü. Peşine takıldım.

"Alt tarafı bir soru sordum!"

"Evet sorunu duydum."

"O zaman cevap ver ?" Dediğimde aniden durdu ve bana döndü.

"Seni tanıyorum Jennie. Sana şimdi bir cevap versem yarın bütün okulu bırak ülke duyar. Yani bana bulaşma ve şu lanet olası yılı bitirip siktir olup gideyim. Anladın mı ?" Dedi ve cevap vermemi bile beklemeden sınıfa girdi. Peşinden ilerledim. O tahtada dururken sırama geçtim ve ona baktım.

"Ben Suga" dedi ve başka bir şey deme gereği duymadan arkamdaki sıraya ilerledi. Sıraya otururken oturmaz kafasını sıraya koydu. Kafamı tekrar tahtaya çevirirken Lisa'la göz göze geldik.

"Kimmiş? "

"Yeni çocuk işte. Nereden bileyim"

"Neden onunla beraberdin ?"

"Koridorda karşılaştık Lili. Az sakin olsana. Sen uyu hadi uyu" dediğimde yavaşça kafa salladı. Duvar kenarında olan Hoseok gözüme çarptı. Suga'ya bakıyordu. Kafamı eğip onu izlerken Hoseok o göz göze geldik. Bana gülümseyip önüne döndü ve dersi dinlemeye devam etti.

Bu Suga'da bir boklar vardı. İkinci yıl okuldan ayrılması büyük olay olmuştu. Onu görmesem bile herkes birinden bahsediyordu. Kimi müdürün oğlu diyordu, kimi sıradan biri diyordu. Bir olay olmuştu. Bilinmeyen bir şey. Okuldan niye gitmişti, niye geri gelmişti ya da neden kendini Suga diye tanışmıştı anlamamıştım ve genelde anlamadığım şeylerin üzerine düşerdim. Üstelik ikimizin de ortak bir yönü vardı. Bende çoğu zaman şu lanet yılın bitmesini ve evli de olsam ailemden uzak bir yerde yaşamanın hayalini kuruyordum.



Bir dahaki bölüm Taehyung'dan olacak

high society • TaennieDonde viven las historias. Descúbrelo ahora