KARDEM | Tamamlandı

By gbhankerzeyker

214K 3.9K 681

"Sevdiğin kişiyle seni seven kişi asla aynı insan değildir." İki adam arasında kalan hasta bir kadın.. ... More

KARDEM | Teaser
KARDEM | Tanıtım
1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7.Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm
12. Bölüm
13.Bölüm
14. Bölüm
16.Bölüm
17.Bölüm
18. Bölüm
19.Bölüm
20.Bölüm | SEZON FİNALİ
21.Bölüm | 2.SEZON
22.Bölüm
23.Bölüm
24.Bölüm
25.Bölüm
26.Bölüm
27.Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30. Bölüm
31.Bölüm
32. Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36.Bölüm | SEZON FİNALİ
37. Bölüm | 3.Sezon
38.Bölüm
Yeni Hikaye
39.Bölüm
40.Bölüm
41.Bölüm
42.Bölüm
Duyuru ☺️🌸
Final Bölümü İle İlgili Duyuru🌸
43. Bölüm | FİNAL

15.Bölüm

3.1K 85 13
By gbhankerzeyker







                       Balkona çıktım ve Kerem'in deniz kabuğuyla yaptığı rüzgar çanını astım. Gerçekten çok güzel yapmış..


                  Daha sonra gökyüzünü izlemeye başladım. Her uçak geçişinde içim kıpır kıpır oluyordu. Belki o uçaklardan biri bana Kerem'i getiriyor diye düşünüyordum.. Gittiği için ona kızamazdım. Çünkü bizim mutlu olmamız için gitmişti.. Ama kendime kızgındım. Küçücük bir kelimeyi bile söyleyememiştim. Gitme diyememiştim.. Deseydim belki de her şey çok farklı olabilirdi..


"Şimdi neredesin ne yapıyorsun bilmiyorum ama.. Umarım gittiğin yerde mutlusundur."


**







                   Kahvaltı yaptıktan sonra odama girdim, hazırlanırken kapı açıldı. Melis içeriye girdi. Üzgün gözüküyordu.


"Melis? İyi misin?"

"Ya Kerem'e ulaşamıyorum kaç gündür. Numarası falan mı değişti acaba? Ama öyle olsa söylerdi bana. Senin haberin var mı?"

"Kerem gitti ya. Sen bilmiyor musun?"

"Gitti mi?"

"Nasıl yani? Seninle vedalaşmadı mı?"

"Hayır.. Ayrıca sen nerden biliyorsun gittiğini? Siz neden bu kadar yakınsınız ya?!"

"Ee bana ne bağırıyorsun be? Bu adam seni sevmiyor, anlasana işte!"

"Ne diyorsun sen ya?! Saçını başını yolarım senin!"

"Bak kızım.. Kerem'in şu kadarcık umrundaysan-"

Berk: "Selaam.. Kavga ediyorsanız ben bölmeyeyim." dedi içeriye girerek, güldü.

"Hoşgeldin." dedim ve yanaklarından öptüm. "Hadi çıkalım biz."





**







                  Arabaya bindik, geçerken Yağmur ve Can'ı da alıp bir cafeye gittik. Berk'in birkaç arkadaşı da buradaydı. Hepsi sohbet edip gülüşürken ben elimi yanağıma yasladım, sus pus oturuyordum. Aklımı kurcalayan soruların cevaplarını bulmaya çalışıyordum.


Berk: "Zeynep.. Zeyneep.. Yine daldın gittin ya. Ne oluyor sana kaç gündür? Hiç gülmüyor yüzün?"

"Öyle mi? Bilmem.. Farkında değilim."

B: "Bir sorun mu var?"

"Yok.. İyiyim ben.. Biraz uykusuzum, ondandır."

Cenk: "Ee gençler.. Sizin düğün işi ne oldu? Az kaldı dimi?"

"Ertelendi."

B: "Ertelendi mi? Benim niye haberim yok bundan Zeynep?"

"Hani genelde beni dinlemiyorsun ya. Ondan olabilir mi?"

B: "Zeynep.."

"Size iyi eğlenceler."







                        Ayağa kalkıp çantamı aldım ve hızlı adımlarla dışarıya çıktım. Taksiye doğru yürürken Berk gelip kolumdan tuttu ve beni kendine çevirdi.


"Ne oluyor yine sana Zeynep?"

"Bana bir şey olduğu yok Berk."

"Sen çok değiştin farkında mısın? Biz eskiden böyle değildik."

"Yanlış.. Sen ve ben, hiçbir zaman biz olamadık."

"O ne demek şimdi ya?"

"Ne demek biliyor musun? Sen bana Kerem'in verdiği değerin onda birini verseydin biz şuan çok mutluyduk."

"Zeynep! O itin adını ağzına almayacaksın bir daha!"

"Kerem bizim yüzümüzden gitti Berk. Ve sen hâlâ onun hakkında kötü konuşmaya devam ediyorsun. İnanamıyorum sana.."

"Oh iyi olmuş. Çok sevindim gittiğini duyunca."

"Sırf biz mutlu olalım diye ailesinden, sevdiklerinden uzaklaştı. Sen daha bana bir kere bile 'seni seviyorum' dememişken bu işi daha fazla uzatmanın manası yok."

"Yine beynini kim yıkadı bilmiyorum ama sus ve daha fazla saçmalama. Akşam da annemlerin evine yemeğe geliyorsun."

"Öyle mi paşam? Gelmezsem naparsın?"

"Zeynep! Bak sinirlenmeye başlıyorum artık. Kendine gel!" telefonumu cebimden alıp duvara doğru fırlattı.

"Ne yapıyorsun ya sen!"

"Bir daha Kerem'in numarasını telefonunda görmücem. Onunla konuştuğunu falan duyarsam.." kolumu çekip taksiye bindim.


**







                     Yağmur'un evine gittim. Kendimi hiç iyi hissetmiyordum. Kerem'in yokluğu o kadar belliydi ki. Bi kerecik sesini duysam bile yeterdi..


"Of ya.. Ne yapıcam ben Yağmur?" dedim gözyaşlarımı silmeye çalışarak.

"Valla hiç ağlanıp sızlanma. Sen bu Berk'le kendi isteğinle beraber değil misin? Silah zoruyla beraber değilsiniz heralde. Ayrılmak istediğini söyle. Aranızda ne sevgi ne de aşk kaldı. Kerem kadar sana değer veren biri çıkmaz karşına bir daha."

"Neden şuan yanımda değil o zaman? Eğer gerçekten değer verseydi gitmezdi.. Tam da ona ihtiyacım olduğu anda bırakıp gitti beni. Hep böyle mi olacak yani? Ben sevdiğim tarafından sevilmeyecek miyim hiçbir zaman?"

"Ne diyeyim ki.. Haklısın sen de."

"Birine güveniyorum.. Bu güven zamanla büyük bir sevgiye dönüşüyor. Fazlasıyla değer veriyorum sonra tek başına kalan yine ben oluyorum.. Ben artık mutlu olmak istiyorum. Ama olmuyor işte. Sorunlarımı çözmeye çalışırken iyice kördüğüm oldu.. Ne yapıcam bilmiyorum. Bildiğim tek şey; Kerem'e çok ihtiyacımın olduğu.."

Continue Reading

You'll Also Like

15.4K 673 38
//Bu normal bir tesadüf değildi onun için// Yıllar önce kaybettiği sevdiğinin gözlerini tekrar birinde görmek nedir bilir misiniz?Cenk çok iyi biliyo...
168K 8.4K 33
Öyle bir söz yazılır ki bütün bir hayat anlatılır, öyle bir hayat yaşanılır ki bütün sözler anlamsız kalır. Hayat bir şekilde akıp gidiyor zaten onem...
374K 34.3K 32
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
36.2K 1.2K 30
"Sen de olmazsan eğer, batar artık bu gemi."