nine

1.8K 161 26
                                    

Nemli, ılık dudakları Jeongguk'un teninde yumuşakça geziniyor; alfanın sadece omeganın sıcak ağzının dokunuşunun altında nefes nefese daha fazlasını istemesine sebep oluyordu. Utangaç öpücükler çenesini süslüyordu. Aşağı kayarken Jeongguk'un boğazının derinliklerinden hafif bir zevk hırlaması çıkmıştı. Jimin'in tüy gibi dokunuşları Jeongguk'un kolu boyunca dolanıyordu, elleri ise hala arkasında bağlı durumdaydı.

Alfanın şu anda sahip olduğu tek şey, dokunma ve koku alma duyularıydı. Omeganın avuç içleri yan taraflarını okşadığında aldığı nefis hissiyatla titredi. Jimin'in bedeninin yaydığı ısı Jeongguk'u hafif ateş içinde bırakmaya yetiyordu. Kendisini omeganın acı verici derecede tatlı kokusunda kaybetmemeye çalışırken boğazının kuruduğunu hissetti.

Zevk veren bu işkence Jeongguk'un aklını başından alıyordu. Jimin'in dudakları nemli tenini işaretleyip öpücüklerle doldururken hafifçe nefes vermişti. Omeganın dokunuşlarının hissi orada kalıyordu— bu fiziksel yankılar Jeongguk'un bedeninde geziniyor, alfaya daha da zevk veriyordu.

"Çok güçlüsün." Omeganın coşkuyla nefesli bir fısıltı şeklinde kelimeleri söyleyişini duymuştu. Jimin yumuşak ellerini önce sert göğsünde, daha sonra da kaslarında dolaştırdığında Jeongguk'un kalbinde bir şey teklemişti.

Jeongguk aniden olduğu yerde irkilmişti. Omega köprücük kemiğini nazikçe emiyor, ara sıra da tenini dişliyordu. Bu alfanın hafifçe inlemesi için yeterliydi. Vücudundaki bütün kan penisine doğru yol alıyor, omeganın altında kıvranmasına sebep oluyordu.

"Jimin." diye nefesle söyledi Jeongguk. Omeganın teniyle oynamaya devam etmesini sevmişti. Isırdığı eti üzerinde kayan dili Jeongguk'u hem rahatlatıyor hem de zevk içerisinde titremesine neden oluyordu. Bütün bu yaşananları hafızasına kaydetmeye çalışıyordu.

Omega tam bir alaycıydı, özellikle yüz yüzelerken. Kalçaları eforsuzca Jeongguk'un üzerinde iki yana sallanıyor, sertleşmiş aletiyle etkileşime geçiyordu. İçinden inanılmaz his dalgaları akıyordu.

Omeganın durumu da ona benzerdi. Jeongguk, omeganın sertliğini kendi karnına sürtmesini hissedebiliyordu— Jimin'in inanılmaz yumuşak inildemeleri alfanın kulağına ulaşıyordu.

Ama siktir, Jeongguk havada birikmeye başlayan kaygan sıvının kokusunu almıştı. Omeganın tatlı ve tuzlu karışık kokusu neredeyse ağzını sulandırmıştı, çok lezzetli kokuyordu. Alfa tadına bakmaya hayır demezdi, omeganın en sonunda kıvranıp dili üzerine gelmesine.

Omega kalçalarını aşağıya oynatmaya devam ederken alfa da kalçalarını yeteri seviyede yukarı itebiliyordu ve havayı homurdanmaları doldurmuştu. "Seni becermek istiyorum, omega. Senin penisimin üzerinde olmana ihtiyacım var."

"İraden bitkin düşüyor, alfa..." diye nefes nefes belirtti Jimin. "Şimdiden beni tamamiyle doldurmak istiyorsun."

"Düğümümle..."

Jimin buna karşılık hafif bir inleme sundu ortaya, düşüncesiyle heyecanlanmış gibiydi. Ama insafa gelmemişti çünkü Jeongguk hala bilekleri bağlı bir şekilde omeganın sıkı baldırları arasında sıkışmış durumdaydı.

Jimin, Jeongguk'u serbest bırakıp alfanın tamamiyle kontrolü almasına izin verseydi daha iyi olabilirdi— kurtlarının onlara emrettiği gibi.

Feromonlar boğucuydu; omeganın sıvısının aroması, kokuları ve azgınlığın verdiği ter ile havaya karışmışlardı. Büyüleyiciydi, Jeongguk'un daha önceki birlikteliklerinde hiç deneyimlemediği bir şeydi.

Bu omega. Jimin, daha doğrusu. Çoktan Jeongguk'un dünyasını tepetaklak etmeye başlamıştı.

Jeongguk pantolonunun ön tarafıyla oynayan eller hissedilebiliyordu, parmak uçları alfanın göbeğinde geziniyordu.

Du har nått slutet av publicerade delar.

⏰ Senast uppdaterad: Apr 02, 2021 ⏰

Lägg till den här berättelsen i ditt bibliotek för att få aviseringar om nya delar!

erotica | jikook abo [çeviri]Där berättelser lever. Upptäck nu