5. Bölüm

2.2K 140 78
                                    

"Panayıra gelmek iyi fikirdi oppa" dedim Suho'ya.

"Hmm, aslında benim fikrim değil şu an bizi kameralardan izleyen sunucuların fikriydi" dedi. Aslında olsun yinede o getirmişti. O sırada benden beklenmeyecek bir hareket yaptım. Hızlıca Suho'nun koluna girdim. Suho olduğu yerde durup bana tuhafca baktı.

"Ne oldu?" diye sordum.

"Hiç, karnım ağrıyor" dedi. Karın ağrısı? Şimdi sırası mıydı?

"İyi misin?" diye sordum.

"O kadar da önemli bir şey değil, sen ani hareket yapınca sadece sancı giriyor o kadar" dedi.

"Tamam bundan sonra ani hareket yapmam oppa" dedim tatlı şekilde. Bana tavşan gülümsemesini sunup yürümeye devam ettik.

"Oppa! Pamuk şeker! Pamuk şeker alalım lütfen"

"Neden bağırıyorsun, tamam alalım" dedi ve pamuk şeker standına doğru gittik. Beni yakında ki bir banka oturttu sonra da iki tane pamuk şekerle geri döndü. Biri pembe biri de maviydi. Mavi olanı kendisi alıp pembeyi bana uzattı. Şekeri alıp ona gülümsedim.

"Teşekkürler oppa" dedim.

"Oppa demekten vazgeç, tuhaf geliyor" dedi. Kafamı onaylarcasına salladım.

"Ne diyim o zaman?" diye sordum.

"Junmyeon desen yeterli" dedi. Gülümsedim ve koluna sarıldım. Dışarıdan biri görse bizi tatlı bir çift sanabilirdi ama biz sadece kamera karşısında böyle davranıyorduk. Kameralar kapandığın da ise iki farklı insandık.

"Aah!"

"Ne oldu?"

"Karnım ağrıyor" dedi.

"İyi olduğuna emin misin?" diye sordum. Çünkü sabahtan beri karnının ağrıdığını tekrarlıyordu.

"Tamam sorun yok şimdi geçti" dedi. Hızlıca yanağına öpücük kondurdum ve karşımızda ki ayıcıklı standı gösterdim.

"Junmyeon oppa bana ayı kazan" dedim aegyo yaparak.

"Oppa yok demiştim" dedi.

"Tamam tamam, bir daha demem, ama bana ayı al" dedim tekrar aegyo yaparak.

Ayağa kalktık ve standın önüne geçtik.

"Hangisini istersin?" diye sordu. Tüm ayıları inceledikten sonra, pudra pembesi renginde ki sevimli ayıda kaldım ve Junmyeon'a o ayıyı gösterdim.

"Onu istiyorum" dedim.

Junmyeon birkaç top alıp atmaya çalıştı fakat hiçbiri tutmadı. En sonunda pes edip,

"Ayı ne kadardı, iki katını ödeyeceğim" dedi ve arka cebindeki cüzdanını çıkarıp kredi kartını çıkarıp adama uzattı. Birkaç dakika sonra ayıcık ellerime ulaşmıştı.

"Yhaa, Junmyeon çok teşekkür ederim" dedim.

"Adını kesinlikle Jongin koymalısın, ayıyı görür görmez o aklıma geldi, fakat dur bizim Jongin boz ayıydı" dedi. Sesli bir kahkaha attım. Daha ikinci bölümdü ama nedense ona daha da yakın hissediyordum kendimi. Yakında evlenecektik sonuçta değil mi?

"Eee başka ne yapmayı istersin?" diye sordu. Elini çenemin altına koyup düşünmeye başladım. Roller Coaster olabilirdi fakat ona binmeye bende cesaret yoktu. Korku tünelini işaret ettim. Elleri ile siper edip

"Aman kalsın, korku şeyleri hakkında iyi bir geçmişim yok" dedi.

"Neden ki?" diye sordum.

"Boşver, bak şurada fotoğraf kabini var oraya gidelim, hep bir kız arkadaşım olursa onla kabine girip fotoğraf çekinmek istemiştim" dedi.

"Pekala, öyle yapalım" dedim. Kabine girip bilmem kaç tane fotoğraf çekinip hepsine bakarak gülüyorduk. Bir şey fark etmiştim de, onla zaman çok güzel geçiyordu. Başta çok soğuk davransa da şimdi oldukça sıcak davranıyordu. Bir anda gerçekten de evlenmeye hazırlanan çiftler gibi hissetmiştim kendimi.

