Bölüm -7 "terasta uyuya kalan kız"

2K 162 62
                                    

Şarkı çok güzel vokalları falan çok güzel okurken dinleyin müqq

Luther ve Diego da masanın önünde beklemeye başladı. Ancak bir sorun vardı. Yeni kız yoktu. Babaları da gelip yerini aldı ve konuşmaya başladı.

R- Numara sekiz'i gören var mı?

V- Hayır baba görmedik. Five'la kavga ettikten sonra terastan çıkmadı.

R- Beş numara ile kavga mı etti?

F- Baba-

R- Beş numara onu buraya getirmeden sofraya gelmeni yasaklıyorum.

F-Peki baba.

Five daha da batmamak için babasının sözünü ikiletmedi ve sandalyesinden bir hışımla kalkıp terasa koştu.

F- Tanrım, nerede bu?

Five yerde yatan bedeni görünce ister istemez içini yiyip bitiren bir endişeye kapılmıştı.

F- Iyi misin?

H- Tanrım! korkuttun beni! Alt tarafı gün batımına bakarken uyuya kalmışım.

F-Asıl sen beni korkuttun.

H- Niye ki?

F- Babam seninle kavga ettiğimizi öğrenince seni almam için beni gönderdi.

H- Benden nefret ettiğini sanıyordum.

F- Öyle.

H- Hadi daha fazla uzatmayalım ki başımız belaya girmesin.

F- Kolumu tut.

H-Hayır ışınlanmayacağım. Çok mide bulandırıcı.

F- İyi de bunu nerden biliyorsun? Seninle hiç ışınlanmadım ki? 

H-6. His. Hadi gidelim babam çağırıyor.

Dedi ve koşarak kapıya yöneldi. Bu kızda bir şeyler garipti.

R- sekiz numara sen yerine geçebilirsin, beş numara yemekten sonra odama gel.

F- Peki baba.

-----------------------------------

Five masadan kalkdıktan sonra kızın yanına gelip kulağına fısıldadı.

F- Eğer başım belaya girerse hıncımı sonuna dek senden çıkarırım 647.

H- Deneme bile.

Five hızla oradan geçip merdivenlerden çıktı.

H-Kendini bilmiş ukala.

V- Five la neden geçinemiyorsun?

H- Bunun senin ilgilendirebileceğini düşünmemiştim yedi numara.

V-İsmim Vanya.

H- Sence umrumda mı?

B- Ona karşı bu kadar kaba olma 657, kaba olmak sana yakışmıyor.

H- Ben, Tanrım korkuttun beni. İyi misin?

B- Evet sadece başım ağrıyor. 

(Ben e herşeyi anlattılar buarada)

 H-Bekle bir Aspirin getireyim, daha iyi hissedersin.

B- Teşekkür ederim. Çok naziksin.

Hailey ona gülümsedi ve mutfağa gitti ancak hiç şaşmadan direk Aspirini bulup getirdi. Grace'e sorma ihtiyacında bile bulunmadı. Çocukların ağzı açık ona bakmasından rahatsız olmuştu ki konuşmaya başladı. 

H- Ne var da öyle hortlak görmüş gibi  bakıyorsunuz?

D- Aspirinin yerini ben bile zor biliyorken, daha 3 saat önce gelmiş biri nasıl benden iyi bilebilir?

H-Grace e sormuştum. Aklımda kalmış.

L- Kesin öyledir.

B- Çocuklar yapmayın sadece ilaç getirdi, zaten Grace önceden söylemiş ona yerini. Bırakın kızı sabahtan beri kafasında akbaba gibi dolaşıyorsunuz. Artık o da bizim kardeşimiz. Ona iyi davranmalıyız.

H- Ah üzgünüm su getirmeyi unutmuşum, bekle hemen döneceğim.

B- Bakın, sadece su getirmeyi unutması bile utanmasına sebep oluyor.

D-Sen sanırım müzedeki olayı unuttun Ben?

B-Müze mi? Ben müzeyle alakalı birşey bilmiyorum, babam sadece bizim gibi birisi bulduğunu ve onu da evlat edindiğini söyledi.

L-Ben iyi olduğuna emin misin? Sanki hafıza kaybı yaşıyor gibisin. Sende ordaydın, kız seni rehin aldı ya?

B- Ne? Ama ben hiçbirşey hatırlamıyorum. En son kitap okuyordum ve uyuya kalmışım.

V- Neler oluyor? o zaman oradaki de kimdi?

D-Tanrım. Bu kız geldiğinden beri işler sarpa sardı.

B-Sorun kızda değil.

Dedi Ben son kelimesini uzatarak.

B- Babam yine bizden birşeyler saklıyor olmalı.

Onlar bu konuda konuşurken Five yanlarına sıçradı ve konuşmaya başladı.

F- Tanrım gürültünüz babamın odasından duyuluyor. Ne bu tantana?

K- Bunlar yine yeni gelen kızı kötülemeye başladılar.

A-Hey Klaus!

F- O kızda bir sorun yok.

D- Evet var. Ve belliki önceden ortak falandınız, onu koruyup duruyorsun.

F-O lanet ağzını dikmeden kapatmanın başka bir yolu var mı acaba? ya da yumruklayarak bayıltmadan?

L- Diego haklı. Geldiğinden beri işler tuhaflaştı.

F-Öyle bir şey olmadı Kas yığını.

A-Five!

F-Sen karışma Allison.

Kız birden mutfaktan Ben'in en sevdiği kupayla su taşıyarak geldi.

H- Kulpundan sıkıca tut. Biraz ıslandı elinden kaymasın.

B-Teşekkürler ama sen bunu nasıl bildin?

F-Ben söyledim. Su içmek isterken yanlışlıkla Ben'in en sevdiği kupayı alınca bende söyledim. Aklında kalmış olmalı değil mi?

Hailey kafasıyla onayladı.

D-Tanrı şahidim olsun ki bunlar birşeyler saklıyor.

L- Diego ya katılıyorum.

V-Siz ne zamandan beri bu kadar iyi anlaşmaya başladınız?

L- O kız geldiğinden beri.

H- Pekala. Bu aile gerçekten kafayı sıyırmış. Su getiriyorum, aaa o kupa Ben'in di nerden biliyorsun falan filan. Ararsanız odamdayım, ama aramayın. Birisi ölmedikçe de girmeyin.

Diyip yeni hazırlanan gri, sade odaya doğru ışınlandı.

L- Tanrım, bu çok.. tuhaf.

K-Kızın gücü buymuş demek ki. Neden bu kadar şaşırdınız anlamıyorum.

Paralel evrenden gelen üye     /   The Umbrella AcademyWhere stories live. Discover now