MAFYA KORUMASI

By Nesee__

12M 581K 52.7K

Ringin bir tarafında ünlü iş adamı karanlıkların kralı Arat, Diğer tarafında intikam almak için erkek kılığın... More

Oyuncular ve Tanıtım Videoları
GİRİŞ
1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
4.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6. BÖLÜM
7. BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13. BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16. BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21.BÖLÜM
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25. BÖLÜM
26.BÖLÜM
27.BÖLÜM
28.BÖLÜM
29.BÖLÜM
30.BÖLÜM
31.BÖLÜM
32.BÖLÜM
33.BÖLÜM
34.BÖLÜM
35.BÖLÜM
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM
41.BÖLÜM
42.BÖLÜM
43.BÖLÜM
44.BÖLÜM
45.BÖLÜM
46.BÖLÜM
47.BÖLÜM
48.BÖLÜM
49.BÖLÜM
50. BÖLÜM
51.BÖLÜM
52.BÖLÜM
53.BÖLÜM
54.BÖLÜM
55.BÖLÜM
56.BÖLÜM
57.BÖLÜM
58.BÖLÜM
59.BÖLÜM
60.BÖLÜM
61.BÖLÜM
62.BÖLÜM
63. BÖLÜM
64. BÖLÜM
65.BÖLÜM
66. BÖLÜM
67.BÖLÜM
68.BÖLÜM
69. BÖLÜM
70. BÖLÜM
SIRR-I KADER TANITIM
71. BÖLÜM
72. BÖLÜM
73. BÖLÜM
74. BÖLÜM
75. BÖLÜM
76. BÖLÜM
78.BÖLÜM
79.Bölüm
FİNAL
Son Konuşma
Mafya Koruması 2

77. BÖLÜM

82.7K 4.1K 133
By Nesee__

Sıraya koymuştuk. Bir o kırılıyordu, bir ben. Ve şu an sıra bendeydi.

Odaya girip yastığa başımı gömdüm. Nefesim kesilip
ölme ihtimalim yüzde kaçtı?

Kapının açılma sesiyle kıpırdamadan yatmaya devam ettim.

Artık boğulabilirim, sorun yok.

Yatağın yanındaki kıpırdanmaya dönüp bakmadım, hatta ölü gibi yatış pozisyonumu da bozmadım, durumu önemsemeyip uyumaya çalıştım. Uyku gözlerime girmek üzereyken belimde hissettiğim elden kaçmaya çalışacak hâlim bile yoktu.

Yorgun bedenimi uyku ele geçirdi ve uykuya daldım.

Sabah uyandığımda ise hayal meyal hatırladığım dün geceki sarılma meselesinin canlı şahidi oldum. Kalkmak için ellerini üzerimden ittim ilk önce ama elleri gidince yerine ayakları geldi.

Böyle en az bir saate yakın cebelleştim. Sonunda pes ettiğimde uyuduğu için sabit duran ifadesinde gözlerimi gezdirdim.

Bu kadar kıpırdanmaya uyanmadıysa kesin uyanmazdı.

Ellerimden biri boşta olduğu için yüzüne götürüp parmağımla hatlarını çizmeye başladım. Kaşlarından başlayıp çenesine uğradım ve son olarak dudak çerçevesinde bitirdim çizimimi.

Yüzümdeki gülümseme gözünü aniden açan Hakkı'yla son buldu. Uyumuyor muydu bu?

"Dudağımda ne işi var elinin?"

Sanki sapıkmışım gibi konuşmuştu. Yüzündeki sırıtış büyürken debelenmeye başladım ama beni bırakmadı.

Yüzündeki gülümsemeyle gevşeyecektim ki zor tuttum kendimi.

"Salyan akmış onu siliyordum."

Bulduğum yalanla anında kılıf uydurup sunmuştum.

Bundan rahatsız olan Hakkı yüzünü ekşitti. Beni bırakıp banyoya girdiğinde arkasından keyifle gülümsedim.

Kahvaltı hazırlamak için mutfağa geçtim. Her şey hazır olduğunda ona çok yakışan takım elbisesi ve elinde ceketiyle geldi.

Ceketini sandalyeye asıp konuşmadan yemeğini yemeye başladı. Ben de ona uyum sağladım ve önümde ne varsa ağzıma atıp yemeye koyuldum.

Çok sevdiğim çilek reçelini ekmeğin üstüne sürdüm. Ağzıma götürüp rahat rahat çiğnerken Hakkı bir anda karşımdaki sandalyeden fırlayınca lokmamı hemen yuttum.

Boğazımda kalan lokmayla şaşkınca suratına bakarken yanıma gelip beni ayağa kaldırdı. Kuru kuruya yutkunduğumda nefesi suratıma çarpıyordu. O kadar yakındık ki aramızdan ip bile zor geçerdi.

Eğilip dudağımın kenarına öpücük kondurduğunda donup kaldım. Sendeleyip sandalyeye geri oturacağım sırada

Hakkı yakaladı beni.

"Reçel bulaşmış."

İnsanlık peçete diye bir şey bulmuştu değil mi? Bu hareketiyle mevcut akli dengemi de yerinden oynatmıştı.

Ellerini iki yakama yapışmış şekilde tutuyordu. Yavaşça yakamdaki elleri gevşedi ve göğüslerimin üzerinden tüy gibi bir dokunuşla belime indi.

Başparmağıyla bel oyuntumu okşarken kendimden geçtim ve gözlerimi yumdum. Havalanan bedenimle birlikte hızla daldığımız yatak odasının kapısını zor kapattık.

Beni yere bıraktığında hızla gömleğinin düğmelerini açmaya başladı. Ona ne ara uydum, bilmiyorum fakat ben de soyunmaya başlamıştım.

Karşılıklı soyunurken arada da dudaklarımızı birleştirip duruyorduk. Bu tavırlarımdan utanacağımı bile bile devam ettim. Ve sonunda birlikte olduk.

Birbirimizden acımızı çıkarta çıkarta günü akşam ettik. O kadar sertti ki ikimizin de hareketleri, bir ara yeniden yatak almak zorunda kalacağımızı düşünmekten kendimi alıkoyamadım.

Birbirimize kırgınlıklarımızı sunarken bir yandan da tutkumuzu yokluyorduk. Nefes nefese yatağın iki yanında yer aldığımızda ikimiz de konuşmadık.

Sahi biz ne yapıyorduk böyle? Ya da şöyle mi demeliydim: Bizim ilişkimiz nereye gidiyordu?

***

Şoktaydım.

Akşam yemeğimize konuk olan kadın beni şoka uğratmıştı.

Neden mi?

Çünkü kendisi dün gece bana tuvalette laf söyleyen kişiydi.

Ah, evet, bildiniz, Nazan cadısı...

Ve bilin bakalım yanında kim vardı? Evet, kızı... Daha da ironik olan şuydu ki kızı Nazlı'ydı. Hani şu iki karış eteğiyle beni hizmetçi sanıp su isteyen şıllık...

Yediğim yemek taş misali boğazımda dururken kendimi Nazlı'yı kontrol etmekten alıkoyamıyordum. Ne zaman baksam gözleri Arat'ın üzerindeydi.

Onursuz, ne olacak! Ulan adam evli, çoluğu çocuğu var. Utanır insan biraz!

Arat onu umursamadan yemeğini yiyordu ki bu hoşuma gitmişti. Tabii, arada bana bakıp gülümsüyordu. Bir yıldız da bu yüzden almıştı benden.

Geceyi mahvetmemek adına kendimi sıka sıka bir hâl olmuştum.

Yemeğin ardından kahveler için salona geçildiğinde
ağlayan oğlumun sesiyle ayaklanıp yukarı çıktım.

Büyük bir açlıkla bana saldıran oğlumun ilerideki potansiyelini hayal edince aklıma gelen Hakkı'yla gülmeden edemedim.

Sonuçta amcası sayılırdı, ona benzeyebilirdi.

Karnı doyunca uykusuna kaldığı yerden devam etmesi için yerine yatırdım. Bir süre başında bekleyip huzurla izledikten sonra odamızdan çıkıp koridorda ilerlemeye başladım.

Koridorun sonundan gelen kapı çarpılma sesiyle sıçrayıp geri döndüm. Aşağıdan gelen gülüşme seslerine karşılık yukarda birinin olduğunu düşünmek ürkütücüydü.

Nefesimi tutup sesin geldiği yöne ilerlediğimde çarpan kapı tam kapanmadığından aralıktan içeriyi gördüm.

Karşılıklı duran Nazlı ve Arat'ı profilden izlemeye başladım.

Nazlı birden gömleğinin iki yakasından tutup açtı. İki düğmesi kopup yere fırladı.

"Bende eksik olan ne? Beni neden sevmiyorsun? Ben ondan daha güzelim!"

Sesi yalvarırcasına çıkmıştı. Elimi yumruk yapıp beklemeye başladım, çünkü Arat'ın vereceği cevap önemliydi.

Şimdi diyeceksiniz ki bekliyorsun o hâlde güvenmiyorsun.

Hayır, aksine ona çok güvendiğim için bekliyordum.

Kızı reddedişini izleyip öfkemi soğutmak için... Yoksa şu hâlde içeri dalarsam sağ çıkartmayacaktım bu sürtüğü.

Arat ona kafasını bile çevirip bakmadan sakince konuştu:

"Haklısın, senden güzel değil."

Söylediğiyle ne olduğumu şaşırırken iç sesim girdi devreye:

Bu kadar durdun, az daha sabret.

Haklı da çıktı. Arat konuşmaya devam etti:

"Sende eksik olan da bu. O sadece bana ait, sen ise herkese aitsin. Dünyanın en güzel kızı değil belki ama benim. Aslında bu kadar basit."

Söylediği cümleler kalbime nakış misali dokunurken gözlerimden yaşlar akıp çeneme doğru yol tuttu.

İçeri dalıp ikisine birden baktım.

"Deniz, sakın yeni bir kaosa sürükleme bizi."

Arat'ın dediğini es geçip karşımdaki kıza yöneldim. Üzerine yürürken bir yandan da konuşup paylıyordum:

"Seni edepsiz! Haysiyetsiz! Benim evimde benim kocama ha!"

"Kocan beni istiyor."

Kahkaha atıp sesimi buz kalıbı gibi sert yapıp konuştum:

"Nah istiyor! Duydum konuştuklarınızı, pis cadı!"

Tam üzerine atlayacakken beni tutan Arat sayesinde odadan kaçıp gitti. Arat'a kızgın bakışlarımı atarken kollarından kurtuldum.

"Neden tutuyorsun beni?"

Arat gülümseyip konuştu:

"Biliyorum, bu kadar yakışıklı kocan olunca kıskançlık krizine girmen normal ama katil olmanı istemiyorum."

Ya bir insan kendini bu kadar beğenebilir mi acaba?

"Ne kıskanacağım seni? Saçlarına aklar düşmeye başlamış, kim bakar bu saatten sonra sana?"

Evet, az önce kocam için yaka bağır kopartan kızı ben görmemiştim sanki.

"O beyazlarla bile giderim var, kabul et."

Evet, ne yazık ki haklıydı. Beyazı olsa bile gideri olurdu kesin. Gıcıklık olsun diye demiştim ama o da yine kendini övmüştü. Ayrıca dışarıdan bakan biri asla otuz yaşında demezdi.

Şartlar hiç adil değildi şu anda. Bu kadar yakışıklı olmak zorunda değildi mesela.

Odadan çıkıp el ele merdivenlerden indiğimizde yüzsüzlüğün daniskasını yaşadık. Düğmeleri kopan gömleği yüzünden bağrı açılmış olan kız dekolte yapmış oturuyordu koltuklarımızda.

Bütün gece kötü ve onaylamaz bakışlarımı ona gönderdim ama pek oralı olmadı. Dedim ya, yüzsüzdü işte.

Gece son bulup herkes gittiğinde biz yine aşkla odamıza döndük. Huzurla uyuduğum bu göğüs benim evim olmuştu artık.

Ben bu kalbe aittim, o kalp de bana ait...

***

Banyodan çıkan Biricik'in önünde elimdeki hapla dikildim.

Anlamsızca bakan yüzü sorguya oturdu.

"Bu ne?"

Gözlerimi gözlerinden çekmeden konuştum:

"Ertesi gün hapı."

Bana bakan gözleri dolu dolu olduğunda titreyen sesiyle konuştu:

"Ne için?"

İkimiz de biliyorduk ne için olduğunu, sadece duymak istedikleri vardı benden.

"Hamile kalma diye."

Gözlerinde akmak için direnen yaşları geri ittirip burnunu çekti. Avcumdaki hapı işaret ve başparmağının arasına sıkıştırıp aldı. Ağzına götürmek üzereyken bileğini yakalayıp durdurdum. Gözlerimiz birbirinin üzerindeydi.

Ne anladığını çok merak ediyorum.

"İkimize ait bir şey olmayacak, merak etme. Bırak da içeyim."

İç sesimi duymuş gibi verdiği cevaba sinir oldum. Yine yanlış anlama ve Biricik ikilisi, bu fazlasıyla sıkmıştı artık.

"Hazır değiliz. Biraz zaman ver ikimize de. Bir kez daha kaybedersek toparlanamayız."

Söylediğim gayet makuldü. İçimde hâlâ bir öfke vardı tanımlayamadığım ama Biricik'e karşı değildi. Sanki benim yüzümdendi her şey.

Onu hamile bırakırsam ve kaybederse sorumlusu ben olacakmışım gibi hissediyordum. Bu yüzden çocuk mevzusunu şimdilik açılmamak üzere rafa kaldırmıştım.

Biricik bileğini bir anlık boşluğumdan yararlanıp kurtardı ve hapı tek hamlede ağzına atıp gözlerime baka baka yuttu.

Bana hissettirdiği şey, kötü bir adam olduğumdu. Kötü müydü sahiden yaptığım? Ya da ikimizi düşünmek suç muydu?

Suçsa cezam neyse çekecektim. En azından bir cana daha sebep olmamıza izin vermeyecektim.

***

Continue Reading

You'll Also Like

27.6K 1.8K 30
Onlar Seyit ve Burcu, onlar aşık ama bir o kadar da kırık kalplerin sahipleri.
Maskeli Bir Gece. By Miel.

Mystery / Thriller

2.6K 57 3
-Bütün gece maskesi suratında dolaşan bir kadın. -Yüzünü kendisinden başka kimsenin göremediği bir bayan. -Kahverengi ve maşalı saçlarıyla girdi mask...
555K 28.9K 69
O gece Barlas Korkmaz, evinin önüne bırakılan pusetten habersiz bir şekilde önemli bir ihaleyi kazanmanın yorgunluğuyla arabasına binmiş ve evinin y...
4.2K 481 25
-Çeviri- * * * * * Komşusunun çatısında Voldemort doğrudan ona bakıyordu. Mücadele eden genç Muggle elinde olmasaydı komik olurdu. Voldemort alaycı...