On üçüncü Bölüm

Start from the beginning
                                    

Kaşlarımı çatarak 'Hayırdır birader' dermiş gibi kafamı salladım. Sırıtması büyürken, diğer arkadaşlarına bir şey söyleyip kafasıyla bizi gösterdi.

Hepsi bizi gördüğünde ayağa kalkıp buraya gelmeye başladılar. Tabi pis pis sırıtmayı da ihmal etmiyorlardı. "Piçlerin boylara bak. Zürafadan hallice." Dedi Emre.

Kaptan olduğunu düşündüğüm az önce ki bodyguard amcalara benzettiğim çocuk en öne geçerek can yavrumun birkaç adım önünde durdu. "Bu iddiaya kabul ettiğinde gerçek bir takım getireceğini düşünmüştük, gereksiz grubunu değil." Dedi sırıtarak.

Takımda ki arkadaşları gülmeye başladığında istemsizce yüzümü buruşturdum. Bu boyuna postuna tükürüğümün çocuğu az önce bize aptal mı demişti?

Çınar, Can'ın önüne geçerek bodyguard amcayla yüz yüze geldi. "Laflarına dikkat et, bozuşmayalım istersen, batı." Dedi o buz gibi sesiyle.

Heyecanla dudaklarımı ısırdım. Tanışıyorlar mıydı yani? Gözlerim bir Çınar'ın bir de Batı denen çocuğun yüzünde git gel mekik dokuyordu.

Batı'nın yüzünde ki sırıtış silindi. Tek tek koparmak istediğim o çirkin kaşlarını çattı. "Sen karışma çınar." Diye tısladı dişlerinin arasından.

Uuu, bodyguard amca sinirlendi...

"Aptalca bir iddia atmışsın ortaya, huzursuzluk çıkarmadan adam gibi oyna oyununu. O diline ve..." durdu birkaç saniye gözlerini kapayıp açarak derin bir nefes aldı, sanırım sinirlemişti "Gözlerine sahip çık yoksa gerçekten karışmak zorunda kalırım batı."

Birkaç saniye sessizce bakıştılar. Daha sonra çınar arkasını dönerek bana kısa bir bakış atıp can'ın önünden çekildi. Kaşlarımı kaldırarak ona baktım. Her an birini yumruklacakmış gibi duruyordu. O deve neden ona bir şey diyememişti ki?

"İsterseniz iddiayı iptal ederiz. Çünkü kazanacak gibi durmuyorsunuz. Senin iyiliğin için söylüyorum velet, takımdan kovulmak ya kovulmamak senin tercihin." Dedi içlerinden esmer bir sırık.

Hızla can'a döndüm. Tereddütte kalmış gibiydi. "Hayır! İptal olmuyor." Diye atladım ortaya. Açıkçası neyime güvenerek atladığımı da  hiç bilmiyorum sadece Ege'ye güveniyordum. Can'a da güveniyordum. Ne kadar da tam bir boş işler müdürü olsa da bu kazanovaların iddiasını kabul ettiğine göre iyi olmalıydı.

Eh, işler kötüye giderse de kör topal bir şeyler yapan kendi ellerime de güveniyordum tabi.

Hepsinin bakışı aynı anda bana döndü. Bizimkiler bana 'Tam bir gerizekalısın' bakışlarından atmaya başlamıştı.

Gergince sırıttım. "Eh, ne demişler pilavdan dönenin kaşığı kırılsın değil mi canım?"

•••

"Esmer sırık, yazdım seni kenera! Apaçi tipli, o jöle ile diktiğin saçlarını tek tek yolmazsam bana da yaprak demesinler! Uzak dursana ikizimden! Bak nasıl omuz atıyor!"

Sinirle yerimden kalkıp sahaya ilerleyecekken, sayısıza kez olduğu gibi çınar kolumdan tutup tekrar geri oturtmuştu.

"Ya bırak yolacağım onun o saçlarını! Gerizekalı sırık, 2 metrelik boyuyla benim 1.80'lik ikizime geçiriyor bir de!" Diye isyanlarımı sıralıyor diğer yandan da Çınar'ın ellerinden kurtulmaya çalışıyordum.

𝗗𝗶𝗸𝗸𝗮𝘁: 𝗔𝗯𝗶𝗹𝗲𝗿𝗶𝗺 𝗩𝗮𝗿!Where stories live. Discover now