four

1.2K 147 21
                                    

Saat geçti, uyuması gerekiyordu ama Jeongguk'un tek yapabildiği omeganın fotoğraflarına bakmaktı. Gözleri numaraya takılı kalmış, bir anda kendisiyle savaş vermeye başlamıştı çünkü alfası onu aramak ve omeganın sesini dinlemek istiyordu ama rasyonel düşünen tarafı ise şimdi durması gerektiğini söylüyordu. Şu anda bitirmesi gerektiğini.

Ne bekliyordu? Omega ne bekliyordu? Jeongguk'un her istenileni yapacağını ve yabancı birisiyle cinsel bir oyuna başlayacağını mı sanıyordu? (yn: i mean.. evet..) Alfa, yolunu kesen herhangi bir omega ya da beta ile takılıp yatan türden bir kurt değildi. Bu omeganın bu kadar kolay bir şeye düşeceğini düşünmesi kendisini biraz sinirlendirmişti.

Pekala, bu her neyse onu durdurmak için pek bir çaba sarf ettiği söylenemezdi, ama aynı zamanda nasıl yapılır da bilmiyordu.

Ama şimdi elinde bir numara vardı.

Omega öyle ya da böyle Jeongguk'un onu aramasını umut ediyor olmalıydı ve ikisinin telefonda bir çeşit eğlence yaşayacaklarını falan filan. Belki de diğeri onu aramasını istemişti ki böylece ilişkiye girebilmek için bir randevu oluşturabilirlerdi ve her şey böylece sonlanırdı.

Jeongguk kendisine yalan söylemeyecekti, omega gökten düşmüşçesine muhteşemdi, yüzünü tapabilecek kadar göremese bile, omega yine de mükemmeldi.

Ancak bu sadece Jeongguk'un şu anki hislerini doğrulamasını sağlamıştı. Yabancı birisi tarafından tahrik edilmek, fotoğraflarla veya sesle kendini rahatlatmak pek gurur duyduğu şeyler değildi.

Jeongguk'un artık yere basması gerekiyordu.

Alfa omegayı aramamıştı, onun yerine, numarayı vermek istediği mesajı iletebileceğine emin olduğu şekilde hızlı yazılan bir metin yollamak için kullanmıştı.

"Oynadığın bu oyunu sevmiyorum." Jeongguk hızlıca yazıyordu, alfası omegayı tamamen kaybetme korkusuyla hareketlerini durdurması için kükrüyordu ama o vazgeçmemişti. "Mektup göndermeyi kes, ilgilenmiyorum."

İşte.

Olmuştu.

Jeongguk çenesi kasılmış bir şekilde yazdığı mesajın gönderilmesini izlemişti. Çok geçmeden de mesajın iletildiği ve okunduğu görünmüştü.

O akşam hiçbir cevap alamamıştı. Jeongguk yapması gerekeni yapmıştı ve omega ise sessiz kalmıştı.



Jeongguk bu iki hafta boyunca en azından bütün dikkatini çalışmalarına ve basketbola verebilmişti, sezonun ilk maçı da kapıya dayanmıştı ayrıca. Alfa daha sonrasında zaman sıkışıklığı yüzünden strese girmemek için çalışmalarında önden gitmek istiyordu, zaman ayarlaması konusunda kendisiyle gurur duyuyordu.

Ve Jeongguk, omegaya maskaralıklarını kesmesiyle ilgili mesajı attığından beri gizemli kurttan ne bir şey duymuş ne de herhangi bir gönderi almıştı. Alfa, omeganın en azından bir itirazda bulunacağını veya onu tahrik etmeye devam edeceğini düşünmüştü ama öyle olmamıştı; sanki omega tümden yok olmuş gibiydi. Jeongguk'un istediği de buydu, bütün bunlar raydan çıkmadan önce bu işi sonlandırmak; öyleyse niye biraz hayal kırıklığına uğramış gibi hissediyordu?

Belki de bu içindeki alfa yüzündendi.

Jeongguk bu düşüncelerle daha fazla boğuşmak istemiyordu. Antrenman öncesi ayakkabı bağcıklarına bağlamak için eğildi. Birkaç alfanın şakalaştığını duymuştu ama Jeongguk'un kulağı orada değildi, ta ki bir şey dikkatini çekene kadar.

erotica | jikook abo [çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin