Bölüm 7: Sahte Aile Tablosu

976 119 42
                                    

Yerlerinize, yerlerinize geçin
Elbiselerinizi giyin ve bebek yüzlerinizi takının

Herkes harika olduğumuzu düşünüyor
Perdenin arkasından bakmalarına izin verme

Resim, resim için gülümse
Ağabeyin ile poz ver, iyi bir kardeş olmayacak mısın?

Melanie Martinez: Dollhouse

Aramızda birkaç dakikalık gerici bir sessizlik oluşurken soruyu sormakla ne kadar doğru yapıp yapmadığımı düşünüyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aramızda birkaç dakikalık gerici bir sessizlik oluşurken soruyu sormakla ne kadar doğru yapıp yapmadığımı düşünüyordum. Tam konuyu değiştirecektim ki Bang söze başlamıştı.

"Benim de ailem senin ailen gibi birbirlerini severek evlenmemişler. Fakat aralarında bir fark var."

İçeceğimden bir yudum alıp masaya geri bırakırken "Nedir o?" diye sormuştum.

"Saygı yoktu."

Söylediği şeyle duraksayıp kaşlarımı çattım ve gergince kolumu tuttum. Birkaç saniye gözlerimin içine ifadesizce bakarken konuşmasına devam etti.

"Bu cümle sana basit gelebilir. Fakat söylenildiğini kadar basit değildir. Saygı yoksa insanlık yoktur Hwang."

"Saygı yoksa insanlık yoktur Hwang."

Dediği şey beynimin içinde yankılanırken dinlemeye devam ettim.

"Küçüklüğüm pek iyi geçmediği için anılarım bulanık fakat daha dünmüş gibi hatırladığım bazı şeyler var. Eskiden insanlar hep bize özenirdi. Görünüşte çok örnek bir aileydik. Birbirimize nazik davranırdık, kibardık, mutluyduk. Kardeşlerimle anne ve babamızın sözünden çıkmazdık. Kültürlüydük, sanatseverdik ve hayvanlarla ilgilenirdik. Fakat bu tablonun görünen yüzüydü. Tablonun görünmeyen yüzünde bizler birer canavardık. Birbirimize şiddet uygulardık. Birbirimizi sevmezdik. Babam ve annem en küçük şey de kavga ederdi. Kardeşlerim Hannah ve Lucas'ı, annemi ve beni ona gönderilen bir ceza olarak görürdü."

"Neden ki?" Ağzımdan kaçırmış olduğum soruyla dudaklarımı birbirine bastırırken Bang derin bir nefes aldı.

"Eskiden babamın delilerce aşık olduğu bir kadın varmış. Kadın annemin en yakın arkadaşıymış. Bir gün bu kadınla babamın nişanlanacağı gün annem birisine kara büyü yapmış. Evrende yaptığın her şeyin bir karşılığı vardır Hwang. Yaptığın bir iyilik ya da kötülük elbet gelir bir gün seni bulur. Bu büyü gibi şeylerde de geçerlidir. Buna karma denir. Annem de nefret ettiği birisinin en yakınını büyüyle öldürmüştü. Sonuç olarak da bu ona geri döndü. En yakın arkadaşı öldü ve ceza olarak bu adamla evlendi."

Bir süre duraksayıp etrafa bakındı. Elini çenesine yaslayarak konuşmasına devam etti.

"Annem aslında iyi bir kadındı. Fakat bulaşmaması gereken şeylere bulaştı ve cezasını bu şekilde çekti. Babamın her zaman sorunları vardı. Anneme çok fazla şiddet uygulardı. Annem nazik bir kadındı. Fakat sinirlendiği zaman nazikliğinden eser kalmazdı. Babamın ölümü annemin ellerinden oldu. Bir gün annemle babam kavga ederken şiddet çok fazla büyümüştü. Ancak bu sefer ki basit bir fiziksel şiddet değildi. Cisimlerleydi. Ellerine geçen her şeyi birbirlerine attılar. Sonrasında babam yanında taşıdığı bıçağı çıkarmış. Annemin elinde o kadar güçlü bir şey yoktu. Sandalye dışında. Annem babama defalarca kez sandalyeyle vurdu. Sonrasında babam camdan düştü, yere çakıldı ve öldü. Annemin ölümü ise intihar. O olaydan sonra şatonun içerisinde garip şeyler gördüğünü, sesler duyduğunu söyledi. Babamın cansız bedenini rüyasında defalarca kez görüyormüş. Sonunda dayanamadı ve kendini bıçakladı."

Şaşkınlık ve korkuyla dinlerken korkudan haraket bile edemediğimi fark ettim. Derin nefes alıp verdiğim sırada Bang bana baktı.

"Bu gördüğün oda kız kardeşim Hannah'ın odası. Babamdan nefret ederdi. Babamın kafasını kırmızıya boyayanda o. İşte bu odanın hikayesi de bu şekilde."

"Bir dakika o kavga bu odada mı oldu?"

"Evet."

"İnanamıyorum. Peki şimdi kardeşleriniz nerede?"

"Kız kardeşim kendisine sıfırdan bir hayat kurmak için Fransa'ya gitti. Erkek kardeşimde aynı sebeple İtalya'ya taşındı."

"Peki siz neden burada kaldınız?"

Sorduğum soruyla kafasını bana çevirip birkaç saniye gözlerimin içine baktı. "Birçok kez gitmek istedim aslında fakat beni buraya bağlayan bir şey vardı. Ama sebebini bilmiyordum. Burada kalmak benim için her geçen gün daha boğucu olurken arkadaşlarımdan birisi bana çok güzel bir tavsiye verdi. 'Her şeyden kurtul. Tamamen şatonu yenile.' Ben de öyle yaptım. Sadece bu odaya ellemedim."

Aramızda tekrardan bir sessizlik oluşurken Bang bana elini uzattı.

"Hwang bu şatoda benimle yaşar mısın?"

...

Selam! Nasıl bölümdü? Ben gayet beğendim. Umarım sizler de beğenmişsinizdir.~

Ah biricik meleğim ficte sana bu kadar acı çektirdiğim için üzgünüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ah biricik meleğim ficte sana bu kadar acı çektirdiğim için üzgünüm. Gülüşün çok güzel. 🥺💕

Oy vermeyi unutmayınız!♡

Burgundy Velvet | ChanjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin