*70*

96 11 25
                                    

         "Şey... Beni çağırmıştın Gökçe?" dedi soru sorar şekilde. Sesi bebeksiydi. Fazlasıyla ince bir sesi vardı.

        Böyle bir kızın Pelin ile ne ilgisi, alâkası olabilir? Birbirlerine fazlasıyla zıt görünüyorlardı... Tabiî bunları kızla konuşmadan düşünmüştüm, biraz konuşsun da bakalım göründüğü gibi bir kız mı?

        "Evet canım... Seninle konuşacağımız bazı şeyler var."

        Kız çekingen gözlerle bize baktı ve hızla kafasını aşağı yukarı sallamaya başladı.

        "Olur, konuşalım."

        "Pelin, seni bizim yanımıza görmesin ve senden şüphelenmesin diye orta bir yerde konuşmuyoruz... Esila'nın seninle konuşacakları var."

        "Pelin'in görmesi hiç umurumda değil. Bana neler yaptığını anlatmıştım sana... O nedenle hiç mi hiç sorun yok... Tabiî konuşabiliriz." dedi bana sevgi dolu gözlerle bakarken.

         "Kanka, senin adın ne acaba?" diye sordu Ahsen oturduğu yerden. Kız Ahsen'e dönüp ince sesi ile "Hande." diye cevap verdi.

         "Güzel isim." deyip göz kırpan kişide Naz'dı. Kız memnun bir ifade ile gözlerini kırpıştırdı. Aslında tatlı bir kıza benziyor. 😄😄😄

        "Otursana." dedi Gökçe ayakta kalan Hande'ye. Hande hızla karşımdaki sıraya oturdu.

         "Pek uzatacağım bir şey yok aslında. Zaten sende olayı biliyorsun. Tek istediğim en başında her şeyi düzgün bir şekilde anlatman."

        "Şey... Bir an nereden başlayacağımı bilemedim..." deyip tahminimce söyleyeceklerini kafasında toparlamaya çalışıyordu.

        "Biz Berkay'la aynı sınıfta değildik ancak çoğu kızın gözü Berkay'daydı. Zaten Pelin'de böyle bir şey olunca hırs yapar ve ne olursa olsun bir şekilde konuşur... İlk başta pek dikkatini çekmiyordu Pelin'in fakat kızlar sürekli Berkay şöyle, Berkay böyle diye diye kızın kafasına işlediler. Bir ara biz beden eğitimi dersindeyken öğretmenleri Berkay'ları bahçede kitap okumaya çıkarmıştı. Pelin, ben ve diğer arkadaşımızı oyunda alıp köşedeki banka oturttu. Oturduğumuz banktan da Berkay net bir şekilde görünüyordu... Bizi yanına çağırmıştı fakat tek bir kelime dahi etmiyordu. Birde gözünü Berkay'dan ayırmıyordu. Ben o an anlamıştım ne olduğunu. Bize 'derhal şu kitap okuyanların sınıfına çıkacağız.' dedi. Bizde bir şey söylemeden ayağa kalktık ve sınıfa çıktık. Bana 'Kanka sen kapıda kal, biri gelirse direkt haber verirsin." dedi. Diğer arkadaşımıza da 'Bahar benimle gel." dedi. Pelin hemen çantaya yöneldi, Bahar da sıranın üzerinde ki deftere bakıp yazısını yorumluyordu, ki birden yazıyı görünce küçük bir çığlık attı. İkinizin isimleri yazıyordu. 'Esila❤Berkay' yazıyordu. Pelin'ın yazıyı görmesi ile sayfayı yırtması bir oldu. Sizin okul bizim okulun olduğu için arada seni görüyorduk, tabii Pelin'de senin hareketlerine bakıp Berkay'ın önünde aynılarını yapıyordu. Bir umut onu sana benzetir ve tuzağına düşer." Bir ara durup düşünüyor gibi yaptı, ardından devam etti.

         "Ancak hiç başarılı olamadı çünkü Berkay hiçbir kıza bakmıyordu. Bu konuda çok şanslısın bence... Her neyse Pelin bu işin hayal olduğunu anlayınca ne yapacağını düşünmeye başladı kara kara. Aklına yalan geldi, izlediği bir filmde mi görmüş ne? İşe yaramış, bu da kendisinin de başaracağını sanıp Berkay'a 'ben hastayım!' dedi pat diye. Berkay da iyi niyetli biri, yalan olacağı aklına gelmedi galiba ve üzülmemesi için ona arkadaş gibi davrandı. Pelin de bunu fırsat bilip herkese 'o benim sevgilim' diye tanıttı Berkay'ı. Berkay bundan habersiz... Tabiî ömür boyu böyle kalacak değil ya, çocuk her kimden öğrendiyse gelip Pelin'e baya bir kızdı. Ardında 'bir daha benimle kesinlikle konuşma' dedi haklı olarak. Pelin bu olaydan sonra biraz daha uğraştı, ta ki ben birinden hoşlandığımı söyleyene kadar... Ona birinden hoşlandığımı söyledim, ilk başta pek umursamadı, Berkay olayı gibi. Ardından çocuğu bir gördü, iki gördü, üç gördü... Kafayı taktı benim hoşlandığım çocuğa! Bir insan bunu arkadaşına nasıl yapar ya? Benden gizli çocukla konuşmuş, arkadaş olmuş... Ve tabii sevgili bile olmuşlar. Ben ise ayakta uyuyorum. Ben öğrenince ona baya kızdım. Bana 'Hande suçlu ben değilim ki... Ben olmaz dedikçe o ısrar etti, bende kabul ettim en sonunda.' dedi. Tabiî ben her şeyi çevredekilerden iyice öğrendiğim için kanmadım. Onunla ve o Bahar denen kızla arkadaşlığımı bozdum. O gün bu gündür hiç kimse ile arkadaş olmadım. Yediğim arkadaş kazığı kolay bir şey değil. Hiç kimseye güvenim kalmadı... Bahar salağı da onun peşinde dolanıyordu. Ben başka bir liseye gitmiştim ancak bu yıl taşındık ve bende bu okula geldim, meğer bu okulda okuyormuş. Tabiî ne kadar okumak denirse." Hepimiz ağzımız bir karış açık Hande'yi dinliyorduk. Gökçe de bazı yerleri yeni duymuş olacak ki arada 'bak ben sana ne yapacağım?' diye söyleniyordu. Ahsen de bayağı sinirlenmişti. Sonuçta kız bir ara Doruk'u da oyunlarına alet etmişti.

⭐İYİ OLDU GECELER⭐ TEXTİNG✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin