45. Bölüm : YENİ

En başından başla
                                    

Efekan güldü. "Eskiden olsa, ne pahasına olursa olsun seni korurdum. Senin arkanda dururdum ve seni anlardım! Bak ne haldeyiz.." Bu gülüşünün altında acı gözyaşları vardı ama Efekan onları bize göstermiyordu.

"Eğer gerçekten beni öldürmek istiyorsan..." diye başladı Ali söze. "Bekleme, vur beni."

"Yok arkadaş, sen gel buna yeni kimlik ayarla, bunu hapisten kaçır sonra bu böyle yapsın! Boşuna mı uğraştım lan ben o kadar?" diye söylendi Uzay ama Ali onu takmıyordu.

"Yemin ettim." dedi Efekan ve silahı Alihan'ın göğüsüne doğrulttu. "Seni öldüreceğim."

Ben ne olduğunu anlamadan silah patladığında sıçramıştım. Korkulu gözlerle karşımdaki manzaraya baktığımda, Efekan'ın silah tutan kolunun havada olduğunu gördüm. Alihan o sıra kolunu tutuyordu Efekan'ın. Büyük ihtimalle onu engellemeye çalışmıştı.

Uzay aralarına girdiğinde silahı alıp kendi beline yerleştirdi ve Efekan'a döndü. Onu omuzlarından tutarak koltuğa oturttu. "Sen otur bir sakinleş önce."

Fazla sessizdi. Efekan oturuyor sesini çıkarmıyordu. Ali ise bana bakıyordu ama ben ona değil, Koray'a bakıyordum.

O ne hissediyordu? Üç sene önce dostu tarafından vurulmuştu ve ölümden dönmüştü. Şimdi o eski dostu karşısında kanlı canlı duruyordu. Nasıl hissediyordu?

"Alihan Karalı artık yok." dedi Uzay. "Alkan Kalaça var. Onu da beğenmiyorsanız bu benim sorunum değil fakat bir sorunumuz var."

"Ne?" diye sordu Efe.

"Kalacak bir yeri yok."

"Sokakta kalsın?" dedi Efe ters ters. "Bir de buna evimizi mi açalım?"

Uzay bana baktı. "Leyla ile birlikte burada mı yaşıyorsun?"

"Evet." dedim kısaca.

"Burada kalmayacak herhalde?" diye atladı Efekan. "Siktirsin gitsin."

"Kardeşim sen mi bu evde yaşıyorsun?" diye sordu Uzay. "Sevdiği kadına soruyorum ben." Daha sonra bana döndü ve kaşlarını kaldırdı. "Alkan'ı evinde barındırır mısın?"

Gözlerim onunla buluştu. Ela gözleri tüm çıplaklığıyla bana bakarken ben yutkunmuştum. Bu kadar duygulu bakmasına gerek yoktu...

"Barındırmam." dedim. Tavrım netti.

"Karşı evinizde oturan, grubumdan bir kadın var. Adı Rüya. Son çare Alkan'ı oraya yerleştireceğim. Son kararın mı?" Beni kıskandırmaya çalışıyordu aklı sıra ama umurumda değildi. Alihan istiyorsa tüm kadınlarla yaşasın, ilgilenmiyordum.

Omuz silktim. "Keyfin nasıl isterse. Sonuçta Alkan emirlerine uyan uslu bir yavru köpek gibi duruyor orada." dedim aşağılayıcı bir tavırla. "Sesini çıkarmayacaktır."

Gülümsedi. Bu sözümle gülümsedi Ali.

Hasta piç.

"Eski evi ne için duruyor?" diye sordu Leyla ilk kez konuşarak.

"Hatırladığım kadarı ile orası buradan iki saat uzakta?" dedi Uzay. "Teşkilatımın yakınında olması gerekiyor. En yakın ev buradakiler."

Mahkumiyet (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin