Kayıp Zindan

468 58 6
                                    

KAYIP ZİNDAN





Ichin, zindandan ayrılmış, Feator'da atını zindana getirerek, Eltanin'in yanına bırakmıştı. Tekrar açtıkları küçük çalılık oyuktan dışarı çıkarak kucak kucak ot toplamış, içeriye taşıyarak atına yem hazırlamıştı. Bir o kadar daha toplayarak, girişte ki deliği kapatmayı ihmal etmemişti. Şimdi ise Eltanin'in üzerinde uyuduğu samanlarda, Eltanin'le birlikte şekerleme yapıyorlardı.

Ichin köye döndüğünde, Kodar ve Funbael evi düzenleme işini bitirmek üzerelerdi. Funbael'in yaptığı mantarlı ve pancarlı tavuktan yayılan kokular, Ichin'in de iştahını kabartmıştı.

Cüce dostum, çok şanslısın. Bir kadın elinden çıkan yemeklerden yemeyeli uzun süre olmuştu.

Bir de bana sor, sen ara sıra yine de Abella'nın verdiği yemeklerden yiyordun, ya ben, ben ızgara yemekten kabız gezdim yıllarca.

Funbael de, Ichin'de kahkahadan kırılıyordu.

Turuncu şişelerden gezdirdiğini gördüm. Kabızlık sıkıntına birebirdir.

Tabii, notlarına şunu da ekle, Pony'lerde çok kötü gaz yapıyor. Umarım bir Pony'de kullanmak zorunda kalmazsın.

Funbael, delisiniz siz anlamında bir el hareketi yaparak, ocakta pişmek üzere olan yemeği karıştırdı.

Büyücü dostum, güzel bir yer bulabildiniz mi bizim ufaklıklara?

Evet, eski bir zindan bulduk, sanırım eski ırklardan kalma, inanmayacaksın belki ama, bir dragon yatağı bile vardı içeride.

Yani Eltanin buldu desen, daha doğru olur sanırım.

Aynen öyle geveze cüce. Sabaha yola çıkmaya hazır mısın? Ben de sizinle geleceğim.

Evet, işlerimiz bitti sayılır. Artık yolculuktan dönünde tamamlayacağım, evin mobilya işlerini.

O zaman Funbael'e gösterelim hava kararmadan zindanın yerini. Çünkü biz bir haftadan önce dönemeyiz.

Funbael söze karışarak, yemeği yemeden olmaz, dedi.

Haklısın Funbael, Feator'a da götürürüz hem, o da yemiş olur, böyle güzel bir yemekten.

Bir sepete koydukları yemekle birlikte zindan yolundaydılar. Ichin asasıyla önden yürüyor, arkadan kikirdeyerek gelen Kodar ve Funbael onu takip ediyorlardı. Ichin, sert bir suratla arkaya dönerek homurdandı. Kadını kikirdeteceğine, bırak da yolu takip etsin.

Merak etmeyin Lordum, dedi Funbael, burada ki patikaları avucumun içi gibi bilirim.

Biz döndüğümüz zaman, açlıktan ölmüş olmasınlar da.

Tekrar yola dönmüş yürüyordu Ichin. Birden durdu.

Bekleyin, hızlıca patikanın kenarında ki çalılıkların arkasını işaret ederek, oraya doğru saklandılar. Çalıların arasından, ilerledikleri yoldan gelen üç atlıyı izliyorlardı. Hızlıca geçen 3 atlı, hepisinde merak uyandırmıştı.

Sanırım Filidran'dan gelen yolcular. Tipleri hoşuma gitmedi, demişti Ichin.

Ne olabilir sence, diyerek sakalını sıvazladı Kodar.

Bilmiyorum, ama hoşuma gitmedi, Feator'un saklandığı zindan çok yol üstü olmuş.

Neresi ki, diye sordu Funbael.

Şu ileride ki dönemeci döner dönmez.

Tamam biliyorum o kayalığı, ama baya çalılıktır orası, içinde bir zindan olabileceği kimsenin aklına gelmez. Benim bile gelmedi bugüne kadar.

Öyle ama, girişinde ki çalılıkları açtık, görünür hale getirdik diyebilirim.

