*42*

132 15 20
                                    

    *(BERKAY'IN AĞZINDAN)*

      Artık sevdiğim kızla birlikteyim ve benim kim olduğumu biliyor. Anonim ben olduğum için mutlu oldu galiba? Acaba ben olmasam kimin olmasını isterdi?

     Alp bize yanlış yaptığını söyleyince fazlasıyla mutlu olmuştu. Ben onun yüzündeki mutluluğu görünce daha mutlu oldum. Alp ilk başta karşı çıkacak gibi olsa da sonrasında anlayışla yaklaştı.

     Esila'nın gülüşü, bakışı çok güzel. Ben daha önce böyle ince, zarif, güzel bir kız görmedim. Gerçi ben sekizinci sınıftan beri Esila'yı seviyorum. Çocuk ve erken aklıyla sevmiştim onu. Sevgim bugünlere kadar geldi. Ancak dev bir şekilde geldi. Zaman geçtikçe ona olan sevgimde büyüdü. Hatta ona anonimlik yaptıracak kadar. Dönüp Esila'ma baktığımda gayet mutlu görünüyordu. Biraz önce onunla şarkı söylememiz beni çok mutlu etmişti. İlk defa bu kadar heyecanlı şarkı söyledim. Kalbim her yerde atıyor gibiydi. Gözlerimiz birbirlerinden ayrılmak istemiyorcasına bakıyordular, biz şarkıyı okuyunca.😍

      "Eee, yeni aşıklar, durumlar nasıl?" Alp'in sorusu beni düşüncelerimden ışık hızıyla çekip aldı. Esila'ya baktığımda onunda gülümsediğini gördüm. İşte bu görmeye değerdi. Yüzümde koca bir gülümsemeye yer verdim.

       "İyi abicim, hatta hiç olmadığı kadar iyi bende." Konuşması için Esila'ya döndüğümde bana baktığını fark ettim.

      "Mutluyum, hiç olmadığım kadar. Hayatımda yer verdiğim kişinin Berkay olması beni daha fazla mutlu etti." Sözleri kulağıma dünyadaki en güzel, en nadide melodi gibi geliyordu. Ben olduğum için mutluymuş.

       "Ah be! Hep mutlu, huzurlu olun ve birbirinizi üzmeyin! Sahip çıkın birbirinize." Bahadır'a sıcak bir gülümseme sundum. Tabii öyle olacak, Esila'm beni seviyor, bende onu ben onu hiç üzer miyim?

       "Evet ya! Yakıştınız hem, Allah ayırmasın." Pelin kızlar tarafından pek sevilmese de adımıza sevindiği çok belli oluyordu.

     "Eğer ortaya kara kediler, bukalemunlar çıkmasa o dediğin olmaz." Gökçe yine Pelin'e lâf atmadan edememişti, bunların bu kızla ne dertleri var?

      Bir dakika! Tabii ya! Doruk, Pelin'le kafeye geldiğinde akşam Esila'm Ahsen'in iyi olmadığını söyledi. Acaba Doruk'la bir alâkası olabilir mi?

      Öncelikle sevgilisi ile oturan Doruk'a baktım, halinden gayet memnun görünüyordu. Ahsen ise telefonla uğraşıyordu, sanki biriyle mesajlaşıyordu. Yok ya! Ahsen Doruk'a bakmaz. Yani düşününce öyle bir şey bana fazlasıyla saçma geliyor. Ayrıca o gün sabahta başı ağrıyordu. Evet, evet başı ağrıdığı için iyi değildi.

        "Gökçe, kötü bir şey mi söyledim? O ne demek şimdi?" Pelin bu defa susacak, boyun eğecek gibi durmuyordu. Gökçe oturduğu yerde dikleşip omuzlarını geriye attı.

       "Yok, aksine bende iyi bir şey söylemiştim. Acaba sen ne anladın?"

      "Bana lâf atıyormuşsun gibime geliyor!" Gökçe yüksek sesli bir kahkaha attı, ardından suyundan bir yudum alıp gözlerini Pelin'e çevirdi.

     "Aaaa! Hiç olur mu öyle şey? Ha! Sen öyleysen bilemem!  Ben öylesine söylemiştim oysaki." Gökçe'nin söylediğine kendisinin bile inanası yoktu. Ancak yinede durmuyor, lâf atmaya devam ediyordu. 😓

      "Yok, ne öyle olacağım. Sevenleri ayırmak son isteğim bile olamaz. Allah'a şükür kalbim temiz, vicdanlı biriyim." Bu defa kahkahayı atan yalnızca Gökçe değildi. Naz ve Esila'm da ona eşlik etmişlerdi. Ahsen ise hâlâ telefonla uğraşıyordu.

⭐İYİ OLDU GECELER⭐ TEXTİNG✔Where stories live. Discover now