Bakışlarımı Burcudan çekip, Hazala, Seline, Cenke, Burağa ve ardından Rüzgara çevirdiğimde Rüzgarda takılı kalarak yüzünü inceledim. Çatılmış kaşlarıyla bize bakan Rüzgara gülümseyerek Barkına döndüm ardından dudaklarımı Barkının o mükemmel hissettiren, dudaklarına yaklaştırarak iç çektim ve ardından dudaklarımı, Barkının yumuşak ve öpülesi dudaklarıyla kapayarak kendimi zamanın içine bıraktım ve anın tadını çıkarmaya çalıştım. Bir süre sonra ilk geri çekilen kişi Barkın oldu. Hazal gülerek el çırptı.

"Vay, harikasınız. Barkın fena öpüşmüyormuşsun."

İstersen gel dene öp Barkın'ı. Sonra senin saçlarından tutup iki kere çevirip çatıya fırlatayım. Ne dersin Hazal? Barkın benim. Ona iltifat bile etmeyin.

"Hiç de bile o kadar güzel öpüşmüyor" diyerek omuz silktim. Barkın kıskançlığımı sezerek yan yan güldü. Rüzgar bize hala öylece bakıyordu. Donuk bakışlar, silik bir ifade, eski gülümsemesinden en ufak bir iz olmayan dudaklar. Barkın hızla şişeyi çevirdi. Döndü, döndü ve en sonunda durdu. Rüzgar, Barkın'a soruyordu.

Gülümsedi, ama bu gülümsemesi samimiyetten çok yine bir zafer gülümsemesi gibiydi. 

"Doğruluk, Cesaret?" Barkın bir bana, bir Rüzgar'a baktı. Yutkundum. Barkın, "Doğruluk" diyerek cevap verdi. Rüzgar kısa bir süre düşünüp, aklındakileri tartarmış gibi gözlerini kıstı ve tekrar Barkın'a baktı.

"Miray ve beni hiç kıskandın mı?" Sorunun üzerine hepimizin yüzü bembeyaz kesildi. Sırtıma bir ürperti geldi. Bu soruyu sormasındaki asıl amaç neydi? Barkın sahtece güldü.

"Evet. Bilirsin ben Miray'ı her şeyden, herkesten kıskanırım. Kim olduğu önemli olmaz." 

Rüzgar kahkaha  attı. "Barkın tam bir aşk çocuğu oldu yani desene." Şişeyi ortadan alarak bir kenara fırlattım. "Bence bu kadar oyun yeterli. Barkın kalk gidelim sen daha iyileşmedin yine üşüteceksin soğuk burası" Rüzgar kollarını göğsünde birleştirmiş bize bakıyordu. Burcu ise Rüzgar'a. Umutsuzca, ona dönmesini bekleyerek. Barkın ile iki adım attığımızda bana döndü.

"Miray biz ne yapıyoruz?" Dedi aklı karışmış gibi.

Saf bir edayla sordum. "Ne yapıyoruz?"

"Burası zaten senin evin. Nereye gidiyoruz? Onlar gitsin" Kaşlarımı çattım. Hani demiştim ya, ilişkimizde en odun taraf benim diye. Barkın da genel halinde odundu. Öküzün önde gideniydi. 

"Barkın çok ayıp! Onlar misafir" Burcu, Rüzgar ve diğerleri  oturdukları minderlerden kalktılar. Rüzgar elini bana uzattı ve yanağımı öptü. Bu hareketini Barkın'a inat yaptığını düşünsem de, bunu düşünmeyi pek istemedim. Çünkü Rüzgar'ın beni ne olarak gördüğünü, her şeyi bildiği halde Burcu ile ilişkisini yürütmüş olduğunu öğrendiğimde çok iyi anlamıştım.

"Görüşürüz Miray'cığım" Rüzgar'ın sesi binlerce kez beynimde yankılandı. Onlar kapıyı kapatıp gittiklerinde Barkın hala dik dik bana bakıyordu.

"Ne var?"

"Niye öptü o seni?"

"Hep öyle öperdi o. Eskiden de."

Barkın dişlerini sıkıyordu. "O eskideydi. Hem bu defa uzun öptü."

"Saçmalama Barkın artık. Onu unuttum ve başka bir şeyin önemi yok, o bizim grubumuzda hala ve hala en yakın arkadaşımız. Kes şunu" Barkın salondaki koltuklardan birine yayıldı. Televizyonu açtığında hala hızlı bir şekilde nefes alıp veriyordu. Yanına oturup başımı omzuna koydum. "Öküzsün ama beni kıskanman bile çok sevimli" diyerek güldüm. Kapının zilini duyduğumda saate baktım. Hava kararmak üzereydi, annem bu akşam gelecekti. "Çocuklardan biri eşyasını falan unuttu herhalde" diyerek ayağa kalktım ve kapıyı açtım. Karşımdakini algılamam bir kaç saniyemi aldı, hatta daha fazla. çünkü şoktaydım. Kaan tam karşımda, hislerine göre değişen okyanus mavisi gözleriyle, kumral saçlarıyla tam karşımda dikiliyordu. Deri ve simsiyah ceketi, bot ve pantolonuyla uyum sağlıyordu. üzerindeki açık olan tek renk beyaz tişörtü ve mavi gözleriydi.

Barkın içerideydi ve ben ne yapacağımı bilmiyordum. Sesimi oldukça kısık tutmaya çalıştığımda bacaklarımın titrediğini fark ettim.

"Kaan senin burada ne işin var?" Gözlerini gözlerime sabitlemiş olan Kaan, yüzüne bir gülümseme yerleştirdi.

"Seni gerçekten özlemişim Miray. Gerçekten"

Evet, yine doğruluk cesaretlilik oynadık bu bölümde. Kaan geri döndü, sizce Miray'ı gerçekten seviyor mu, yoksa peşini hala bırakmamasının nedeni başka mı? Lütfen bol bol yorum yapın. Yorumlar azalmış gibi. Teşekkürler!

Çocukluk HislerimWhere stories live. Discover now