Bölüm 14: Kalp Kırıklığı

793 110 22
                                    

Şimdi yapayalnızım, huysuzca ağlıyorum
Sırf eğlence olsun diye kalbimi kırdın
Aşkımı aldın ve beni uyuşturup bıraktın
Şimdi saat sabahın sekizi
Sabah vaktinden nefret ediyorum (Hepsi senin sayende)

Blackpink/Rosé: Gone

Birlikte balo salonundan ayrılıp balkona doğru giderken çok heyecanlıydım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Birlikte balo salonundan ayrılıp balkona doğru giderken çok heyecanlıydım. Heyecanım yüzünden başım dönerken bunu umursamadım.

Birlikte balkona doğru yürürken yalnız olmayacağımızı fark etmiştim. Çünkü balkonda pembe elbiseli, saçı topuzlu bir kız oturuyordu ve bize doğru bakıp, gülümsüyordu. Belki gider, Bang onu gönderir, siye düşünmüştüm fakat düşündüğüm gibi olmamıştı.

"Fazla beklettim mi?"

Bang'ın sorusu üzerine kız kafasını sağa sola sallarken ayağa kalkmış ve benim yanıma gelmişti.

"Merhaba, ben Victoria. Sizin büyük bir hayranınızım. Neredeyse bütün resitallerinize geldim. Sizden bir isteğim olucaktı. Acaba benim için piyano çalabilir misiniz?"

Kız gözlerindeki heyecanla konuşurken neye uğradığımı şaşırmıştım. Bang'a doğru baktığımda benden bir cevap bekliyordu.

"Tabi ki çalarım."

Gözlerimin dolmamasına önem gösterirken kırılan kalbimi umursamamaya çalıştım. Cevabım üzerine Victoria ve Bang gülerken bense sadece zorla gülümsemeye çalışmıştım.

Victoria heyecandan Bang'ın boynuna sarılıp "Gördün mu Chan? Kabul etti, kabul etti!" diye bağırırken Bang kıkırdamıştı. Bang, ellerini kızın beline koyarken "Sana demiştim." demişti.

Boğazımı temizleyip bana bakmalarını sağlarken yüzümdeki zoraki gülümsemeyi bozmamaya gayret gösterdim. "İsterseniz sizi yalnız bırakayım. Zaten benim Anna'nın yanına dönmem lazım."

Sözlerim bittikten sonra gülümseyip balkondan ayrılırken Bang ve Victoria'nın arkamdan bakakalmıştı. Adımlarımı hızlandırırken tek istediğim bu lanet şatodan gitmekti.

Balo salonunun kapısına gelince duraksadım. Hayır, oraya gitmek istemiyordum. Müzik, insanların sesleri ve gülüşmeler başımı döndürürken koşarak şatodan çıktım. Sadece uzaklaşmak istiyordum. Eğer bu bir kabussa uyanmak istiyordum.

Şatonun bahçesinden de çıkarken artık gözyaşlarımı tutamamış ve ağlamaya başlamıştım.

Bu kadar kısa sürede nasıl ona aşık olmayı başarmıştım? Neden bu kadar kalbim kırılmıştı ki? Gerçekten bana aşık olacağını mı düşünmüştüm? Ben bir aptalım.

Ormanın içine doğru koşarken nereye gittiğimi bilmiyordum. Hem karanlıktan hem de gözyaşlarımdan dolayı hiçbir şey görmüyordum. 

"Lanet olsun, lanet olsun, lanet olsun. Buraya hiç gelmemeliydim."

Ormanın en karanlık yerlerine doğru koşarken birden ayağım takılmıştı ve yuvarlanmaya başlamıştım.

...

Selam. Sanırım bugün üzgünüm ve bunu fice de yansıttım... Üzgünum bunun için ama zaten aklımda böyle bir şey vardı. Zaten sizlere kaosun yaklaştığını söylemiştim. 🤷🏻 Güzel olmuştur umarım.

Buraya bir adet kalbi kırık Hyunjin bırakıyorum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Buraya bir adet kalbi kırık Hyunjin bırakıyorum. 💔🥺

Oy vermeyi unutmayınız!♡

Burgundy Velvet | ChanjinWhere stories live. Discover now