seven

1.2K 138 39
                                    

En azından Jeongguk, uzun zaman önce partide omegaya karşı neden bir çekim hissettiğini artık biliyordu.

Jimin harika kokuyordu.

Omeganın kokusunun neye benzediğini zaten biliyordu, ama bu kadar yakındayken tamamen farkına varmıştı. Jimin'in kokusunda o kadar çekici ve taze bir şey vardı ki, alfası üstünü başını düzeltme ihtiyacı hissetmişti bir anlığına. Tek o da değildi, Jimin'in kokusu oldukça temizdi, omeganın üzerinde kendi kokusunu seyreltecek türden başka hiçbir koku bulunmuyordu.

Taehyung Jimin'in kimseyle çıkmadığını söylerken şaka yapmıyordu; omega yaşamına çıkartmak için her ne iş yapıyorsa, başkalarının onun kokusunu etkileyecek kadar temas halinde olmadığı belliydi.

Jihoon bile ara sıra Taehyung'un kokusunu üzerinde barındırırdı, ve Jeongguk'unki ise Namjoon'un ve Yoongi'ninki ile karışmış haldeydi.

Bu omeganın yalnız yaşadığı ve Jihoon ile ders çalıştıkları günler haricinde kimseyle takılmadığı manasına mı geliyordu?

"Orada öylece duracak mısın yoksa bana diğer bulaşıkları da uzatmayı düşünüyor musun?" Jimin'in sesi soğuk çıkmış ve Jeongguk'u düşünceleri arasından sıyırmıştı. Alfa hafifçe titredi.

Oh, doğru, akşam yemeğinden sonra etrafı birlikte toparlamaya karar vermişlerdi ve Jimin de bulaşıkları yıkamayı teklif etmişti. Jeongguk yemek masasından topladıklarını iletmek üzere yola koyulmuşken Jimin'in ferahlatıcı ve tatlı kokusu yüzünden bir anlığına kendinden geçmişti.

Herhangi bir alfa bunun yüzünden çıldırabilirdi ve Jimin'in nasıl bir omega olduğu düşünülürse, gergin ve ciddi, daha önce bir alfanın onu kapmış olabildiğinden şüpheliydi.

Jeongguk kendisine seslenilmesi sonucunda azıcık utansa da ardından lavabonun başındaki omegayı izlemeye başlamıştı. Böylece, hiçbir şey dememiş ve yavaşça omeganın yanındaki yerini alıp elindeki bulaşıkları sabunlu suya bırakmıştı. Omegaya yan bir bakış atmıştı, gözlerinde herhangi bir yaşam belirtisi görüp göremeyeceğine bakmak istiyordu.

Ancak omega ona bakmayı bırak, alfanın varlığına bile herhangi bir tepki vermiyordu, bu da alfasının biraz hayal kırıklığına uğramasına sebep olmuştu.

Yürümeye çalıştığı omega buydu. Jimin gibi birisinin neden onu direkt reddettiğini anlayabiliyordu ama Jeongguk daha çok kendisine şaşırmıştı böyle bir omegaya yürüdüğü için... yani, Jimin gibi bir omegaya. Bu yüzden genç alfa en sonunda büyük ihtimalle Jimin'in leziz kokusundan etkilenmiş olabileceğine kanaat getirmişti, tatlı ve dokunulmamış kokusuna.

Ama siktir, birden aklı diğer omegaya gitmişti, kendisine büyüleyici fotoğraflar yollayana. Jeongguk'un bir tahta kadar sertleşmesine ve eforsuz boşalmasına sebep olan kişiye. Telefonun diğer ucunda başka bir omega varken Jimin'i merak ettiği için kötü birisi sayılır mıydı? Böyle bir şey üzerine endişelenmeli miydi ki?

Kendisine ateşli ve seksi notlar gönderen omega, onun hiçbir şeyi değildi sonuçta. Küçük oyunlarının onlara özel olup olmadığını tartışmak şöyle dursun, daha aralarında belli bir şey bile yoktu.

Lanet olsun, bu kadar basit bir şey böylesine zor olmamalıydı.

Ayrıca, Jimin ona karşı herhangi bir ilgi beslemiyordu, ve onun aksine gizemli omega ne istediği konusunda oldukça sözeldi.

Hem de çok.

Yine de, Jihoon'un partisinden hiçbir şey hatırlayamamasına takılmıştı Jeongguk. Jimin'e karşı bir pislik gibi davranmadığını umuyordu. Kaybedecek neyi vardı ki, hem? Ve mutfakta başbaşalardı, kimsenin duyacağı da yoktu...

erotica | jikook abo [çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin