77. BÖLÜM

82.7K 4.1K 133
                                    

Sıraya koymuştuk. Bir o kırılıyordu, bir ben. Ve şu an sıra bendeydi.

Odaya girip yastığa başımı gömdüm. Nefesim kesilip
ölme ihtimalim yüzde kaçtı?

Kapının açılma sesiyle kıpırdamadan yatmaya devam ettim.

Artık boğulabilirim, sorun yok.

Yatağın yanındaki kıpırdanmaya dönüp bakmadım, hatta ölü gibi yatış pozisyonumu da bozmadım, durumu önemsemeyip uyumaya çalıştım. Uyku gözlerime girmek üzereyken belimde hissettiğim elden kaçmaya çalışacak hâlim bile yoktu.

Yorgun bedenimi uyku ele geçirdi ve uykuya daldım.

Sabah uyandığımda ise hayal meyal hatırladığım dün geceki sarılma meselesinin canlı şahidi oldum. Kalkmak için ellerini üzerimden ittim ilk önce ama elleri gidince yerine ayakları geldi.

Böyle en az bir saate yakın cebelleştim. Sonunda pes ettiğimde uyuduğu için sabit duran ifadesinde gözlerimi gezdirdim.

Bu kadar kıpırdanmaya uyanmadıysa kesin uyanmazdı.

Ellerimden biri boşta olduğu için yüzüne götürüp parmağımla hatlarını çizmeye başladım. Kaşlarından başlayıp çenesine uğradım ve son olarak dudak çerçevesinde bitirdim çizimimi.

Yüzümdeki gülümseme gözünü aniden açan Hakkı'yla son buldu. Uyumuyor muydu bu?

"Dudağımda ne işi var elinin?"

Sanki sapıkmışım gibi konuşmuştu. Yüzündeki sırıtış büyürken debelenmeye başladım ama beni bırakmadı.

Yüzündeki gülümsemeyle gevşeyecektim ki zor tuttum kendimi.

"Salyan akmış onu siliyordum."

Bulduğum yalanla anında kılıf uydurup sunmuştum.

Bundan rahatsız olan Hakkı yüzünü ekşitti. Beni bırakıp banyoya girdiğinde arkasından keyifle gülümsedim.

Kahvaltı hazırlamak için mutfağa geçtim. Her şey hazır olduğunda ona çok yakışan takım elbisesi ve elinde ceketiyle geldi.

Ceketini sandalyeye asıp konuşmadan yemeğini yemeye başladı. Ben de ona uyum sağladım ve önümde ne varsa ağzıma atıp yemeye koyuldum.

Çok sevdiğim çilek reçelini ekmeğin üstüne sürdüm. Ağzıma götürüp rahat rahat çiğnerken Hakkı bir anda karşımdaki sandalyeden fırlayınca lokmamı hemen yuttum.

Boğazımda kalan lokmayla şaşkınca suratına bakarken yanıma gelip beni ayağa kaldırdı. Kuru kuruya yutkunduğumda nefesi suratıma çarpıyordu. O kadar yakındık ki aramızdan ip bile zor geçerdi.

Eğilip dudağımın kenarına öpücük kondurduğunda donup kaldım. Sendeleyip sandalyeye geri oturacağım sırada

Hakkı yakaladı beni.

"Reçel bulaşmış."

İnsanlık peçete diye bir şey bulmuştu değil mi? Bu hareketiyle mevcut akli dengemi de yerinden oynatmıştı.

Ellerini iki yakama yapışmış şekilde tutuyordu. Yavaşça yakamdaki elleri gevşedi ve göğüslerimin üzerinden tüy gibi bir dokunuşla belime indi.

Başparmağıyla bel oyuntumu okşarken kendimden geçtim ve gözlerimi yumdum. Havalanan bedenimle birlikte hızla daldığımız yatak odasının kapısını zor kapattık.

Beni yere bıraktığında hızla gömleğinin düğmelerini açmaya başladı. Ona ne ara uydum, bilmiyorum fakat ben de soyunmaya başlamıştım.

Karşılıklı soyunurken arada da dudaklarımızı birleştirip duruyorduk. Bu tavırlarımdan utanacağımı bile bile devam ettim. Ve sonunda birlikte olduk.

MAFYA KORUMASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin