Indria

By TrCalosa

1.1M 88.4K 9.2K

Hayatım boyunca gerçeği aradım ama neyin gerçeğini? Merhamet dileyen acınası bir çok masum insan öldürdüm hem... More

Köle 1x1 (Güncellendi)
Öğretmen Wen 1x2 [Güncellendi]
Aşçı 1x3 [Güncellendi]
Ferahlatıcı Duygu 1x4
Esir! 1x5
Kan Gölü 1x6
Ustrel Ve Lamia 1x7
Len Arecis 1x8
İşkence Odası 1x9
Kan Kaybı 1x10 Sezon Finali
Indria 2x1
Garip Adam 2x2
Güç taşı 2x3
Yan Li 2x4
Işık ve Karanlık 2x5
Büyü 2x6
Kibir 2x7
Teknik 2x8
Kamei Nhan(1) 2x9
Kamei Nhan 2x10 (Sezon Finali)
Hogg Laren 3x1
Dış Saha Turnuvası 3x2
Acı ve Keder 3x3
Sovereigns 3x4
Işık Elementi 3x5
Nukor 3x6
Saydam Kılıç 3x7
Leya 3x8
Sen bir şeytansın! 3x9
Ogar 3x10 Sezon finali!
Ana Saha Sınavı 4x1
Sincap 4x2
Ruh 4x3
Sis Ormanı 4x4
Başkent 4x5
Saygısız ! 4x6
İki şey 4x7
Maymun 4x8
Kurallar 4x9
Tiah 4x10
Numaralandırılmış evler 5x1
Ölesiye Acı 5x2
Garip Yılan 5x3
Sen kaç yaşındasın ? 5x4
Kaynak elbisesi 5x5
KARTAL 5X6
Ru Joon ve Ru Loon 5x7
Mühür 5x8
Öldürün 5x9
Yasak İlaç 5x10
Ruh 5x11
Ruh(2) 5x12
YAŞAMAYA HAKKI YOKTUR! 5x13
Kaplanlar ve Ejderhalar 5x14
Kaplan'ın gözleri! 6x1
İmparator 6x2
Emilia 6x3
Ejderha Özü 6x4
Element 6x5
Öğrenciler 6x6
Öğrenciler(2) 6x7
Doğa 6x8
Li Ku 6x9
Buz Prensesi! 6x10
Enerji 6x11
Sinirlenmek 6x12
İnanılmaz Kılıç Kullanımı 6x13
Veraha karşı Indria 6x14
Beş Büyük Klan 6x16
7. Sezon TANITIM
7x1 Büyük Turnuva(1)
7x2 Büyük Turnuva(2)
7x3 Büyük Turnuva(3)
7x4 Büyük Turnuva(4)
7x5 Büyük Turnuva(5)
7x6 Gerçek (1)
Yeni Tanıtım!
7x7 Gerçek(2)
7x8 Gerçek(3)
7x9 Gerçek(4)
7x10 Çöp Seni!
7x11 En Güçlü Düşman!
7x12 Vücut!
7x13 Dövüş(1)
7x14 Dövüş(2)
7x15 Claude!
7x16 Shui Zi
7x17 İlgimi Çekmiyorsun.
7x18 Sahtekar!
7x19 Görev!
7x20 Nadyab
7x21 Haydutlar
7x22 Şeytan!
7x23 Ejderha İmparator!
7x24 Gidelim!
7x25 Yalancı
Hikaye
7x26 Anka Kuşu!
7x27 Kardeş
7x28 Geçmiş!
7x29 Çöp!
7x30 Kan!
7x31 Tarihteki En Genç Doktor!
7x32 Gri!
7x33 Nankör!
7x34 Yay ve Ok!
Kapak Editörü
7x35 Yaban Tavşanı!
7x36 Krak!
7x37 Baron!
7x38 Zero!
7x39 %0.0000001
7x40 Genç Bayan!
Soru Cevap
7x41 İşgal!
7x42 Öldürmedim! Sezon Finali!
8x0 Tanıtım
8x1 Güç Dengesi!
8x2 Güçlü müsün?
8x3 Generallerin Savaşı!
8x4 Klan Lideri?
8x5 İyilik ve Kötülük
BAYRAK ASMAK
8x6 Gerçek İmparator!
BİLGİLENDİRME
8x7 Şifa Tanrıçası!
8x8 Savaş Tanrısı
8x9 Element Özü!
Kapak
Hatırlatma
8x10 'O'
8x11 Asura
8x12 Görev!
8x13 Kurt Köpeği!
Yenii Kapaak!
8x14 Çılgın General
8x15 Tabut!
8x16 Tanrıların Hükmü
Yeni Tanıtım
8x17 Kızıl Ölüm!
8x18 Alemler
hmm
Hm Durduruldu
Sizce?
Final Ön tanıtım
Final(1)
Duyuru

Parçaladı! 6x15

7.7K 707 75
By TrCalosa

Bölüme başlamadan önce yukardaki müziği açın :D


Yaşlı adam konuştuktan sonra bir anda ortadan kayboldu.Ardından Verah'ın yanında belirdi. Verah'ın ağzına tıp ilacını koydu ve onun yutmasına yardımcı oldu. Verah tıp ilacını yedikten kısa süre sonra gözlerini açtı ama gözlerinin derinliklerinde şaşkınlık vardı. Yenileceğini beklemediği çok açıktı. Gözlerini açtıktan kısa süre sonra gözlerini kapattı. Gözlerini kapattıktan on saniye sonra tekrar açtı ve ayağa kalktı. Indria'ya bakarak melekleri kıskandıracak bir sesle, "Tebrik ederim." dedi.

Indria Verah'ın sesini duyduktan sonra kısa süreliğine hayal dünyasına dalıp gitmişti ama hemen kendini toparladı ve, "Teşekkür ederim." dedi.

Indria'nın teşekküründen sonra Verah ormana doğru yürümeye başladı.Bu kız yenilmeye tahammülü olan kişilerden değildi. Bugün yenilse bile ilerde onu yenme umuduyla kendini çok daha sıkı eğitmeye başlardı. Hedefi yenildiği kişiyi yenmek olurdu ve bu amaçta her şeyi yapabilirdi. Verah böyle birisiydi.Yenildiği kişiyi yenmek için hayatının yarısını bile feda edebilirdi. Buna gurur deniyordu. Verah ormana girdikten sonra hızlı bir şekilde ilerlemeye başladı ve bir ağacın önünde durdu. Ağacın üzerinde yüzlerce çizgi vardı.Bu çizgiler Verah'ın kaç gün eğitim yaptığını gösteriyordu. Bazı çizgiler x şeklindeydi. X şeklindeki çizgiler gece ve gündüz anlamını taşıyordu. Yani çizgilerin X oluşturduğu günlerde Verah gece gündüz çalışmış oluyordu.

Verah çizgilere bakıyordu.Gözlerini kapattı ve bir kaç saniye sonra tekrar açtı. Çizgilere dokundu. Çizgilere bakarak, "Annem canım annem, sana söz verdiğim gibi bugünkü dövüşlerimde de ellerimi kullanmadım. Ancak bir dahaki sefer Indria denilen erkekle dövüştüğümde ellerimi kullanacağım. Bunun için senden özür diliyorum." dedi ve bunları söylerken göz yaşı döktü. Ellerini çekti ve göz yaşını sildi. Daha sonra avucunu ağaca vurdu. Avucunu ağaca vurduktan sonra ağac toza dönüştü!

Ağaç toza dönüştüğü sırada Indria'nın zihnindeki Gerçeği Gören Gözler gülümsedi ve kendi kendine, "Ha Ha öğrencimin çok güçlü ikinci bir düşmanı daha oldu." dedi.

*

İki saat sonra.

Çeyrek finaller iki saat sürede tamamlanmıştı ve geriye yarı finale sadece dört kişi kalmıştı. Çeyrek finaller'de yaşlı adam üç kişiyi karşı karşıya getirmemişti. Yaptığı şey kasıtlı olan bir şeydi. Yaşlı adam sadece üç kişiyi götürmek istiyor gibiydi. Bu üç kişiler Tiah,Li Ku ve De Lor'du. Bunları asla karşı karşıya getirmemişti ve rakiplerinide kendilerinden çok daha güçsüz kişileri seçmişti.

Yarı finallere geldikten sonra Yaşlı adam gülümseyerek, "De Lor'a karşı Indria! İkinizde buradan yüz metre uzaklaşın." dedi.

De Lor ve Indria hızlı bir şekilde yüz metre uzaklaştı. Indria De Lor'u süzmeye başladı. De Lor çok pahalı elbiseler giyiyordu. Eğer Indria köle olarak bin yıl çalışsaydı. Genede De Lor'un giydiği kıyafetin parasını toplayamazdı. De Lor toprak renginde koyu saçlara ve güneş gibi parlayan kahverengi gözlere sahipti. Üzerindeki kıyafet saçlarıyla aynı renkteydi ve tüm vücudunu kaplıyordu. Kıyafeti ayrıca bir pelerinede sahipti ve kıyafeti baştan aşağı pahalı mücevherle kaplıydı. Ama en önemli nokta Indria'ya nasıl baktığıydı Indria'ya çok sakin bir şekilde bakıyordu. Sanki önünde bir karınca vardı ve tek yapması gereken onu ezip geçmekti. Indria'yı bir karıncadan fazla olarak görmüyordu.

Indria kendisine nasıl baktığını farketmişti. Olabileceği en soğuk bakışıyla De Lor'a baktı. Indria daha on sekiz yaşındaydı.Siyah saçları bellerine kadar uzanıyordu ve buz mavisi gözleri bir kaplanın ki gibiydi. Bu gözlerle şu an De Lor'a soğuk bir şekilde bakıyordu. De Lor Indria'nın bakışlarına doğrudan bakınca üzerinde hafif bir titreme hissetti. Indria yeri geldiğinde çok iyi bir insan , saygılı ve masum olabiliyordu. Ancak yeri geldiğinde iblisi bile korkutabilecek soğuk bakışlara sahipti.

Ama Indria şu yaşına kadar masum olmayı becerememişti. Yaşlı adam daha fazla bekleme yapmadan, "Başlayın!" dedi.

Indria hemen kılıcını eline aldı. De Lor'da boyutsal yüzüğünü okşadı ve ellerinde bir kılıç belirdi. Bu kılıcın kabzası altındı ve mücevherle kaplıydı kılıcın boyu bir metreden biraz daha uzundu. Indria ve De Lor ortadan kayboldu ve farklı farklı yerlerde kılıç çarpışma sesleri duyulmaya başladı. Indria ve De Lor normal insanların göremeyeceği bir hıza ulaşmıştı. De Lor kaybolduğu yerden çok daha uzak bir yerde belirdi. Indria'da kaybolduğu yerde belirdi. Kılıç tutan eli titriyordu. Indria'ya bakarak De Lor kalın bir sesle, "O elindeki kılıç güç seviyesi olarak benim kılıcımın yarısı bile olamaz. Ancak nasıl olurda kılıcımı titretebiliyorsun?" diye sordu.

Indria soğuk bir sesle,"Bir kılıcı güçlü yapan şey güç seviyesi değildir onu kullanan kişidir." dedi. De Lor Indria'nın cevabına sinirlendi.Indria açık bir şekilde onu aşağılamıştı ve ona benden daha güçsüzsün demişti.

De Lor'un gözlerinden içinde oluşan öldürme isteği okunmaktaydı.Olduğu yerden fırladı, tüm vücudunu ve kılıcını enerjisiyle kapladı.

Kılıcını enerjiyle kapladığında kılıcı canlanmış gibiydi ve çok garip sesler çıkarıyordu. Indria ona doğru gelen kılıca bakarken kaşlarını çattı ve tedbirsiz olmaya cesaret edemedi. Tüm vücudunu enerjisiyle kapladı.De Lor Indria'nın yanına geldiği an hızlı bir şekilde kılıcını savurmaya başladı.

Indria kolay bir şekilde o saldırılardan kaçındı ve atik bir hareketle olduğu yerden dönmeye başladı.Dönerken aynı anda kılıcınıda sallıyordu. De Lor hemen geriye kaçındı.De Lor'un geriye kaçtığını gören Indria hemen durdu ve olduğu yerden kayboldu.Bir kaç saniye gibi kısa bir sürede De Lor'un önünde belirdi ve De Lor'un yüzüne bir tekme attı. De Lor en az on metre geriye savruldu. De Lor'un tepki verememe sebebi Indria'nın hızından dolayı onu görememiş olmasıydı.Normalde eşit hızda olmaları gerekiyordu. Indria'nın nasıl bir anda dahada hızlandığını anlayamamıştı.

Indria aslında şu ana kadar hızının yarısından biraz daha fazlasını kullanmıştı. Indria tekrar ortadan kayboldu ve De Lor'un yanında belirdi. De Lorun kafası şu an bir kayaya saplanmış şekildeydi. Ellerini kullanarak kafasını kayadan çıkardı.De Lor karşısında Indria'yı görünce olabileceği en hızlı şekilde oradan uzaklaştı. De Lor'un şu an kafası kanlar içerisindeydi. ona kıyasla Indria'nın üzerinde en ufak bir toz bile yoktu.

De Lor Indria'yla arasına yirmi metre mesafe koymuştu. Indria'dan olabildikçe uzaklaşmak istiyordu.

Kılıcını Indria'ya doğrulttu ve etrafında enerji kabarmaya başladı. Amacı basitti. Tek saldırıda Indria'yı yok etmek!! Hızlı bir şekilde Indria'ya doğru ilerlemeye başladı her adımında toprakta çatlaklar oluşuyordu.

De Lor ilerlerken bir mızrağa benziyordu. Indria kılıcıyla savunma pozisyonu aldı.Amacı teknikle kafa kafaya çarpışmaktı.

Indria gözlerini kapattı ve düşünmeye başladı. De Lor'un hızını ne zaman varacağını nasıl bir şekilde saldıracağını ve nasıl savunacağını. Binlerce hareket şu an Indria'nın beyninde şekilleniyordu ve bir anda gözlerini açtı. De Lor'un tekniğinin ona vurmasına sadece bir saniye kalmıştı . Indria bir anda zıpladı ve bunu gören De Lor, "Anlamsız!!" diye bağırdı.

De Lor bir anda durdu ve kılıcını ileriye savurdu ve bunu yaptığı an bir görüntü etrafında belirdi. Bu görüntü bir kurttu ve bir kurt ağzını açmış Indria'ya saldırıyor gibiydi. De Lor, "Beyaz Kurdun Avı!" diye bağırdı.

Indria kendisine doğru gelen görüntüyle şaşırdı.Çünkü daha önce hiç böyle bir teknikle karşılaşmamıştı. Saldırısı bir görüntü olmuştu ve ona doğru geliyordu. Nasıl savunacağını bilmiyordu.

Ağzını açmış ona doğru gelen kurda bakarken Indria tek yapacağı şey karşılık vermek diye düşündü ve kılıcını ona doğru gelen yansımaya vurdu. Yansımaya vurunca Indria şaşırdı. çünkü kılıcın içinden geçmesini bekliyordu ama tam tersi sert bir duvara vurmuş gibiydi. Yansıma Indria'nın içinden geçti. Ancak içinden geçerken Indria'nın vücudunda yüzlerce yara oluşmuştu.Bu yaralar ortaya çıktığında Indria acı içerisinde bağırdı. Yansıma Indria'nın vücudundan geçtikten sonra ortadan kayboldu ve Indria yere düştü. Şu an baştan aşağı kanlarla kaplıydı. Indria zihninde , "Usta bu teknik neyin nesiydi?" diye sordu.

"Bu SS seviye bir teknikti.SS seviye teknikler böyle oluyorlar. yansıma şeklindeler." diye cevap verdi Ustası.

Indria'nın düştüğü yerde çatlaklar oluşmuştu .İndria hemen ayağa kalktı. Şu an nefes nefeseydi. De Lor şu an Indria'ya şaşkın bir şekilde bakıyordu.Çünkü o saldırısından sonra Indria'nın kalkmasını beklemiyordu.

Indria soğuk bakışlarıyla De Lor'a bakarken kılıcını yere attı ve bir anda ortadan kayboldu.Bir kaç saniye içinde De Lor'un önünde belirip eliyle De Lor'un boğazını sıkmaya başladı. Indria'nın amacı onu öldürmek değil, nefes nefese bırakıp bayıltmaktı.

