0.0 | Tanıtım

53 11 53
                                    

Bu hikaye tamamen bir hayal ürünüdür ve SHINee Ready or Not enerjisiyle kurgulanmıştır. School or Not dünyasına giriş için lütfen SHINee Ready or Not dinleyip bol enerji depolayın. Zira çokça ihtiyacınız olacak.

"Sessizlik!"

İngilizce hocası Bayan Anderson isyan edercesine bağırdığında sınıf sessizliğe bürünmüştü ve bu sessizliğin içinde kıkırdayan iki kız elleriyle ağızlarını kapatmıştı. Bayan Anderson onlara baktı ve kaşlarını çattı.

"Shin Soohee! Bae Dooyoung! Tanrım, bıktım sizden artık! Sayenizde ders işleyemiyorum! Dışarıya çıkın ve müdürün odasının önünde beni bekleyin! Derhal!" Soohee ve Dooyoung yerlerinden kalktılar ve gülmemek için kendilerini zorlayarak hızla sınıftan çıktılar. Kapıyı kapattıklarında ikisi de kendini tutamamış ve kahkaha atarak müdürün odasına doğru yol almışlardı.

"Tanrım, bu kadının sinirlenmesinden çok zevk alıyorum." Soohee sonunda kendini durdurabildiğinde konuşmuştu. Dooyoung hocasının taklidini yaptığındaysa tekrardan gülmeye başlamışlardı. Müdürün odasına geldiklerinde 5 üniformalı erkek öğrencinin kapı önünde beklediklerini gördüler. Onları ikisi de daha önce görmemişti ve beşi de kaşları kalkık bir şekilde ikisine bakıyordu. En sonunda aralarından mavi saçlı olan konuşmuştu.

"Merhaba. Biz bu okula yeni transfer olduk. Ben Kim Kibum." Dooyoung kaşları kalkık bir şekilde onu süzdüğünde Soohee sırıttı.

"Merhaba, ben Shin Soohee!" Dooyoung ise cevap vermeyip diğerlerini süzdüğünde Kibum kaşlarını kaldırarak ona baktı. Soohee bu duruma gülmüştü.

"O da Bae Dooyoung. Pek arkadaş canlısı değildir." Kibum başını salladı ve güldü.

"Anladım." Sırayla arkadaşlarını göstererek konuşmaya başlamıştı. Platin sarısı saçlı çocuğu gösterdiğinde çocuk kendisine gülümsemişti. "Lee Taemin," sonra en uzun boylu olanını gösterdi. "Choi Minho," ve o da kendisine gülümseyerek karşılık vermişti. Daha sonra kiraz çiçeği renginde saçları olan çocuğu gösterdi. "Lee Jinki," ama bu diğerleri gibi gülümsememişti. Soohee bu çocuğu kesinlikle sevmemişti. Ne olacak, Dooyoung kılıklı, diye geçirdi içinden. Ve Kibum son kalan kişiyi gösterdi. Bu aralarında en kısa olanıydı ama hepsinden de daha kaslıydı. Saçları açık kestane olan genç fazla çekici duruyordu. "Bu da Kim Jonghyun." Kim Jonghyun diye tekrar etti içinden Soohee ancak bu genç kendisine bakmaya bile tenezzül etmemişti. Yine de Dooyoung kılıklı değil, dedi içinden tekrar. Kaşları hafifçe çatıldı ve Kibum'a baktı.

"Memnun olduk." Kibum gülümsedi ve Dooyoung'a baktı. Dooyoung kendisine ifadesiz bir suratla baktığında başını başka yöne çevirdi.

"Soohee ve Dooyoung! Demek transfer öğrencilerle tanıştınız." Bayan Anderson'ın sesiyle herkes ona dönmüştü. Bayan Anderson transfer öğrencilere baktı ve sırıttı. "Aklınız varsa bu iki kızdan uzak durun." Soohee ve Dooyoung, Bayan Anderson'ın dediğiyle kaşlarını çatarken, transfer öğrenciler ise kaşları kalkık bir şekilde İngilizce hocasına bakıyorlardı. Jinki ve Jonghyun hariç... Jinki yine ifadesizliğini korurken Jonghyun ise yine umursamamayı tercih etmişti. Kimse bir şey demediğinde Bayan Anderson müdürün kapısını çaldı. İzin verildiğinde içeriye girdi. Arkasından Soohee, Dooyoung ve diğer beş öğrenci de girmişti. Müdürleri Soohee ve Dooyoung'u gördüğünde bıkkın bir şekilde iç çekti.

"Tanrım, bir saatinizi de yerinizde durarak geçirin. Yine mi siz?"

***

Herkese selaaaaaam! Yeni bir sürpriz ile karşınızdayım. Bazılarınız School or Not'ı biliyordur. Böylesine yoğun bir dönemimde bu işe girişmem mantıklı oldu mu, emin değilim :D. Biraz eğlenelim dedim!

Tekrardan School or Not ile sizlerleyim. Hepinize keyifli okumalar diliyorum!

Yeni bölümleri hangi gün ve ne kadar arayla paylaşacağım konusunu daha netleştirmedim. Netleştiği zaman haber veririm.

Kendinize iyi bakın, sağlıcakla kalın!

•School or Not!•Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα