Fuck you, Teacher! (Chanbaek)

Por Seryyyy1

184K 12K 34.1K

12/A Me: Siktiğimin yoda kılıklı... Más

Oh, Shit!
I'm done
Fuck up
Gay alert
Hey, Bitch!
Love me
Surprise!
Drunk
Unforeseen
War
Unfair
Astatic
Spark
Regret
New Year
I love you
Jealous
Light
(M)ine
Paintball
Chaos
Fearless
Wish
Worst Gift
Pain
Forgive me
Pity
Your Hell
Crazy
(M)iracle
Celebration
Teacher or Lover
Are u happy?
Picnic
I'm happy
Final🌸

Bts Concert

3.4K 232 1.2K
Por Seryyyy1











       Baekhyun


   "Selam Yoongi, şey... ben senin çok büyük bir hayranınım da bir selfie çekilebilir miyiz acaba?"

    Im yok, bu çok klasik...

  "Selam bro, sen rapte ben sekste iyi..."

Bunu dediğim an, yavşak bir orospu çocuğu gibi görünürüm, geç...

"Yoongi, rica etsem benim için rap yapar mısın?"

Yok, bunu dersem de Chanyeol benimle daha çok rap yapar gibi.

Off, olmuyor amına koyayım. Yoongi'yle ilk konuşmamız nasıl olacak bizim? Sıkıntılı bir nefes verip aynadan tipimi düzeltmeye devam ettiğimde iyi göründüğüme kanaat getirerek yatağıma oturmuştum. Aynadan konuşma provam da pek etkili olmamıştı zaten ehehehe.

Chanyeol'la da hastane maceramızın üzerinden nihayet bir ay geçmiş ve devimin eli artık kullanılabilir vaziyete gelmişti. Ben ise dikişlerimi aldırarak sonunda demir adam görüntümden kurtulabilmiştim. Ve şu bir aylık maceramızın sonunda emin olduğum tek bir şey varsa o da hastane ortamlarından nefret ettiğim gerçeğiydi. Sürekli git-gel yapa yapa bunalmıştım.

Neyse ki ödül olarak bugün, Bts konserine gidecektik. Hazırlanmış bir vaziyette çocuklardan bir haber beklerken elim ayağım heyecandan tutmuyor gibiydi. Resmen birkaç saat sonra Rap kralımı görecektim. Yoongi, dissli kekim, Chanyeol duymasın ama hayranım sana.

Chanyeol duymasın diyordum çünkü şerefsiz aşkım, Yoongi'ye olan hayranlığımı öğrendiğinden beri hepten kıskanç bir dev olmuştu. Yoongi'nin sürekli açığını yakalamaya çalışarak beni ondan soğutmak istiyordu ama hayır dev, bu o kadar kolay değildi. Yoongi'nin karakteri mükemmeldi bir kere, nasıl kötü olsun?

Ayrıca hayat hikayesini de duyunca çok üzülmüştüm. Banklarda yatan o çocuğun tüm hayallerini gerçekleştirmeyi başarıp bugünlere kadar gelmesi bile onunla gurur duymam için yeterli bir sebepti.

Bu düşüncelerle sırıtarak derin bir nefes verdiğimde tam o sırada telefonumun ışığı yanıp sönmüştü. Geldiler mi yoksa?

Telefonu hızlıca elime aldığımda yine göz devirerek gruba girdim. Ulan niye boşa heyecan yaptırıyorsunuz, puştlar!




 
Wassup Guys😎

Saksafon Chen: Ben çok heyecanlıyım aweeeee
En güzel kıyafetlerimi giydim, bekliyorum
😍😍😍😍😍😍

Sincap Hyung: Ben de ben deee 😍

Yeşil ZikTao: Ne abartıyorsunuz amk
Alt tarafı normal bir grup

Saksafon Chen: NE DEMEK ALT TARAFI NORMAL BİR GRUP!?
ZEVK YOKSUNU SENİ

Amk Çinlisi: Tao'nun sevdiği bir ünlü yok ki zaten.

Yeşil ZikTao: Yo var
G-dragon'ı çok severim mesela
Abartacaksanız bu tipleri abartın

Saksafon Chen: Orospu çocuğu sana ne!
İstediğimi abartırım
Senin normal dediğin grup tarih yazdı
Dünya listelerinde bire oynuyorlar
Kudur amk pandası🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿

Yeşil ZikTao: 🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿🖕🏿

Zengin Enişte: Tamam çocuklar kavga yok
Sevmeseniz de saygı duymalısınız
Hem, geri kalanlar nerede?
Heyecandan bayıldınız mı ne yaptınız?😂

Kara göt Jongin: Süslendim
Sizi bekliyorum

Me: Ben de

Şerefsiz Edebiyatçı: Az süslenseydin köpek yavrusu
Katil etme beni orada

Me: Korkma Chanyeol, senden başka dayayan olmaz bana
Yine yalı kazığı gibi dikilirsin tepemde

Amk Çinlisi: skxolccpçfşvlcpcşcpcğ

Pezevenk Sehun: Parmak arası terlikle gelsem ayıp olur mu?

Kara göt Jongin: Amk Sehun KDKCLCPDŞDĞCLCPCLFĞFLCPCV

Enişte Lu: Aşkım plaja gitmiyoruz
Konsere gidiyoruz 😊😊😊😊

Saksafon Chen: Enişte bunu bıraksak düğününüze de parmak arası terlikle gelir
Öyle büyük aşk

Me: SMDKDPSLDKDBTSSIDKDLCPCŞCŞ

Şerefsiz Edebiyatçı: Baekhyun inadına mı yapıyorsun?
Randomunda bile Bts var
O kedi çocuğu siktirtme bana

Saksafon Chen: KEDİ ÇOCUĞUMA DOKUNURSAN YAKARIM EVİNİZİ
KÜL EDERİM HEPİNİZİ

Amk Çinlisi: Senin paran o evi almaya yeter mi pis fakir!
Evi yakacağına Baek'i yaksan daha uyguna gelir

Me: Aşkım sen iyice ruh hastası oldun
Randoma mı dikkat ettim!
Ayrıca senin götüne striptiz direği sokarım Lay, delirtme beni

Kara göt Jongin: Bir susun ya!
Vkook moment izliyorum, bildirim geliyor sürekli

Saksafon Chen: Jikook gerçek
Ağla Jungin

Enişte Lu: Hayal dünyanızdan çıkın, orası iyi bir yer değil

Yeşil ZikTao: KDOCLCPCLCPCLCŞCŞCŞ

Aslan Kris Eniştem: Hepiniz oturmuş onları mı araştırıyorsunuz, aferin

Eniştemsi Soo: Moment izleyeceğinize matematik çalışsaydınız çarpım tablosunu sökerdiniz

Enişte Lu: Bilmiyorlar deme?
MDOCLFPDLFĞDŞGLCĞDŞFPFFŞĞC

Eniştemsi Soo: Baek ve Tao hariç hepsi dökülüyor🤦🏻‍♂️

Şerefsiz Edebiyatçı: Edebiyatı da sevseydin keşke bebeğim

Me: Edebiyatı değil de şiir gibi bir adamı seviyorum, yetmez mi?

Saksafon Chen: Ben düştüm enişte napsınn

Şerefsiz Edebiyatçı: Konsere gitmesek bebeğim?
Ben sana konser gibi bir gece yaşatsam?

Amk Çinlisi: 😀😀😀😀😀😀😀😀😀

Kara göt Jongin: AMK SEHUN KOŞŞ
CANLI PORNO İZLİYORUZZZZ

Enişte Lu: Sehun?
Gerçekten onun niye sesi çıkmıyor
İlk o yazardı normalde

Yeşil ZikTao: Harbiden
Nerede bu?

Pezevenk Sehun: Geldim ehehehee

Enişte Lu: Ne haltlar karıştırıyorsun yine sen

Pezevenk Sehun: Aşkım günahımı alma vallahi ikimizin geleceği için derin araştırmalar yapıyordum. 🥺

Me: Ne kadar derin?

Pezevenk Sehun: Şimdi Baek, bir kadın atla sevişince çocukları at olmuş
Ben de merak ediyorum geyikle sevişilince de çocuk böyle olur mu?
Onu araştırıyordum internette
Bak fotoğrafa, bebek, at insan olmuş
Lu'yla bizimki de geyik insan olur mu acaba?

Me: Senin ben amk.....

Yeşil ZikTao: Yorumsuzum....

Enişte Lu: Aşkım sen niye böylesin😩

Kara göt Jongin: Oh teyzeyi arıyorum küçükken zeka testi yaptırmışlar mı diye soracağım
Yaptırmadılarsa Suho eniştem yaptırsın bi

Amk Çinlisi: Neden Suho enişten yaptırıyor

Kara göt Jongin: Pahalıdır şimdi rezil olmayalım

Saksafon Chen: Kdclclcşfpxllcpcşvflvşşv



Aşağıdan gelen korna sesiyle telefonumu cebime sıkıştırıp son kez parfümü üstüme boşalttığımda ceketimi de alıp hızlıca fırlamıştım odadan. Çok şükür annemler de evde olmadığı için rahattım. Yurt dışından misafirleri geldiği için onları karşılamak için otele gitmişlerdi. Şans bu sefer benden yana gibiydi.

Dış kapıyı kilitleyip anahtarı cebime attığımda adımlarımı arabanın içinde beni bekleyen deve yönlendirdim. Umarım, yine kıskançlık krizlerine girmezdi. Çünkü yüzümdeki makyaj, üstümde dar bir pantolon ve bağrıma kadar açık olan gömlekle bu biraz zor gibi gözüküyordu eheheheh.

Ön kapıyı açarak "Selam bebek, ben kelebek!" diye yanına oturduğumda yaptığım iğrenç espriye tam bir şey demek için ağzını açmıştı ki kafasını bana döndürünce cümlelerini geri yuttu. Şaşkınlıkla süzmeye başlarken ağzından kısık bir siktir çıktığını duyduğumda özgüvenim tavan yapmıştı. Demek ki gerçekten çok yakışıklı olmuştum.

"Siktir Baekhyun, çok güzel olmuşsun. Eve geri dön. Çünkü şu halinle gidebileceğimiz tek yer, yatak odası olur."

Sensin güzel! Hem eve dönmek de ne demekti? Amına koyduğumun mağara adamı yine başlamıştı.

Ona sinirli bir bakış atıp "Hiçbir yere gitmiyorum Park. Çünkü sen şimdi arabayı konser yerine doğru sürüyorsun. Ayrıca ben senin üstüne yapışıp kaslarını gösteren siyah gömleğe, her hareket edişinde açığa çıkan boxerına karışmıyorsam sen de bana karışamazsın. O yüzden bugünlük medeni olmaya çalış. Olay çıkartırsan seni orada bırakıp eve dönerim." dediğimde o da bana sinirli bakışlar atmış ve bir süre öylece durmaya devam etmiştik. Arkadan Kurtlar Vadisi gerilim fon müziği versinler de bari ağız burun dalalım birbirimize.

Chanyeol hiçbir şey demeden önüne dönüp arabayı sürmeye devam ederken arabadaki gerilim buram buram hissediliyordu. Ben de bakışlarımı cama çevirdiğimde içimden bugünün güzel geçmesi için dua ediyordum. Çünkü başlangıçta böyleysek bu işin sonunu düşünemiyordum. Zaten konsere de benim için gelmişti. Umarım kötü bir şey olmazdı...

Arabadaki gergin aurayı dağıtmak için elimi radyoya uzatıp bir müzik açtığımda kulaklarımı dolduran şarkıyla dudağımı ısırmıştım. Hangi yayıncı bunu mağaradan hortlatmıştı?


Come here, rude boy boy
Buraya gel, sert çocuk çocuk
Can you get it up?
Onu kaldırabilir misin?
Come here, rude boy boy
Buraya gel, sert çocuk cocuk
Is you big enough?
Yeterince büyük müsün?
Take it, take it
Al onu, al onu
Baby, baby
Bebeğim, bebeğim
Take it, take it
Al onu, al onu
Love me, love me
Sev beni, sev beni

Tonight I'm a let you be the captain
Bu gece kaptan olmana izin vereceğim
Tonight I'm a let you do your thing, yeah
Bu gece kendi işini yapmana izin vereceğim, evet
Tonight I'm a let you be a rider
Bu gece sürücü olmana izin vereceğim
Giddy up, giddy up, giddy up babe
Hızlı git, hızlı git, hızlı git bebeğim

Tonight I'm a let it be fire
Bu akşam yanmasına izin vereceğim
Tonight I'm a let you take me higher
Bu gece beni uçurmana izin vereceğim
Tonight baby, we can get it on
Bu gece bebeğim,
Yeah, we can get it on yeah
Evet, sevişebiliriz evet

Do you like it boy?
Bunu sevdin mi oğlum?
I wa-wa-want
İ-i-istiyorum
What you wa-wa-want
Sen ne istiyorsun
Give it to me, baby
Ver onu bana, bebeğim
Like boom boom boom
Boom boom boom gibi
What I wa-wa-want
Benim istediğim
Is what you wa-wa-want
Senin istediğindir
Na na ah

Buckle up, I'm a give it to you stronger
Elleri bağla, onu daha güçlü vereceğim
Hands up, we can go a little longer
Eller havaya, biraz daha uzun sürdürebiliriz
Tonight I'm a get a little crazy
Bu gece biraz delireceğim
Get a little crazy, baby
Biraz delireceğim, bebeğim

Do you like it boy?
Bunu sevdin mi oğlum?


Şarkıyı hızlıca kapattığımda Chanyeol'un kıkırtısını işitmiştim. Konsere cenabet cenabet gitmeye hiç gerek yoktu. Ama neyse ki gerginliği azaltmada yardımcı olabilmişti. Bunu ortama seks aurası yayarak yapsa da olsun. Sonuçta artık daha rahattım.

Tuhaf geçen bir araba yolculuğundan sonra nihayet konser alanına vardığımızda diğer şerefsizler de arabadan yeni iniyorlardı. "Aweeee Baek! Biz buradayız!" diye bana uzaktan el sallayan Chen'i gördüğümde hönküre hönküre gülmeye başlamıştım. Şerefsiz, üzerine fosforlu mor gömlek giymiş, karanlıkta ışıl ışıl parlıyordu.

Halini gören Sehun da kahkaha atmaya başlarken "Ulan amına koyduğumun pavyoncu Bekir abisi, bu tip ne?" dediğinde hepimiz kopmuştuk. Orospu çocuklarının hiçbiri normal değildi ki amına koyayım.

"Sana ne piç! Jikook babalarım görsün diye giyindim böyle. Belki beni sahneye çıkarırlar." dediğinde hepimiz göz devirmiştik. Chen, hayal dünyandan çık, orası iyi bir yer değil...

"Biletleri gişedeki görevliye teslim edip girelim, yakamıza takmak için bize özel vip kartı verecekler." diyen Suho hyungun sözlerini onaylayarak peşine takıldığımızda yine koyun sürüsü gibiydik.


Chanyeol, yanıma ulaşıp elini elime kenetlerken bu hareketi yüzümde tebessüm oluşturmuştu. Kedi-köpek gibi kavga etsek de gün sonunda hep birleşikti ellerimiz.

"Sehun, neden dört kardeş gibi yürüdüğümüzü söyler misin?" diye sinirle konuşan Luhan hyung ile bakışlarım onlara döndüğünde kahkaha atmıştım. Sehun, Kai, Soo ve Luhan hyung ele ele tutuşmuş yürüyorlardı. Orospu çocuklarına artık şaşırmıyordum bile.

"Kaybolmamak için enişte. En son pazarda annem beni kaybettiğinde fobim oluşmuştu. Sehun, o yüzden bırakmıyor elimi."

Kai'nin sözleriyle göz devirerek önüme döndüğümde gişeye ulaşmıştık bile. "Aşkım, kimliğini ver." diyerek Chanyeol, elini uzattığında ona anlamazca bir bakış attım. Halime göz devirerek "Korkma, nikah için değil. Onaylama için." dediğinde içimden aptallığıma sövüyordum.

Heyecandan her şeyi unutmuş gibiydim. Biraz sonra resmen Bts'i görecektim! Gerçi Bts için değil, Yoongi için heyecanlıydım bu kadar. Diğerlerinin pek de umrumda olduğu söylenemezdi.

Kimliğimi uzattığımda gerekli işlemleri yapmışlar ve bize kartı teslim etmişlerdi. Diğerleri de kartlarını aldığında sonunda konser yerinin içine resmi olarak giriş yapabilmiştik. Dev gibi, görkemli bir alandı. Aldıkları parayı hak ettiklerini söyleyebilirdim.

"Aweeee! Ben çok heyecanlıyım! Xiumin, sincabım, bir kalbime baksana atıyor mu hâlâ?"

Chen'in sözleriyle kıkırdadığımızda Xiumin göz devirerek "Atmasa yaşayamazdın salak! Hem biraz sakin olsana. Senin yüzünden ben de stres oluyorum." demişti. Eh, bu konuda haklı olabilirdi. Chen yüzünden bir aydır panik halindeydik.

Biletleri aldığı günden beri sürekli Bts hakkında konuşuyor, evde şarkılarını dinliyor, bize onlar hakkında bilgiler veriyordu. Ama bunlar normal bilgiler değildi. Amına koyayım, Taehyung'un bir gözünde çift göz kapağı varken diğerinde tek göz kapağı vardır, bilgisi ne işime yarayacaktı benim? Hevesini kırmamak için bir şey de diyememiştik ama beynim saçma sapan şeylerle dolmuştu onun yüzünden.

"Evet çocuklar, geldik! En öne sıradayız. Oturun koltuklarınıza." diyen Suho hyungla herkes koltuklara yerleştiğinde ben de tam oturmak için hareketlenmiştim ki Chanyeol, beni belimden tutup kucağına çekmişti. Yaptığı hareketle şaşkınca ona baktığımda bana gülümsemişti. "Müzikten çok, seni hissetmek istiyorum, bebeğim."

Sözleriyle ben de gülümsediğimde sırtımı göğsüne yaslamıştım. Sonuçta rahatlık önemliydi ehehehe. O da kollarını karnımdan geçirip üstünde birleştirdiğinde ellerimizi birbirine kenetlemişti. Favori pozisyonumuzun bu olduğunu söylemiş miydim?

"Enişte, sen hiç merak etme. Ben birazdan Jungkook'tan rica edeceğim, odalarını size verecekler. Siz de içeriden konsere eşlik edersiniz."

Sehun'un sözleriyle ona sinirle dönerek "Eğer biraz daha konuşmaya devam edersen kırdığın elini, bir de ben kıracağım." dediğimde gözleri kocaman açılmış ardından ağzına fermuar çekme hareketi yapmıştı. Gerizekalı.

Zaten şerefsizin eli kırıldığı için devim de çok üzülmüştü. İki hafta boyunca Sehun'a bebek bakıcılığı yapmıştık. Bu yüzden de iyileşmesine en çok ben sevinmiştim sanırım.

"Oha! Mekanın kalabalıklığına baksanıza! Ne kadar çok insan var!" diyen Lay'le Chanyeol'un kucağında yan dönerek etrafa baktığımda gerçekten de haklı olduğunu gördüm. Bu ne amına koyayım, karınca sürüsü gibi toplanmışlardı. Bts'i nimet olarak mı görüyorlardı ne yapıyorlardı?

Tao göz devirerek "Millet kafayı yemiş. Ulan konsere geleceğinize oturup evinizde rahat rahat izlesenize. Ne gerek var ezilmeye? Zaten çoğunuzla da Bts'in arasında uzay boşluğu kadar mesafe var. Gereksiz bence." dediğinde ilk defa şerefsize hak vermiştim. Canlarından değerli miydi sanki konser? En arkada ezilme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlardı.

Boynumda hissettiğim dudaklarla düşüncelerimden sıyrıldığımda şerefsiz sevgilimin kedi gibi bana sokulduğunu gördüm. "Immm sevsene beni~" Şapşal... Neden bu kadar tatlısın ki sen?

Gülerek yüzünün her yerine öpücük kondurmaya başlarken kafama gelen mısırla durmak zorunda kalmıştım. Hangi şerefsiz atmıştı onu? Sinirle yan tarafıma döndüğümde bana elindeki mısırlarla sırıtarak bakan Kai'yi gördüğümde tam üstüne atlamak için atak yapmıştım ki Chanyeol tutmuştu beni. "Senin amına koyarım, orospu ayı! Niye kafamıza mısır atıyorsun!"

Sözlerimle dudaklarını büzerken "Çünkü dikkatimi dağıtıyorsunuz! Konseri mi izleyeyim yoksa önümdeki pornoyu mu! Öpüşüp koklaşmayın gözümün önünde." dediğinde homurdanarak arkama yaslanmıştım. Amına koyduğumun kara ayısı, kıskanıyorum demiyor da oynaşmayın diyor. Puşt!

"AHA BAŞLADI! GELDİLER! BTS GELDİ! BABALAAARIIMMMM!"

Chen'in yüksek desibelli sesiyle kısık bir küfür mırıldandığımda Chanyeol da kıkırdayarak saçlarıma öpücük kondurmuştu. Orospu çocuğu sikmişti kulaklarımı. Bu ne sevgiydi?

Spot ışıkları altında görünen üyelerle diğerleri de kudurmuş gibi bağırmaya başlarken içlerinde tek sakin, Taoris ve bizdik sanırım. Lanet olsun, çok cooluz dostum. Eheheheh

"Aşkım, şu çocuk bana birini anımsatıyor. Sana da tanıdık geldi mi?" diye soran Chanyeol'la bakışlarım, Taehyung'a döndüğünde onu süzmeye başladım. Hayır, kimseyi falan anımsatmıyordu. Sinirle "Amına koyayım, Park! Eski sevgilini mi anımsattı yoksa?" dediğimde Chanyeol panikle "Hayır, aşkım. Benim cinsiyeti erkek olan ilk sevgilim sensin." demişti. Ne?

Şokla ona döndüğümde o yanağıma öpücük kondurarak başımı tekrar göğsüme yaslamıştı. Bir de ilki değilim diye üzülüyordum... Ama o da benim ilkim olduğu için çok da şaşırmamam lazımdı. Götüme füzeyi daha önce kimse sokmamıştı ama ben de bu konuda onun ilki olacaktım eheheheh.

불타오르네
Yakıyorum...

Yoongi'nin sesiyle düşüncelerimden sıyrılarak bakışlarımı sahneye döndürdüğümde heyecanla onu izlemeye başladım. Ulan be, şu coolluğa bakar mısınız? Kendime doğru adamı örnek almışım resmen.

"OHA SUGAAAA! ÇOK COOLSUN ANNEM!"

Sanırım Chen de benimle aynı fikirdeydi.

Fire Fire Fire Fire
Ateş ateş ateş ateş...


Şarkıya coşkulu bir giriş yaparak söylemeye başladıklarında ben gözlerimi onlardan alamıyordum. Sahnedeki duruşları, performans sergileyişleri, kıyafetleri, makyajları ve diğer her şeyleri çok profesyonelceydi. Neden bu kadar fazla hayranları olduğuna artık şaşırmamalıydım sanırım.

Bizimkiler de coşkuyla şarkıya eşlik etmeye başlarken -buna her ne kadar şaşırsam da Taoris de dahildi.- biz, Chanyeol'la sanki karşımızda romantik bir film izliyormuşcasına sakindik. Bir ara kulağıma eğilip "Aklımı kaybettim, deli bir adam gibiyim." diye fısıldadığında gülümsemiştim. Şapşal...

Bts, şarkılarıyla herkesi büyüleyip ortamı etkileri altına almaya devam ederken ben de eşlik etmeye başlamıştım. Fake Love şarkılarını söylerken Taehyung ve Jungkook'un birbirlerine yaklaşmasıyla insanlar tamamen çıldırmış gibiydi. Ve buna bizim ayıcık da dahildi. "PEZEVENK SEHUN, BEN DEDİM SANA VKOOK GERÇEK DİYE ! CHEN SEN DE GÖTÜNE BORU SOKUP AĞLA ŞİMDİ! YES BEEEE!"

Sözleriyle kıkırdarken bakışlarım tekrardan üstlerine sabitlendiğinde bir ara Yoongi'nin Chanyeol ve bana bakıp gülümsediğini görmüştüm. NE!?

Yoongi'yle bakışlarımız kesişince bana el sallamıştı. Siktir... Ruhumu vermek üzere olduğumu hissederken çocuklar da yaptığı hareketi görmüş olacak ki şokla Yoongi'ye bakmıştı. Ulan öldüm, ne yapıyorsun şerefsiz!

" O pezevenk, sana az önce el mi salladı, Baekhyun?"

Arkamdan hırlamaya benzer bir ses duyduğumda beynimde aha is my shit şarkısı tekrar çalmaya başlamıştı. Sikeyim ya... Yoongi, dissli kekim, ne yaptın?

Panikle arkama dönüp "A-aşkım bir tek bana değil, bize el salladı. Bence gözüne çok tatlı geldik. Hem normalde Yoongi hiç böyle bir adam değildir ama bize kanı kaynadı demek ki. Lütfen sakin olup bir olay çıkarma. Adıma anti sayfalarının açılmasını istemiyorum. Hem konserin bitmesine de çok az kaldı. Lütfen!" dediğimde sinirden bacağını sallamaya başlamıştı. Ulan deprem oluyor gibi sallanıyordum, yapmasana!

Gözlerim Chanyeol'un yüzüne takılı kaldığında sıkıntılı bir nefes vermiştim. Sikeyim ya... İlla bir seks aurası yayacağız ortama...

Arkama tam dönüp Chanyeol'un kucağına iyice yerleştirdiğimde bacaklarımı yandan sarkıtarak kucağına ata biner gibi oturmuştum. Gerçi Chanyeol da at gibi çocuktu ama neyse... Ehehehe.

Ellerimi de yüzüne çıkartıp dudaklarımı dudaklarına bastırdığımda o da ellerini belime indirip beni kendine bastırmıştı. Ateşli bir öpüşmenin içine çekilirken içimden nasıl bir kadere sahip olduğumu düşünüyordum. Ulan, en ön sıradan vip biletim vardı, dünyaca ünlü adamların konserindeydim ama bunu izlemek yerine sevgilimle birbirimizi sömürmekle meşguldük. Bilseydim böyle olacağını gelmez, evde kalırdım. Of Chanyeol, of...

Bir süre daha öpüşüp nefes nefese birbirimizden ayrıldığımıza ona kaşlarımı çatarak bakıp "Umarım tatmin olmuşsunuzdur, beyefendi. Lütfen artık sesinizi çıkarmadan uslu uslu oturun." demiş ardından da eski pozisyonuma geri dönmüştüm. Chanyeol'un kulağıma doğru kıkırtısını işittiğimde göz devirdim. Bıktım senden, dev... "Eğer hep böyle sakinleştireceksen çok uslu olurum bebeğim. Lütfen eğit beni!"

Gerizekalı...

Dikkatimi tekrar sahneye verdiğimde Jimin veda konuşmasını yapıyordu. Senin ben, amına koyayım Chanyeol!

Diğer üyeler de hepimize selam verip el sallayarak içeri geçtiklerinde bir süre sonra bir adam yanımıza gelip onu takip etmemizi söylemişti. Sinirle yerimden kalkıp tam Chanyeol'un önünden gitmek için hamle yapmıştım ki durdurdu beni. "Yine neye kızdın, puppy?"

Ona sinirle bakıp tam ağzımı açmıştım ki Sehun, ağzıma tıktı kelimeleri. "Ooo Chanbaek babalarım, siz neymişsiniz böyle be! Son dakikalarda konseri bırakıp sizi izledim. Yiyişmenizin devamını Pornhuba ne zaman yüklersiniz acaba?"

Sehun'un konuşmasıyla Chanyeol neden kızdığımı anlamış olacak ki elini ensesine çıkararak bana masum bir şekilde gülümsemişti. Şapşal ya... Ona olan kızgınlığımın sonuna gelip yaptığı hareketle yanağına kocaman bir öpücük kondururken kulağına uzanıp "Lütfen artık kıskançlık yapma, dev. Benim gözüm senin dışındaki herkese kör, bunu biliyorsun. Yoongi'ye hayranım ama sana, daha da hayranım. Özellikle de dudaklarına..." diye fısıldadığımda kıkırdamıştı.

"Sanırım bir süre daha buna göz yumabilirim. Gidip tanışalım bakalım şu kedi suratla." diyip bana elini uzattığında sımsıkı tutmuş ve birlikte kulise doğru yürümeye başlamıştık. Tanrım, şükürler olsun. Sonunda sakinleştirebilmeyi başardım. Böyle böyle kanına girecektim senin işte. Eheheheh

Çocuklarla kulisin önüne geldiğimizde Chen heyecandan yerinde duramıyordu. "Ayy! Hadi, girelim artık! Shrek abi, artık sokar mısın bizi odaya? Jikook babalarımı görmem lazım!"

Aptal bu çocuk ya... Koruma ona sinirli bir bakış atıp önüne döndüğünde Xiumin de Chen'in karnına dirsek atmıştı. "Aşkım mal mısın? Adam bir vursa amele sümüğü gibi duvara yapışırız. Sessiz dur biraz. Sokacaklar bizi de."

"Bize mi sokacaklar yoksa bizi mi sokacaklar bilmiyorum enişte hyung ama hadi bakalım hayırlısı..." diye saçmalamaya başlayan Sehun'la göz devirdiğimde kapı açılmıştı. "Buyrun, içeri geçin!" diyerek tatlı bir abi konuştuğunda bunun menajerleri olduğunu anlamıştım. Çünkü adamların tatlılık seviyesi de aldıkları paraya göre artıyordu.

Odaya girdiğimiz an, bize gülümseyerek bakan yediliyle göz göze geldiğimizde Chen, elini kalbine koyup önlerinde diz çökmüştü. Hayır, yapma bunu rezil orospu çocuğu...

"Öncelikle muhterem Jikook babalarım olmak üzere, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sizinle bir arada olmak benim için bir onurdur. Jimin'in küçük serçe parmağı, Jungkook'un tavşan dişleri, Namjoon'un gamzeleri, Hoseok'un dansı, Jin'in yakışıklılığı, Tae'nin kare ağzı ve son olarak da Suga'nın kapak gibi sözleri günümü güzelleştiren en önemli faktörler. Bana bu nimetleri verdiğiniz için teşekkür ederim, abilerim ve babalarım! Sizi çok seviyorum!"

Sözleriyle üyeler ona şaşkınca baktığında ben cringe olmamak için kendimle savaş veriyordum. Şu an yok olabilir miydim?

Namjoon boğazını temizleyerek "Hoş geldiniz?" dediğinde yavşak Sehun da ona doğru bir atak yapıp sanki kırk yıllık arkadaşıymış gibi el selamlaşması vermişti. "Ooo bro, hoş bulduk ya! Nasılsın görüşmeyeli?"

Namjoon ona tuhaf bakışlarla bakarak "İ-iyiyim sağ ol?" dediğinde Sehun kahkaha atarak bu sefer Taehyung'a dönmüştü. "Kanka bak, sana çiçek getirdim. Çiçek gibi çocuksun. Al bak kokla, çok güzel kokuyorlar! Kok bir kok!" diyerek kapıdaki saksıdan kopardığı çiçekleri çocuğun burnuna sokarken Taehyung, hapşırmaya başlamıştı. Bunu gören Jimin ise sinirle Sehun'un önüne gelerek uzattığı çiçekleri eliyle geriye doğru ittirmişti. "Pardon da çiçeği burnuna sokmanıza gerek yok. Alerjisi olduğunu göremiyor musunuz?"

Sözleriyle Sehun'un yüzünde aydınlanma oluşurken "VMİN GERÇEK!" diye haykırıp Jimin'in irkilmesini sağlamıştı. Harbiden de bu çocuğu bir zeka testine sokmalıydık.

"N-ne alakası var? Arkadaşımı korumak istemiş olamaz mıyım?" diyerek Jimin titreyen sesiyle konuştuğunda ben de bir işkillenmiştim. Haklı olamazdı değil mi? Sonuçta her idol gay olacak diye bir şey de yoktu. Ben bu yakıştırmaların içi boş iddialar olduğunu düşünürdüm hep.

"Aha vallahi de gerçek!" diye mutlulukla zıplamaya başlayan Sehun'la Taehyung, öne çıkıp omuzlarını tutarak onu durdurduğunda "Lütfen keser misin şunu? Bu yaptığın rahatsız edici." demişti. Sözleriyle Sehun, işaret parmağını dudaklarına götürüp "Şşş, bu bizim küçük sırrımız. Benimle mezara kadar güvende." dediğinde Jungkook kıkırdamıştı.

"Aha Taehyung'a güldü. Asıl Vkook gerçek. Amına koyarım senin Sehun! Hedef şaşırtma!" diyen Kai'yle sıkıntılı bir nefes verdiğimde bakışlar bana dönmüştü. Bir şey demem gerektiğini fark ederek "Ne olur siz bu orospu çocuklarının kusuruna bakmayın. Kendileri ilk defa insan içine çıkıyor da nasıl davranmaları gerektiğini hâlâ öğrenemediler." dediğimde üyeler bana samimi bir gülüş sunmuştu.

Ardından bizim şerefsizlere dönerek "Ulan size ne milletin ilişkisinden amına koyayım! Bırakın millet özgürce hayatını yaşasın. Kiminle sevgili oldukları değil, müzikleri önemli olmalı bizim için." dediğimde Yoongi öne çıkarak bana elini uzatmıştı.

"Seni sahnede de görmüştüm, genç. Sevgilinle çok tatlı gözüküyordunuz. Tebrik ederim. Ayrıca bu şekilde düşünmen beni çok mutlu etti. Beni müziklerimle anın isterim." dediğinde uzattığı elini tutarak ona içten bir şekilde gülümsemiştim. "Yoongi, senin çok büyük bir hayranınım. Her konuda seni kendime örnek alıyorum. Gerek hayata karşı güçlü duruşunla gerekse müzikal anlamdaki başarılarınla mükemmel bir insansın."

Sözlerimle Yoongi beni elimden tutarak kendine doğru çektiğinde sıkıca sarılmıştı. "Beni çok mutlu ettin. Teşekkür ederim." Ulan, yeni bir ship mi doğuyor yoksa?

"Baekhyun..."

Doğmuyormuş ehehehehe...

Chanyeol'un uyarıcı sesiyle ondan ayrılıp devimin yanına geri gittiğimde Yoongi kıskandığını anlamış gibi gülmüştü. "Merak etme dostum, benim de sevgilim var."

"Yoongi..."

Jungkook'un konuşmasıyla hepimiz şaşkınca ona döndüğümüzde hyungun nerede olduğunu düşünüyordum. Kendinden yaşça büyük adama Yoongi demişti resmen. O da bizim bakışlarınızla yaptığı yanlışın farkına varmış olacak ki panikle "Şey yani...hyung, ilişki hakkında konuşmak yasak." demişti. Ama yersen...

Sehun sinsice Jungkook'un yanına yaklaşıp elini omzuna atarak "Utanma kanki. Biz burada değilmişiz gibi rahat davran. Hem gay, gayin halinden anlar. Ve buradaki herkes gay olduğu için sorun yok." dediğinde Jungkook sözleriyle Jungshook olmuştu. "Hepiniz gay misiniz?"

"Aynen kanki. Sülalecek gayiz. Hatta başta bazı arkadaşlar da inkar etti bu durumu. Biz gay değiliz dediler ama en ağır gay çıktılar. Mesela Baekhyun..." diyip bakışları bana döndürdüğünde cümlelerine devam etti. "Kendisi ilk başta homofobikti. Yanındaki dev gibi adamdan da nefret ederdi ama kader buna bir tokat attı nevri döndü. Sonra homofobik gay oldu. Götünü de verdi, sakso da çekti, ayrıldılar da. Yani anlayacağınız eniştenin ağzına sıçtı ama sonunda kavuştular. Aa bir de biliyor musunuz ben de şurada gördüğünüz geyiğe aşığım. Çok güzel değil mi? Ah bayılıyorum ona."

Sözleriyle üyeler ona şaşkınca baktığında Jungkook kahkaha atmıştı. "Çok aksiyonlu hayatınız var anlaşılan." Sehun kıkırdayarak "Tabii! Gördüğünüz şu adamlar ilk başta bizim hocalarımızdı. Tek taraflı aşk yaşardık kendi halimizde ama sonra birden karşılıklı oldu bu aşk. Geyiğimle de sevgili olduğumuzu ilk seviştiğimiz zaman idrak edebildim. O kadar ateşliydi ki öff yani. Ben bir ara öteki tarafı boylayacağım diye korktum ama sonra Lu bana-..."

"SEHUN!"

"Tamam aşkım kızma ehehehe. Öyle işte yani. Hocalarımızdı kocalarımız olacaklar inşallah. Sizde durumlar nasıl? Açıkçası ben Vmin'in hep gerçek olduğunu düşünüyordum. Birbirlerine bakışları falan ama bugün emin oldum. Umarım ayrılmazsınız birbirinizden, çok yakışıyorsunuz. Ayrıca Jungkook seni de tebrik ederim. Diss kralını kendine aşık etmeyi başarabilmişsin. Bir de şey ayıp olmazsa pozisyonlarınızı da öğrenebilir miyim?"

Sorduğu sorularla gözlerimi sımsıkı yumduğumda içimden Sehun'a sövmekle meşguldüm. Orospu çocuğu sanki güne gelmişti. Elimle alnıma vurarak ona baktığımda birazdan güvenliklerin odayı basıp bizi yaka paça dışarı çıkartmalarını beklemeye başladım. Elveda mutlu hayatım, hoş geldin, ölü fareli günler...

"Şey, evet... Yoonkook ve Vmin gerçek. Ama lütfen bunu kimseye söylemeyin. Gerçi söyleseniz de inanmazlar kanıt yok diye ama olsun. Umarım beni pişman etmezsiniz."

Siktir... Ciddi miydi bu tavşanımsı çocuk? Ulan ben, gerçek olduklarına ihtimal bile vermemiştim...

Kendilerini birden yere atan Kai ve Chen'le bakışlar onlara döndüğünde Kim Kardashian ve Kourtney Kardashian gibi başlamışlardı.

"Vkook gerçek bana ne kabul etmiyorum! Duymuyorum hiçbirinizi la la la la laaa!"

"Jikook benim babalarımdı! Artık öksüz kaldım! Azer Baba, bağrım yanıyor Baba! Kurtar beni Baba!"

Hoseok yanlarına gidip onlara elini uzattığında "Üzülmeyin. Siz de artık köpeklerini shiplersiniz." demişti. Ulan 10/10 moraldi be. Helal sana koca yürekli Hoseok!

Aramızda gülüşürken Taehyung'un bakışları bana takılmıştı. Kaşlarını kaldırarak "Sen niye bana benziyorsun?" diye sorduğunda Chanyeol da kısık sesle "Ben de kime benziyor diyordum." demişti. Ben, eşsizim bir kere. Kimseye benzemem.

"Ben niye sana benziyormuşum? Asıl sen bana benziyorsun. Süngerbob'un yaptığı gibi kalemle çizilmiş kopyam gibisin! Çizgihyung!"

"Sözlerimle Tae bana "Yah!" dediğinde Jimin beline kollarını sarıp onu sakinleştirmişti. "Aşkım, ikiniz de eşsizsiniz. Eminim dev adam da benim gibi düşünüyordur." dediğinde Chanyeol'a yaptığı dev adam benzetmesiyle kıkırdamıştım. Jimin benden de kısa olduğuna göre Chanyeol onun gözünde elektrik direği kadar falan olmalıydı. Ehehehe

Chanyeol da gülümseyip başıyla onayladığında Namjoon, Chen'i işaret ederek "Bize aşkla bakan arkadaş dışında hiçbiriniz army değilsiniz herhalde?" diye sormuştu. Hepsi onaylar anlamda kafasını sallarken ben, elimi kaldırarak "Ben Sugarmy'im. Bu sayılır mı?" demiştim.

Suga sözlerimle kıkırdarken "Seni sevdim çocuk!" demesi beni gururlandırmıştı. Beni kim sevmezdi ki sen sevmeyesin, Yoongi!

"Gerek yok sevmene. Senin yerine de ben severim."

Chanyeol, sus lütfen...

Gözlerimi devirdiğimde Jungkook'un da Chanyeol'a hak vermesi şaşırtmamıştı beni. Amına koyduğumun mağara adamları...

Bir süre daha aramızda sohbet etmeye devam ettiğimizde Bts ile iyi anlaşmış gibiydik. Sanırım bunlar da bizim orospu çocukları gibi deliydi. Özellikle de Jungkook. Sehun'la anlaşan biri, normal olamazdı çünkü. Ehehehe

"Gitmeden toplu bir selfie çekilelim be! Millet, hakiki toplar görsün!"

Sehun'un dediğiyle hepimiz kıkırdarken iç içe geçip saçma sapan selfieler çekilmiştik. Ulan be, kim derdi dünyaca ünlü grupla bu kadar yakınlaşacağımızı. Nereden nereye işte... Daha dün gavat Lucaslarlayken bugün Yoongilerle birlikteydik. Aradaki kalite farkı hissedilebiliyordu ehehehe...


Kapı açılıp içeri o tatlı adam girdiğinde "Bir şey mi oldu, menajer hyung?" diyen Jungkook'la mesleğinden emin olmuştum. Ben adamı gülüşünden tanırdım bir kere.

"Süreniz bitmek üzere. Vedalaşın demek için geldim."

Sözleriyle Sehun, hüzünlenip Jungkook'a sırnaşırken "Kanki kayıp ikizimi bulmuş gibiyim o yüzden seni bırakmak istemiyorum. Sen de gelsene bizimle eve. Bodrumda saklarız, kimseler görmez seni!" dediğinde Jungkook da ona sarılıp "Götür beni, kanki! Ben de seninle yaşamak istiyorum!" demişti.

Aynen kanka, bir sen eksiktin. Bizde yığınla deli vardı zaten. Sen de fazlalık yapma.

Sözleriyle Jin göz devirip onu zorla Sehun'dan ayırmaya çalıştığında Sehun kolundan tutmuştu. "Olmaz, izin vermem! Kayıp kardeşimi bulmuşum, hiçbir yere götüremezsiniz! Hem o daha bana Yoongi'nin boxerında nasıl delik açtığını anlatmadı! Yoongi'yle kedi fantezisi yaptıklarını da anlatmadı! Bırakın, dokunmayın ona!"

Amına koyduğumun Sezerciği yine drama bağlamıştı. Suho hyung zorla Sehun'u kolundan tutup Jungkook'tan ayırdığında hepsiyle vedalaşıp çıkmıştık odadan. "Bırakın beni! JUNGKOOOK!"


Sehun'un sesi koridoru inletirken bakışlar bize dönmüştü. Kolundan tutup sürükleyen Suho hyunga engel olmaya çalışıyordu. Yine rezil olmuştuk, al işte!

Suho hyung, otoparkın oraya gelip Sehun'u arabaya doğru fırlattığında Lay, Sehun'a cırlamıştı. "Ulan nohut beyinli, niye sevgilimi yoruyorsun boş yere! Artık 5 yaşında değilsin! Mal mal hareketler yapma!"

Sehun Lay'e dudaklarını büzerek "B-babam bile sevmiyor beni! Kimse sevmiyor! Hepinizden nefret ediyorum!" dediğinde arabanın kapısını açıp kendini arka koltuğa atmıştı. -3 yaş grubunun başı, hem atar yapıyordu hem de yine Suho hyungun arabasına biniyordu.

Chen de ağlayarak "Ulan be, rüya bitti kabus başlıyor şimdi! Ben de mi idol olsam ne yapsam? Bıktım bu sefil hayattan!" dediğinde o da kendini Sehun gibi arabaya atmıştı.

Artık bu ruh hastalarına yapacak yorum bile bulamıyordum...

Göz devirerek biz de Chanyeol'la arabaya doğru yürüdüğümüzde kapımı açarak oturmamı sağlamıştı. Gentlemane de bak sen! Kıkırdayarak kemerimi taktığımda o da şoför koltuğuna geçip arabayı çalıştırmıştı.


"Bebeğim, mutlu oldun mu kedi suratla tanıştığın için?" diyerek imalı bir şekilde konuştuğunda sinsice gülerek "Eveet! Hem de çook! Sence de harika değil miydi? Tam hayallerimdeki gibi!" demiştim. Dişlerini sıkarak başını yola çevirdiğinde keyifle arkama yaslanmıştım. Aşkım üzgünüm ama seni kudurtmayı seviyorum ehehehe.

Yolculuğumuz sessiz bir şekilde geçerken gözüm geçtiğimiz tabelaya takıldı. İyi de bu bizim eve giden yol değildi ki! Chanyeol, şu an çok farklı bir yola sapmıştı. Beni dağa falan mı kaldıracaktı ne yapacaktı!

Panikle Chanyeol'a dönüp "Nereye gidiyoruz? Evin yolunu geçtik!" dediğimde bana yan bir sırıtış yapıp "Eve gittiğimizi kim söyledi?" demişti.

Siktir... Namusum tehlikede! Acaba Müge Anlı ablamı arayıp bir sinyal falan bıraksa mıydım? Bir şey olursa o beni bulurdu.

"Peki nereye gidiyoruz?" diye sorduğumda elimi avucuna alıp bir öpücük kondurmuştu. "Hediyeni vermeye güzelim. Madem bugün çok mutlu oldun, mutluluğunu arşa çıkartalım."

Ne?

Beynimde Tecavüzcü Coşkun fon müziği çalmaya başlarken yutkunarak arkama yaslandım. Bir ara Chanyeol, torpidodan siyah bir bez çıkarıp gözlerimi kapatınca içimden bildiğim tüm duaları okumaya başladım. Buna zina ayeti de dahildi! Tanrım, sen beni koru!

Sonunda arabanın durduğunu hissettiğimde Chanyeol kendi kapısını açmış ardından benim kapıma gelerek beni de dışarıya çıkartmıştı. Belimden tutarak yavaş yavaş yürütmeye başladığında ayağım takılır gibi olmuş ve "Dikkat et, bebeğim!" demişti.


"Artık gözlerimi açar mısın? Dünyam karanlıklara bürünmüş gibi!" dediğimde "Sensiz benim dünyam da öyle." demişti. Söylediğiyle kıkırdarken şapşal diye mırıldanmıştım. Neydi ki bu kadar önemli olan hediye? Heyecandan bayılacak gibi hissediyordum.

"Tamam, şimdi açabiliriz!" diyip siyah bandı gözlerimden sıyırıp attığında karşımda gördüğüm kocaman, havuzlu bir villayla öylece kalakalmıştım. Bu da ne demekti?


"A-aşkım? Bu da ne?" diye konuşmaya çalıştığımda ellerini arkadan karnımın üzerinde birleştirmiş ve çenesini omzuma yaslamıştı. "Evimiz, sevgilim. Nasıl, beğendin mi?"

Siktir... Bu karşımda gördüğüm kocaman görkemli şato gibi ev bizim evimiz miydi şimdi?

Ağzım açık eve bakmaya devam ederken evin etrafının ışıklandırmalar ve balonlarla süslemiş olduğunu görmüştüm.Romantik dev... "Sen, ben ve çocuklarımız burada yaşayacağız. Şu görmüş olduğun havuzda birbirimizle su savaşı yapacak, bahçede çocuklarımızla birlikte top oynayacağız, çardakta da bizim şerefsizlerle mangal yaparız. Kısacası bebeğim, sonsuza kadar mutlu olacağız. Tıpkı masallardaki gibi..."

Sözleriyle duygulanıp arkama döndüğümde boynuna sıkıca sarılmıştım. "Aşkım..." diye boğuk sesimle konuştuğumda o da duygulandığımı anlamış olacak ki ellerini belime sarıp "Gök'yüzüm..." diye mırıldanmıştı.

"Mutlu olman için yaptım bunu bebeğim. Artık göz yaşı dökmeni istemiyorum. Lütfen mutluluktan bile olsa akıtma o inci tanelerini. Senin yüzüne benim dudaklarımdan başka hiçbir şey yakışmaz."

Gülerek geri çekildiğimde gözlerim bir süre yüzünde oyalanmış, ardından bakışlarımı dudaklarına indirmiştim. "Teşekkür hediyeni yeni evimizde almak ister misin?" diye dudaklarımı yalayarak fısıldadığımda ellerini bel boşluğuma indirip okşamaya başlamıştı. "Çok isterim. Peki sen, bu gece beni kaldırabilir misin? diye aynı şekilde karşılık verdiğinde arabada dinlediğimiz şarkı sözlerine atıfta bulunduğunu fark ederek gülümsemiştim.

Demek bu gece sert oynamak istiyorsun, öyle mi, Park? Peki... Bana uyar.

Hızlıca kucağına atlayıp bacaklarımı beline doladığımda o da düşmemem için beni sıkıca kalçalarımdan kavramıştı. Dudaklarımı dudaklarıyla ödüllendirirken dillerimiz adeta birbirine savaş açmış gibiydi. Ve ben, bu savaşı kazanacağımdan oldukça emindim.

Chanyeol, kucağındaki benle evimize doğru adımlamaya başlarken biz hâlâ birbirimizin dudaklarına vahşice saldırmaya devam ediyorduk. Ayların özlemini çıkarırcasına kanatıyorduk birbirimizi. Birlikte gökyüzüne tırmanıyorduk...

Bu gece, beni uçurmana izin vereceğim bebeğim.

Bu gece, birlikte yanacağız...






Eveet, bir bölümün daha sonuna geldiikk!🙈 Bts konserine de gittik xmckcoclclc Açık konuşmak gerekirse Exo ve Blackpink dışındaki grupları pek tanımıyorum ama yine de Bts'i yazmak istedim. Çünkü neden olmasın? Çok tatlış bir grup.💜

       Ayrıca hepinizin isteğini gerçekleştiremediğim için de çok özür dilerim ama en çok istenen shipleri yapmak zorundaydım. Çok üzgünüm, aşklarım... 🥺💕

          Bir de size çok önemli bir şey danışmak istiyorum. 🤧 Bazı okuyucularda birtakım problemler oluyormuş. Ya bölüm tam çıkmıyor ya da cevapladığım yorumlar gözükmüyormuş. Sizde de bu tarz sorunlar oluyor mu? 🥺💕 Mutlu kalın! 🦋





~

Seguir leyendo

También te gustarán

27.6K 1.7K 42
Jungkook: seni s*kerim Jimin: terbiyesiz!
193K 19.5K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
617 146 13
" Bende bu hayata gelişinin bir amacı olduğunu düşünenlerdenim. Her türlü zorlukla sınanarak bazen can yakarak bazen de kanatıp kanayarak yola devam...
753K 44.5K 55
Jimin: Yayınlanacak her site için 100 dolar. Jungkook: Hassiktir bunlar ne lan?! #1-Jikook #1-Kookmin 2020-21 yapim