De Lor İndria'dan bir seviye daha yüksekti ve Indria onun boğazını sıkmaya çalışınca en ufak etki etmemesi gerekiyordu. Ancak Indria onun boğazını tutmaya başladığı an De Lor bir tavşan'nın kulaklarından kaldırılması gibi güçsüz kalmıştı. De Lor güçsüz bir sesle, "Beyaz Kurt Avı saldırım seni yenmeyi başaramadı.Peki gerçek bir kurda karşı ne yapacaksın merak ediyorum. Flow saldır!" De Lor o durumda olabilecek en sesli şekilde bağırmıştı.

Bir anda ormanın derinliklerinden bir kurt uluması geldi.Bunu duyan Indria hemen De Lor'un boğazını bıraktı. Sesin geldiği tarafa bakmaya başladı. Bir anda beyaz bir kurt ormanın içinden çıkıverdi.Şu an dişlerini sıkmış Indria'ya bakıyordu. Bu kurdun boyu iki metreydi ve kuyruğu yarım metreydi.

De Lor'un mensup olduğu klan yani De klanı yüz yıllardır kurtları evcilleştirirdi. De klanının tüm teknikleri kurtlara ait tekniklerdi. örneğin kurt pençesi gibi şeyler. De Lor'da De Klanın ikinci prensiydi ve ona ait olan kurt gökyüzü alemi birinci seviyesindeydi!

Indria şu an gökyüzü alemi birinci seviyedeki kurda bakıyordu. Kurt hırçın bir şekilde hırlayarak Indria'ya bakıyordu. De Lor kurda baktı ve sinirli bir şekilde, "Bakmayı kes ve hemen saldır!" diye bağırdı.

Kurt duyduğu emir üzerine bekleme yapmadan Indria'ya doğru atıldı.Gökyüzü alemi birinci seviyesindeki bir kurdun hızı Indria'dan üç kat daha hızlıydı. Yani Indria'nın kaçabilme yolu yoktu.

Bir anda zihninde bağırdı, "Kaplan bana yardım et!!" diye emir verdi. Dış klanın ormanında uyuyan bir kaplan gözlerini açtı ve etrafında bir yıldırım oluştu. Etrafında yıldırım oluştuğu an ortadan kayboldu ve Indria'nın yanında belirdi. Indria ve Kaplan arasında aslında bir kilometre fark vardı. Ancak kaplan sadece bir saniyede bu yolu gelmişti. Indria'nın yanında belirdiği an Indria'ya doğru gelen kurda baktı ve patisini kaldırıp kurdun başına vurdu. Kurt sanki başına bir çekiç yemiş gibi yere düştü ve kafası kanamaya başladı. Kaplan sadece tek bir vuruşla kurdun kafatasını parçalamıştı!

DN:Bende diyordum.Bizim kedicik nereye kayboldu diye.Bu seferki bölüm beni biraz uğraştırsada güzel bir bölümdü ama normal hikayenin gidişatına göre biraz sönük kaldı gibi.Genco artık ufaktan adrenalin pompalasan şu hikayeye diyorum.Sizcede biraz adrenalin gerekmiyormu? Yorumlarda düşüncelerinizi belirtirseniz sevinirim.Belki yazara biraz ilham olur.:). ;)

YN: Yakında gelecek bol adrenalinli bölümler :D 

Continue Reading

You'll Also Like

166K 7.2K 15
"MARDİN'DE AŞK" Birbirlerine olan aşklarını ifade etmek için konuşmaya gerek yok . Belki de sessizlik, kalplerinin birbirine daha da yakınlaşmasına...
172K 20.4K 63
"Ilk Kitap Tamamlandı" O Mozo'ydu. Tecrit edilmiş olan! O bir kara elfti: Ölümcüllerin en ölümcülü. Kara elfler kıtanın geneline yayılmıştı. Ölüm ve...
2.5M 104K 27
Psikiyatrist, karanlık kadar çekici ve zeki bir adam... Şizofren, öldürücü güzellikte bir kadın... Her şey çok normaldi ta ki kadının aslında şizofre...
3.6M 301K 82
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyor...