Büyük Buluşma

686 69 1
                                    

BÜYÜK BULUŞMA

Feator, yükselen pegasusları izliyordu keyifle. Demek kazandık, demişti, kendi kendine. Bir sürü çığlık atmıştı ama, duymamışlardı onu. Binlercelerdi. Kızkardeşinin de içlerinde olduğunu bilmeyen Feator, tuniğinde ki yumurtayı tutan ellerinin birini boşa çıkarıp el sallamıştı onlara.

Daha da acele etmesi gerektiğini düşünüyordu. Savaş meydanı boşalıyordu demek ki. Fazla dayanacak gücü kalmamıştı yorgunluğa, durmaması gerektiğini de biliyordu.

İyice yaklaşmıştı ama sazlardan yaptığı ibrişim, ne olursa olsun boğazını kesmeye başlamıştı. Tapınağın sütunlarını görünce, oradan yükselen yoğun dumanın nedenini anlamıştı Feator. Kayıplarını yakıyorlardı. Onlara yetişmenin sevinciyle gücünün yerine geldiğini hissetmişti. Adımlarını hızlandırdı. Çadırları görünce yüreğine su serpilmişti. Yetiştiğine inanıyordu. Kazanmışlardı, mutluydu. Sağa sola koşuşturan Kodar'ı ve Ichin'i görünce o kadar rahatlamıştı ki, işte o zaman geriye kalan gücünün son kırıntıları da tükenmiş, yavaşça yere diz çökmüştü, Feator.

Belki birisi fark eder, diye düşünerek, ağzından zar zor, fısıltıyla çıkan kelimeleri duyurmaya çalışıyordu.

Yardım edin... Yardım edin...

Kalabalıktan birisi fark etmişti sonunda. Şuraya bakın, diye bağırıyordu. Ichin ve Kodar ona doğru dönmüş, keçeleşen saçlarını, solan yüzünü tanımaya çalışıyorlardı. Kambur birisine benzetmişlerdi.

Kodar fark etti onun Feator olduğunu.

Feator bu, tanrıya şükür, Feator bu. Ichin ve Kodar'la birlikte ona doğru koşuyorlardı. Yanına ilk gelen Ichin olmuştu.

Bu kambur halin de ne? Senden gelen bu güzel koku da ne?

Feator sırtında ki kamburu gösterdi. Görünce inanamayacaksın.

Feator, Ichin söyleyince fark etmişti kokuyu. Yol boyunca çiçeklerden geldiğini düşünmüştü ama koku kendisinden geliyordu. Yumurtadan keskin ve harika bir koku yayılıyordu. Yavaşça boğazında ki ibrişimi çıkararak yumurtayı serbest bıraktı Feator.

Ichin büyülenmiş bir şekilde bakıyordu. Bu, bu nasıl olur, bunu bu dünyada bulman imkansız. Şaka yapıyor olmalısın, bu efsanelerde geçen bir yaratığın yumurtası. Gamma Draconis, diye bağırdı Ichin. Kodar ve diğerleri şaşkınlıkla onu izliyorlardı.

Nasıl ele geçirdin onu, bir dragondan bunu almak imkansızdır.

Ben almadım, kendisi bıraktı benim kucağıma.

Bilmece gibi konuşma, anlat, diye sertleşti Ichin.

Anlamadım ama, yumurtayı benden çok önemsemişsin gibi geldi Ichin Amca.

Özür dilerim haklısın, dedi Ichin, Yumurtayı kucaklayarak, Feator'u çadıra taşıyın, hem dinlensin hem yaralarına merhem sürelim. Orada rahat rahat anlatır olanları.

Ichin Birkaç saat önce, öldürdükleri dragon ve drake'i düşünmüştü ama bu renkte değillerdi. Demek ki babası Gamma Draconis, diye düşünmüştü içinden. Düşmemek ve yumurtayı kırmamak için dikkatlice yüyürken, kucağında tuttuğu yumurtanın keskin ve harika kokusunu içine çekiyor, renginin ışıltısına hayran hayran bakıyordu Ichin.

Hala inanamıyorum, diyordu iki kişinin kolları arasında yürüyen Feator'a bakarken. Nasıl becerdin bunu küçük velet.

Gülümsüyordu Feator. Dediğim gibi kucağıma düştü.

Az sonra çadırdalardı. Kodar Hiçbir şey anlamamıştı anlatılanlardan, piposu ağzında öylece dinliyordu.

Feator ilk önce kardeşini sormuştu, onun hakkında bilgi almak istiyordu. Nasıl olsa Slasath'da rahattır, değil mi demişti. Ichin ve Kodar ilk başta biraz duraksamış, ve hikayeyi tüm olağanlığıyla anlatmışlardı. Elrodel'in köyden kaçıp, tek başına oralara kadar nasıl geldiğini, yolda gördüğü ulakların cesetlerini ve en önemlisi de yapabildiği büyüleri anlatmışlardı.

Lord Fearless - EltaninWhere stories live. Discover now