Hızlanmışlardı. Ichin'i yetişmek için küçük adımlarıyla hızlanmak zorunda kalmışlardı. Ichin'i çalılıklara ve otlara şaşkınlıkla bakar halde bulmuşlardı.

Burası olduğuna yemin edebilirim, ama girişi göremiyorum.

Asasını çalılıklara doğru uzatarak büyülü kelimeler mırıldandı.

Lor Wis Quas.

Bakışları değişmişti, yavaşça çalılıkların içine doğru yürüdü.

Gelin, burası, otlarla kapatmış bizim ufaklık girişi.

Gülümsemişlerdi. Kodar homurdanarak konuştu. Sen unuttun galiba büyücü bozuntusu, O Fearless'ın oğlu. Hem de bir yarı-elf.

Haklısın, cüce. Bazen onun ve Elrodel'in özel kişiler olduğunu unutuyor bu ihtiyar zihnim.

Yavaşça otları aralayarak içeri girdiler. Ichin onlar girdikten sonra, tekrar otları küçük oyuğa doldurmuştu. Ichin'in asasından yayılan mavi ışıkla birlikte ilerliyorlardı. Merdivenleri inince, Feator'un uyuduğunu, atının da Feator'un hazırladığı otları yediğini gördüler. Eltanin bir gözünü açarak, gelen ziyaretçilerin yaydığı mavi ışıkla birlikte, kendilerine doğru gelişini izledi. Uyuduğu yerden kalkarak, Feator'u yalamaya başladığında, Feator, bırak Eltanin, daha yeni uyudum, diyerek, dirseğiyle itmişti Eltanin'i.

Uyan küçük elf, sana yemek getirdik.

Ichin Amca. Hemen geri mi döndünüz? Şaşırdım bir an sizi görünce.

Şöyle güzel bir yemek yemeni istedik, dedi Funbael. Tavuklarımdan birini senin için cennete uçurdum. Hadi kalk da soğutmadan ye. Mantar ve pancar da var.

Sağol Funbael, gerçekten acıkmışım.

Demek girişi gizlemeyi akıl ettin, dedi Ichin.

Feator, çoktan kaptığı bir tavuk budunu kemirirken, bir yandan da konuştu.

Ne olur ne olmaz, diye düşündüm. Hareketli bir kasaba ne de olsa.

İyi yapmışsın, dedi Kodar. Ama neredeyse bu büyücü bozuntusu, seni sakladığı yeri kendisi de bulamıyordu.

Abartma cüce, dedi Ichin. Ne kadar yaşlı, huysuz bir ihtiyar da olsam, büyü güçlerim yerinde. Elimle koymuş gibi buldum. Bu arada biz sabah gidiyoruz oğlum. Sabah erken saatlerde çıkıp avlanmaya çalış. Hem okçuluğun gelişir, hem de Eltanin avlanmayı öğrenir. Ama çok dikkatli olman lazım. Duyduğun en ufak ses de, bir çalılığıa gir ve Eltanin'in de ses çıkarmasına izin verme.

Sanırım bir haftaya kadar döneriz, Funbael'de sana ekmek ve sebze getirir günaşırı. Otları birkaç günde bir değiştirmeyi unutma. Dikkat çeker kuruyunca. Ayrıca vahşi hayvanlar da kokunuzu alabilir.

Merak etme Ichin Amca. İnan bana orman buradan daha korkutucu olamaz.

Feator toprak kapta kalanları silmiş süpürmüş, Funbael'e uzatarak, inan bana yıkamana gerek kalmadı, demişti. Kalan kemikleri, iştahla bekleyen Eltanin'e uzatarak, al dostum, sen de ye, demişti.

Hadi bakalım biz gidiyoruz, dedi Ichin, oturdukları samanların üzerinden kalkarak. Lütfen kendine de Eltanin'e de dikkat et olur mu? Daha kardeşinin yanına gideceğiz unutma.

Tamam, Ichin Amca, merak etmeyin beni, ikimiz iyi arkadaş olduk.

Funbael, neredeyse unutuyordum, diyerek, su dolu bir testi uzatmış, buradan çıkınca, batıya doğru kısa bir mesafede su kaynağı var oradan doldurabilirsin, demişti.

Sağol Funbael. Hadi gidin artık. 

Lord Fearless - EltaninWhere stories live. Discover now