18. Bölüm

1.4K 110 78
                                    

"Dışarı çıkalım işte Lisa, günlerdir dışarı çıkmıyorsun"

"İstemiyorum BamBam, istemiyorum" 

"Hadi lütfen, bak birazdan Yugyeom ile dışarı çıkacağız, gelmezsen Blackpink yurduna saatli bomba koyarım ona göre" dedi. Hafifçe kıkırdadım. Aslında haklıydı. Sehun yüzünden arkadaşlarımı ihmal etmiştim. Biraz YugBam çiftiyle takılsam sorun olmazdı.

"Tamam, bir saate gelirim" dedim.

"Yaşa Lalice, ha hemen söyleyeyim de Yugyeom yanında Jungkook'u da getirecek sorun olmaz değil mi?"

Saçmalama Bam! Jaehyun ile kavga ettiği için Jaehyun hiç birimizle konuşmuyor. Jungkook gelirse bende Jaehyun'u çağırırım"

"Hadi ama Lisa, Jungkook bizim arkadaşımız, tamam bir kaç kez bizde kavga etmiştik ama yine de Kook o"

"Pekala, tamam. Ama Jungkook bizim arkadaşımızsa Jaehyun da bizim arkadaşımız" dedim ve telefonu kapattım.

...

"Tzuyu o gün bana fazla kırıldı ve ayrıldık. Ondan sonra da Mingyu ile sevgili olmuşlar" diye Yugyeom.

"Tzuyu hiç mi bişey demedi?" diye sordu Jungkook.

"Hayır demedi" dedi Yugyeom. Ardından arkasına yasladı ve derin bir nefes aldı.

"Neden konuşmuyorsun Lisa?" diye sordu Bambam.

"Hiç, öylesine" diye cevap verdim.

"Kızın üstüne gitme Bam, canı sıkkın herhalde" dedi Yugyeom. Keşke etrafımda ki herkes Yugyeom kadar anlayışlı olsaydı.

"Neden canın sıkkın Lisa?" diye sordu Jungkook.

"Sehun'a bir anda patlamış"

"BAMBAM!"

"Özür dilerim!"

Kafamı yere eğdim. Kimsenin bilmesi benim için önemli değildi. Sadece hatırlamak istemiyorum. Canım yanıyordu.

"Şey, önemli değil. Sadece hatırlamak istemiyorum, ben lavaboya gideceğim" dedim ve masadan kalkıp lavaboya gittim. Kapıyı arkamdan kapatıp aynada kendime bakmaya başladım.

"Lisa?"

Sesin geldiği yöne döndüm.

"Jungkook? Burası kızlar tuvaleti" dedim.

"Önemi yok, konuşmak ister misin?" diye sordu. Çığlık atarcasına bir kahkaha patlattım.

"Burada asla seni ciddiye alamam" dedim gülerek.

"Bizde dışarıda konuşuruz" dedi gülümseyerek.

"Peki o zaman" dedim.

...

Jungkook ile YugBam çiftinden ayrıldık.

"Aslında Sehun'u sevdiğini biliyordum" dedi Jungkook.

"Kim bilmiyor ki" diye söylendim.

"Hadi ama, ben birinden duymadım. Ona hayranlıkla bakıyorsun Lisa, birinin anlaması  oldukça kolay"

"Herkes anladı ama bir Sehun mu anlamadı?" diye sordum.

"O kadar da üzülme. Sehun'un sadece biraz odunluğu tutmuş. Yani yaptığının farkına varacaktır" dedi.

"Sen nereden biliyorsun? Onunla yakın bile değilsiniz" dedim.

"Jaehyun'dan özür dilemek için SM binasına gitmiştim. Orada biraz sohbet ettikten sonra arkadaş olduk. Tabi çok da yakın değiliz"

İşte bu iyi haberdi. Jungkook ile Sehun'un arkadaş olması değil. Jungkook'un Jaehyun'a özür borçlu olmasıydı. Keşke Sehun da anlasa birinden özür dilemesi gerektiğini...

......................................................................

"Jennie, Jisoo, benden ne istediğinizin farkında mısınız?"

"Ama lütfen oppa" dedi Jennie. Jennie ile bir araya gelmiş Bobby'e sahte sevgililik için yalvarıyorduk ama nafile...

"Jisoo benim kardeşim gibi, ben ona sahte de olsa nasıl sevgilim diyeyim?"

"Sende sevgilim demezsin oppa, aşkım bebeğim falan dersin" dedi Jennie.

"Hem onun sahte de olsa kocası var, beni neden araya dahil ediyorsunuz"

"Oppa izin verirsen ben sana özel olarak anlatayayım ha?" diye sordu Jennie. Bobby ve Jennie benden uzaklaştılar ve konuşmaya başladılar. Birkaç dakika sonra tekrar yanıma geldiler

"Tamam, Jisoo. Baştan neden söylemiyorsunuz ki? Ama işin sonunda dahil olmayacağım" dedi. Jennie'nin kulağına yaklaşıp

"Ne dedin de kabul etti?" diye sordum fısıldayarak.

"Ona Junmyeon'un burnunu sürteceğimizi söyledim unnie"

...

"Beni bıraktığın için teşekkür ederim Bobby" dedim ve gülümsedim.

"Bişey değil de, şu senin ki değil mi?" diye sordu. Bobby'nin baktığı yere baktım. Junmyeon karşı kaldırımda telefonda konuşuyordu.

"Evet, ama benimki mi bilemiyorum" dedim.

"Hadi ama Jisoo,  seni seviyor biliyorsun. Eğer sevmese sana neden 'kalbim sana ait' desin ki?"

Evet,  beni seviyordu. Hatta ilk o itiraf etmişti. Ama bir türlü benimle olmayı kabul etmiyordu. Belki de beni hiç sevmemişti. O gün belki de sadece benimle dalga geçmek için söylemişti. Fakat Junmyeon'u az da olsa tanımaya başlamıştım, o gerçekten tanıdığım en iyi kalpli insandı. Neden benimle eğlenmek istesin ki?

"Bak bana, sadece seni sevmeyi kendine kabullendiremiyor. Amacımız bu zaten. Kabullenmeli" dedi. Kafamı onaylarcasına salladım. Ardından arabadan indik.

"1, 2, 3!"

"Junmyeon oppa!" diye bağırdım. Junmyeon bize döndü. Bobby'nin koluna girip ona doğru yürümeye başladık.

"Junmyeon oppa, haklıymışsın. Gerçekten de Bobby ile sevgili olmalıymışım. Birlikte harikayız" dedim. Junmyeon bize tuhaf tuhaf baktı.

"İyi" dedi ve arkasına bile bakmadan uzaklaştı. Kıskanmış mıydı? Tanrım! Kıskandı gerçekten!!!

"Benim görevim şimdilik bitti, Jichu. Ama devam edecek" dedi. Bana veda edip gitti.

......................................................................

"JONGİN! SENİ ORMAN AYISI! HEPSİ SENİN YÜZÜNDEN!" diye bağırdım yurda girer girmez.

"Hyung, ne yaptığımı bilmiyorum ama özür dilerim. Lütfen beni yine bodruma kapatma" diye yalvardı. Ardından Sehun elini Jongin'in omzuna koydu.

"Jongin sıçtın kardeşim" dedi. Jongin Sehun'a öldürücü bakışlar gönderdi.

"Aman bana ne, ben depresyondayım zaten. İlk defa bir kız patladı zaten" dedi ve odasına çıktı. Bu başka bir dünyaydı zaten. Aman bana ne, biz işimize dönelim.

"Senin yüzünden oldu, senin yüzünden kıza Bobby ile yakışıyorsunuz dedim ve kız bugün Bobby ile sevgili olmuş" dedim sinirle.

"Ha, sen onu mu diyorsun. Bende iç çamaşır dolabında ki çamaşırları pembeleri ile değiştirdiğimizi öğrendin sandım"

"Ne?"

"Hiii, söyledim mi?"

"Jongin son dileğin ne?"

"Kyungsoo ve Jennie'ye kavuşmak ve junior ninilere sahip olmak" dedi.

"Ne yazık ki gerçek olamayacak" dedim ve boynuna atladım. Şimdi seni yemiştim.

"Hyung yapma! Bak çok önemli bişey söylerim"

"Ne?"

...

Evt bu bölümde bu kadar. Saçmalamadın diyorsunuz ama bana acayip saçma geliyor...

We Got Married - JihoWhere stories live. Discover now