"... sonra Lisa gidip evcil hayvanım Dalgom'u dışarıda unutmuş meğersem. Tüm hafta sonumuz Dalgom'u aramak ile geçti, sonra ise onu sapasağlam buldum"

"Dalgom'un iyi olmasına sevindim" dedi.

"Evet onu çok seviyorum" dedim.
"Peki ya senin evcil hayvanın var mı?" diye sordum.

"Evet ama yanımda değil, yanımızda kalan tek hayvan Sehun'un köpeği Vivi, hayvanın tüğlerini kesmiyor her yerden tüğ topluyorum. Minseok da gittikten sonra yurdu ben temizliyorum sadece" -kuyruklu yalan-

Hafifçe kıkırdadım. Gerçekten de onunla zaman çok hızlı geçiyordu.

...

Eve geldiğimde kendimi koltuğa attım bugün ilk bölüm MBC'de yayımlanacaktı. Birazcık heyecanlıydım.

"Unnie! WGM'nin fragmanı yayımlandı!"  diye bağıdı Lisa. Jennie bilgisayar ile gelip video'yu açtı. İlk bölümün fragmanı yayımlanmıştı ve ufak ufak kesitler vermişti. Alttaki yorumlara baktığımızda herkes bizim hakkımızda yorum yapmıştı. Bazısı desteklemişti, bazısı gerçek olması için dua ediyordı bazılarıysa çift olarak ikimizin eşleştirilmesine olumlu bakmamıştı.

"Unnie ben ilk bölüm için çok heyecanlıyım" dedi Chaeyoung.

"Bende heyecanlıyım" diye cevap verdim. O sırada telefonumun bildirim sesi gelmişti. Telefonumun bildirimlerine baktım. Junmyeon'dan gelmişti.

İhtiyar Lider: Jisoo?
Yarın yeni bölüm çekilecek ve kızlara haber ver, birbirimizi tanımamız gerekmiş bu yüzden grupça akşam yemeği yiyeceğiz

Çocuk Visual:  Pekala kızlara haber veririm
(Görüldü 20:45)

Görüldü almıştım. Ne diyim insan bir iyi akşamlar falan der. Bunla bir ömür geçmez yeminle.

"Kızlar yarın birbirimizi tamımak için akşam yemeğine çıkacağız. Sizde geliyorsunuz"

"Bir dakika, EXO da mı olacak?" diye sordu Lisa.

"Evet, onlarda olacak" dedim.

"Yaşasın, Tanrı beni duydu sonunda"

Hepimiz Lisa'ya şaşkınca baktık.

"Yani sonuçta Sehun'da orada olacak, Sehun ile birlikte yemek yemek, ah düşüncesi bile muhteşem" dedi.

"Ben gelmesem mi acaba?" dedi Jennie.

"Neden? Gelmek zorundasın Jennie. Unnieni yalnız bırakacaksın?" diye sordum.

"Unnie, EXO geliyorsa mutlaka Jongin'de orada olacak. Beni görmek istemeyecektir" dedi.

"Hey, kimse size tekrar birlikte olun diye bir şey demiyor, birbirinizle muhattap olmak zorunda da değilsiniz" dedi Lisa.

"Peki geleceğim ama sırf senin için unnie" dedi. Ona sıkıca sarıldım.

"Neyse Jongin'i boşverin de Sehun ile aynı masada yemek yiyeceğiz düşünsenize..."

"Hayal kurma Lisa, o çocuk sana bakmaz" dedi Chaeyoung.

"Öyle deme ya, ben Sehun'u gördüğümden beri herkesden vazgeçtim. Jungkook'un bile çıkma teklifini geri çevirdim" dedi.

"Neyse neyse yeter erkek dedikosu yaptığınız, birazdan program başlayacak" dedi Jennie.

"Aslında hâlâ izlemek konusunda hem fikir miyiz?"
Aman unnie, sanki ilk defa televizyona çıkıyorsun"

"Pekala öyle olsun" dedim ve Jennie kumandaya ulaştı ve televizyonu açtı.
Jennie, Lisa ve Chaeyoung gülerken benim utançtan tüm vücudum kızarmıştı. Çok utanç vericiydi. En kötüsüde pamuk şeker sahnesi ah...
Program bittiğinde direk odama çıktım hâlâ utanıyordum. Kendimi yatağa attım ve gözlerimi kapatıp karanlığa gömüldüm.

Farkındayım bölüm gecikti ama sakın bıraktığımı falan sanmayın. En kısa zamanda yeni bölümü atmaya çalışacağım. Sizleri seviyorum.

We Got Married - JihoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin