PALYAÇO [GAY]

By izmaritkizi0

170K 10.9K 3.8K

Dünya yansa umrunda olmayan, Hayatı laylaylom yaşayan bir çocuk Batı Günay. Hayata gözlerini açtığı andan ber... More

NOT
One
Two
Three
Four
KARAKTERLER
Five
Six
Seven
Eight
Nine
Ten
Eleven
Twelve
Thirteen
Fourteen
Fifteen
Sixteen
Seventeen
Eighteen
Nineteen
Twenty
Twenty one
Twenty two
Twenty three
Twenty four
Twenty five
Twenty six
Twenty seven
Twenty eight
Twenty nine
Thirty
Thirty one
Thirty two
Thirty three
Thirty four
Thirty five
Thirty six
Thirty seven
Thirty eight
Thirty nine
Forty
Forty one
Forty two
Forty three
Forty four
Forty five
Forty six
Forty seven
Forty nine
Fifty
Fifty one
Fifty two
✨💥
Fifty three
Fifty four

Forty eight

1.2K 122 51
By izmaritkizi0

"🍀Her gün birini değil,birini her gün sevmeli insan...🍀"

Yıldızı parlatıverin gari  :*

Bu arada okuma çok düştü
:( Yüreğim ağır yaralı derinden...

____

" Hazır değil mi daha?"

Bilgisayar başındaki gözlüklü çocuk gözlerini ekrandan çekmeden
" Yedi dakika kaldı efendim." dedi Korhan'a.Korhan bakışlarını çocuktan çekip gergince oturan Şahin'e baktı.Şahin oturduğu tekli koltukta dirseklerini dizlerine koymuş öylece önüne bakıyordu.Düşünceli ve endişeliydi.

Ekip gelene kadar Korhan'ın ısrarlarıyla kendi kendine uykuya dalamadığı için uyku ilacı içip biraz uyumuştu.Bir nevi kendini zorla uyutmuştu yani.

Batı yanında yokken, aklı ondayken rahatça uykuya dalamazdı elbette.

Korhan'ın emriyle özel ekip gelmişti ve kullanacakları silahlar özel silahlardı.Şahin ve Korhan da dahil tüm adamlarda bilgisayara bağlı silahlar olacaktı ve bilgisayar başındaki kişi tarafından istenildiği zaman, tek bir tuşla aktif edilebilir veya kapatılabilirdi.

" Efendim silahların kurulumu tamamlandı." İsmi Cenk olan gözlüklü çocuğun konuşmasıyla Şahin kafasını kaldırıp ilk çocuğa daha sonra Korhan'a baktı.

Korhan Şahin'e bir bakış atarak bilgisayardan sorumlu olan çocuğun yanına gitti ve sandalyesinin arka kısmına eline koydu.

" Bir aksilik olmayacak!" dedi uyarır gibi.Gözleri ne yazdığını bile anlamadığı,karmakarışık yazı ve sayıların olduğu bilgisayar ekranındaydı.

"Sorun yok efendim, ben işimde iyiyimdir." dedi Cenk gözlüğünü düzeltirken.

" Peki bu operasyondaki görevin ne?" diye sordu Korhan.Biraz geri çekilip çocuğun yüzüne baktı.

" Siz operasyona başladığınızda bende burada silahlarınızın kontrolünden sorumlu olacağım.Bir aksilik olduğunda anında buradan müdahale edebilmek için." dedi çocuk kendini açıklayarak.

Korhan tek kaşını kaldırdı.
" Bir aksilik çıkmayacak demiştik." dedi çocuğun yüzüne bakarken.

" Benimle ilgili bir aksilikten değil, sizinle ilgili bir aksilikten bahsediyorum." dedi çocuk kendinden emin bir sesle.

" Silahlarda bir aksilik çıkmayacak.
Olur da silahınızı düşürür ya da kaptırırsanız buradan müdahale edeceğim." diye devam etti yanındaki adamın siyah harelerine bakarak.

Korhan'ın kaşları memnun bir şekilde havalandı.Cenk denen bu çocuk fazla genç olmasına rağmen işinde gerçekten iyiydi.Bu Korhan'ı fazlasıyla şaşırtmıştı.

" Kaç yaşındasın Cenk?" diye sordu Korhan.

"26 Efendim." dedi çocuk.

Korhan şaşkınlıkla baktı çocuğa,asla yaşını göstermiyordu.Yaşını göstermemekle beraber yaşından oldukça küçük gözüküyordu.Tabiki bu minyon bir tip olmasından kaynaklı olabilirdi.

Çocuk Korhan'ın şaşırdığını farkettiğinde hafifçe gülümsedi.
" Daha küçük gözüküyorum farkındayım." dedi çekingen bir tutumla.Sonuçta Korhan onun arkadaşı değildi.Mafya babasıydı ve şu anda onun patronuydu.

" En fazla 20." dedi Korhan analiz yapar gibi.Çocuk koskoca mafya babasının arkadaşı gibi oturup onunla yaşını göstermemesiyle ilgili muhabbet ettiğine inanamıyordu.

" Teşekkür ederim." dedi Cenk bunu kendine iltifat olarak aldığı için.Küçük göstermek güzel bir şeydi.

Korhan çocuktan biraz uzaklaşıp ortamdaki kalabalığa döndü.
" Hadi Batı'yı kurtarmaya beyler!"

Şahin'le gözleri buluşunca güven vermek ister gibi baktı karşısındaki yorgun adama...

°°°°

" Benim kankamı kaçırmak ne demek şimdi göstereceğim size şerefsizler."

Batuhan elindeki eşsiz silahı sağa sola çevirirken konuştu.Silahları gördüğü anda kendini yabancı aksiyon filmlerinde gibi hissettiğini söyleyip aşırı gaza gelmişti.

"Sen yinede sakin ol, elinden bir kaza çıkmasın kardeşim." dedi Sezgin yan taraftan alayla.

" Batu dikkatli ol bak." dedi Murat uyarır gibi.
" Gereksiz kahramanlık yapma,hatta yanımdan ayrılma sen en iyisi."

" Mermiye kafa atmaya falan kalkma yani muhterem." dedi Sadık Murat'a katılarak.

" Siz kendinizi düşünün oğlum.Ben çok rahat çok profesyonel olduğum için hepsini haklarım."

Murat sıkıntılı bir nefes verip
"Senin yanından ayrılmayayım ben en iyisi." diye mırıldandı kendi kendine.

Batı'nın bulunduğu deponun önüne gelmişlerdi ve herkes yerini almıştı.

" Ben gidiyorum." Şahin sabırsızca Korhan'a ve adamlara yönelik konuşup elindeki silahıyla eğilerek depoya yaklaşmaya başladı.

Diğer herkeste deponun etrafını saracak şekilde dağıldığında Korhan da Şahin'in peşinden gitti.

Şahin depoya yaklaşırken önüne çıkan Azmi'nin adamıyla durdu.Adamın gözleri ilk Şahin'e sonra elindeki silaha kaydı.

Adam Şahin'in beklemediği bir anda elinde tuttuğu silaha atılınca Şahin yana kayarak hamlesine izin vermedi ve bu sayede adamın arkasında kaldığı için elindeki silahla ensesine vurdu.

Adam tek dizinin üstüne düşüp kafasını tuttu fakat Şahin'in planı bu değildi.Bayıltmak amaçlı vurmuştu.

Adam öfkeli bir yüzle arkasını döner dönmez Şahin'in suratına bir yumruk attı.Şahin yana savrulurken çenesinin acısını umursamadan elindeki silahı aktif hâle getirdi.

Silahı ateşleyemeden karşısındaki adam havada dönerek silaha tekme attı.Silah elinden uçup uzağa giderken Şahin kafasını yana eğerek boynunu kütletti.

Adam seri bir hamleyle Şahin'e yaklaşıp yumruk salladı.Şahin bu yumruğu rahatça savuştururken adamın kolunu sertçe tutup arkasına çevirdi.Adamdan bir inilti koparken arkasında tuttuğu elini tüm gücüyle iterek bıraktı.Adam Şahin'in güçlü itişi yüzünden öne doğru savruldu ve kolunun acısıyla beraber kendini toparlaması zor oldu.

Şahin fırsattan istifade elinden düşürdüğü silahına yürüdü ve yerden aldı.Tüm bunlar sadece dört saniyede gerçekleşmişti.O sırada adam arkasını dönüyordu.

Silahı adama doğrultup hiç beklemeden ateş etti.Silahın ucundaki susturucu sayesinde çok ses çıkmamıştı ama saniyede altı kurşun atan bu silah adamın gövdesinde altı tane deliğe sebep olmuştu.

Adamın kanlar içindeki bedeni yere düşerken, Şahin yerdeki bedenin ayağına bir tekme atıp yoluna devam etti.Saklana saklana gittiği yolda gördüğü her korumayı daha onlar onu farkedemeden kafalarından vurarak etkisiz hale getirmeye başladı.

Ondan uzakta yan taraflarından bir yerden gelen kendi adamlarının da silahlarının sesini duyuyordu.Ayrıca Korhan ve adamları da arka tarafı hallediyordu.

Azmi elbette ki sesleri duymuş olmalıydı ama deponun dışına çıkmıyordu.Şahin ve Korhan'ın içeri girmesini bekliyordu çünkü Batı onun elindeyken kendisine zarar veremeyeceklerini düşünüyordu.

Korhan dikkatli bir şekilde gördüğü adamları vurarak duvar dibinden depoya yaklaştı.Sessiz adımlarla köşeyi döndüğü anda eline vurularak düşürülen silahla dişlerini sıkarak yere düşen silaha baktı.

" Kaldır ellerini."

Korhan adamın yüzüne bakarken bir küfür mırıldanıp yavaşça ellerini kaldırmaya başladı.

" Kimsin sen?" Adamın sorusuna karşı kendisine doğrulttuğu silaha baktı ve tehlikeli bir şekilde gülümsedi.

" Ecelin!" dedi adamın tam gözlerinin içine bakarken.Havaya kaldırdığı ellerini indirdi.

"Hey, kaldır o ellerin-"

Tek bir kurşun sesi yankılandı.
Ve o saniye Korhan'ın ayağının dibine düşen adamın cansız bedeni.

Korhan ne olduğunu anlamak için adamın arkasına baktığında Şahin'i gördü.Özel silahla değil kendi belindeki tabancasıyla adamı kafasının tam arkasından vurmuştu.

" Eyvallah." dedi samimi bir sesle.Şahin'in kendi silahıyla vurması da bu işlerde racondu.Bu Korhan'a değer verdiğini gösteriyordu.Bir nevi 'benim için sıradan biri değilsin' demekti.

" Her zaman."

Korhan gülümsemesini Şahin'e belli etmeyerek eğilip silahını yerden aldı.
İkili yan yana gelerek hafif eğilmiş bir vaziyette dikkatle deponun kapısına  ilerlemeye devam ettiler.O sırada kendi adamlarının da başka adamlarla çatıştıklarını susturucunun izin verdiği kadar duyabiliyorlardı.

İkili hızlı adımlarla deponun önüne geldiler ve kısa bir an birbirlerine baktıktan sonra aynı anda kapıyı açarak içeri girdiler.Hemen gözleriyle etrafı tarayan ikili en sonunda sandalyeye bağlanmış olan çocuğu görmeleriyle biraz daha ona yaklaştılar.Şahin'in gördüğü manzarayla kalbi sızladı.

" Hoşgeldiniz Beyler."

Azmi gram gergin olmayan bir tavırla rahatça Batı'nın yanında ayaktaydı.Deponun içinde sadece tek bir adamın olması Şahin ve Korhan için avantajdı.

Azmi " Umarım o elinizdekileri kullanmak gibi bir hata yapmazsınız." derken gözleri karşısındaki ikilinin üzerinde dolaşıyordu.
" Şimdi onları yavaşça yere bırakın ve ayağınızla bana doğru ittirin."

Korhan ve Şahin elindeki silahları bırakmak için bir hamle yapmadığında Azmi belindeki silahını çıkarıp Batı'nın kafasına dayadı.Batı baygındı ve bu yüzden de hiçbir şeyden haberi yoktu.

" Tamam dur." Şahin panikle konuşup silahını indirdi ama hâlâ elinde tutuyordu.
" Bırakıyoruz tamam."

Şahin silahını bırakmasını söyler gibi Korhan'a baktı.Korhan burnundan sinirli nefesler alırken kenarda duran Azmin'in adamına baktı.

Silahını indirmeden önce adama doğrultup ateş ettiğinde bir saniyede çıkan altı kurşun adam daha ne olduğunu anlamadan bedenine saplandı.Adam çuval gibi yere düşerken Şahin memnuniyetle gülümsedi.

Ama Korhan'ın bu hamlesi Azmi'nin silahını manevra ettirmesini ve Batı'nın kafasına daha da bastırmasını sağlarken Korhan elindeki silahını yere attı ve ayağıyla Azmi'ye ittirdi.Şahin'de aynı şekilde silahını Azmi'ye ittirirken Azmi eğilip iki silahı da yerden aldı.

" Adamımı niye öldürdün şimdi?" diye sordu Korhan'a çokta umrunda olmayan bir sesle.

" Fazlalıktı." dedi Korhan.

" Gereksiz." diye devam ettirdi Şahin.

Azmi bütün gücün kendinde olduğunu düşündüğü için gülümsedi.

Korhan'ın silahını kenara koyarken Şahin'in kullandığı silahı elinde aldı ve Şahin'e baktı.

" Senin silahınla sevgilini öldürsem ne hissedersin Şahin?"

Azmi elindeki özel silahla sandalyenin arkasına geçti ve silahı Batı'nın ensesine bastırdı.

" Seni öldürürüm lan!" Şahin öfkeyle tısladığında Azmi zaferle gülümsedi.

" Seni diri diri yakarım Azmi!
Sen cayır cayır yanarken acı dolu çığlıklarını kimse duyamaz!"

" Ama böyle olmaz." dedi Azmi dalga geçer gibi.
" Uzlaşmacı bir yaklaşım değil bu.Şimdi senin beni sevgilini öldürmemem için ikna etmeye çalışman gerekiyordu."

" O silahı kardeşimin ensesinde tutmaya devam edersen sana öyle şeyler yaparım ki Azmi... Yemin olsun ölmek ancak kurtuluşun olur." dedi Korhan iki adım öne doğru atarak.

Azmi " Şşş yaklaşma Korhan Günay.Sakin." derken hâlâ silahı Batı'nın ensesinde tutmaya devam ediyordu.

" Hep tehdit hep tehdit.İkinizde uzlaşmacı değilsiniz."

" İndir lan o silahı! Bırak Batı'yı." diye bağırdı Şahin öfkeyle.Ona silah doğrulttuğu her saniye öfke bedeninde kol geziyordu.

" Belki suyuma gitseydin sevgilini son defa öpmene izin verebilirdim." dedi Azmi.Sesi bariz bir alay besliyordu.
" Artık cesedini öper koklarsın bol bol."

" Yapma!"

" Dur!"

Ortamda aniden yankılanan 'tık' sesiyle herkes suspus oldu.Azmi hiç düşünmeden tetiğe basmıştı fakat silah ateşlenmemişti.

Şahin'in kalbi son hızda atarken göğüs kafesinden çıkacak gibiydi.Dehşetle karşısındaki manzaraya baktı.

Azmi kaşlarını sonuna kadar çatarak tekrar tetiğe bastı ama silah yine ateşlenmedi.
" Niye çalışmıyor lan bu?"

Korhan dört adımda Azmi'ye yaklaşıp yakasından tuttu ve suratına kafasını geçirdi.O kadar sert vurmuştu ki Azmi cılız birisi olmamasına rağmen sırt üstü düştü ve elindeki silah yana savruldu.

" Seni öldürürüm dememiş miydim lan!" Korhan Azmi'nin üzerine çıkmış, yüzüne ard arda yumruklar atarken bağırıyordu.

Şahin ise direkt Batı'nın yanına koşmuştu.Sandalyede bağlı olan çocuğun kanlar içinde kalmış yüzüne bakıp ellerini ve ayaklarını çözdü.Çıplak üst vücudundaki kemer izlerini gördüğünde dişlerini sıktı.

Palyaçosunun güzel yüzündeki yaraların ve vücudundaki morlukların acısını kendi bedeninde hissediyordu. Korhan'ın öldüresiye dövdüğü adama bakıp okkalı küfürler etti.

" Geldim bebeğim buradayım." Çocuğun yüzünü ellerinin arasına aldı ve patlamış dudağına minik bir öpücük kondurdu.
" Geçti artık yanındayım,güvendesin."

Baygın çocuk öylece gözleri kapalı dururken Şahin bir nefes verdi ve Azmi'yi dövmekten haşat eden adama baktı.

" Korhan..?" diye seslendiğinde adam bir yumruk daha atacakken durdu ve kafasını Şahin'e çevirdi.
" Sen Batı'yı arabaya götürür müsün?"

Azmi elleri kan içinde kalmış bir şekilde, dayaktan bayılma kıvamına gelmiş adamın üzerinden kalktı.
" Sen ne yapacaksın?"

Şahin " Benim küçük bir işim var." derken ateş saçan gözlerle yerde sızlanan Azmi'ye baktı.Bakışları tehlikeyi çağrıştırıyordu.

Korhan az buçuk ne yapacağını kestirebiliyordu.Ve eğer Azmi ölecekse bunu yapmak Şahin'in hakkı olduğunu düşünüyordu.Bu yüzden itiraz etmeden kafasını salladı ve kardeşine doğru yürüdü.Kanlar içindeki çocuğu yüreği acıyarak dikkatlice kucağına aldı.Şahin onlar dış kapıdan çıkana kadar peşlerinden baktı ve ardından ölümü andıran koyu kahveleriyle Azmi'nin tepesine dikildi.

" Ş-Şahin-" Azmi ağzındaki kanları tükürürken konuşmakta bile zorlanıyordu.

Şahin yerdeki adama doğru eğildi.
"Şimdi sana ne yapacağım biliyor musun Azmi?"

" Yapma- Şahin- dinle-" Azmi öksürüklerinin arasından kesik kesik konuşmaya çalışırken Şahin doğruldu.

Koyu kahveler en sert haliyle yerdeki adamın üzerindeydi.
" Sana söylediğim gibi, seni burada diri diri yakacağım!"

Azmi duyduklarıyla adeta korkudan titrerken Şahin'in kararlı ve net sesiyle yerden kalkmaya çalıştı.

Şahin yerden kalkmaya çalışan adamın suratına bir tekme atıp tekrar olduğu yere yığılmasını sağladı.

" Ve yine sana söylediğim gibi." diye devam etti Şahin karanlık cümlelerine.
" Sen cayır cayır yanarken sesini kimse duyamayacak!"

" Şahin nolur- affet- yapma-" Konuşmak için oldukça çaba sarf eden adamın çabası boşunaydı.Şahin tarafından hükmü çoktan verilmişti.

Ölüm.

" Ne istersen- yaparım- beni öldürme-"

" Zafer!" Şahin yerdeki adamın yakarışlarını,merhamet dilenmelerini umursamadı.Şahin bilmiyordu ama Batı'sına işkence ederken yalvar,merhamet dilen diye bağıran adam şuan kendisi Şahin'den merhamet diliyordu.Şahin farkında olmadan adamın Batı'ya yaşattıklarını o da adama yaşatıyordu.

Zafer depoya girdiği gibi nefretle bakan gözleri Azmi'yi buldu.
" Buyur patron!"

" Bana benzin ve dört tane de el bombası getir Zafer!"

Zafer'in kaşları havalanırken Şahin'in yapacağı şeyi anlamıştı.
" Hemen patron."

Az sonra Zafer elindekilerle depoya girdi.Şahin bombaları ve benzini Zafer'den alırken yüzüne baktı.

" Herkes arabalara gitsin Zafer,geliyorum az sonra bende." dedi. Bombanın etkisinden kurtarıp uzaklaştırmaktı amacı.

" Tamamdır patron."

" Herkes iyi mi?" diye sordu, kafası o kadar doluydu ki aklına şimdi geliyordu.

" İyi patron merak etme.Batuhan'ın kolunu, Timur'unda bacağını sıyırmış kurşun ama ciddi değil."

" Doktora söyle baksın." dedi Şahin.Şahin için yanında çalışan adamları önemliydi.Elinden geldiğince zarar görmelerini engelleri hep.

" Arabada Batı'nın yanındalar patron, doktor bakıyor."

Şahin kafasını salladı.Zafer bir baş selamı verip depodan çıkarken Şahin elindeki bombanın bir tanesini deponun dört köşesinden birine koydu.Diğer üçünü de diğer üç köşeye yerleştirdi.

Yerde yatan Azmi'nin yanına gelip elindeki benzin bidonunun kapağını açtı ve benzini etrafına dökerek bir halka oluşturdu.

O halkadan başlayarak benzini döke döke köşelere koyduğu bombalara kadar bir çizgi oluşturdu.Dört bomba için dört çizgi oluşturduktan sonra bidonun içinde kalan benzini de Azmi'nin üzerine dökmeye başladı.

" Yapma- Nolur- "

Azmi'nin Saçı,yüzü, kıyafetleri tamamen benzin olurken,Şahin biten bidonu yere fırlattı.

" Ölmeden cehennemi yaşatacağım sana!" Şahin'in korkutucu sesi Azmi'nin kulaklarını tırmalıyordu.
" Burada tek başına kül olana kadar acı içinde kıvranacaksın."

" Yalvarırım- bağışla- "

Şahin bir seri katili andıran duygusuzluğuyla yere döktüğü el bombalarına giden benzinin ucunu tutuşturdu.

Azmi'nin etrafındaki dört alev de yavaş yavaş yanarak bombalara doğru ilerlerken Şahin yerde yarı baygın yatan adama nefretle bakıp
" Cehenneme git adi şerefsiz." dedi ve deponun çıkışına ilerledi.

Yirmi metre kadar yürüyüp buraya geldikleri arabaların yanına geldi.Arabanın dışındakiler merakla Şahin'e bakarken Şahin Batı'nın muayenesinin yapıldığı aracın yanına ilerledi ve arabanın camından içeriye baktı.

Batı'nın vücudu sargı beziyle sarılmış, yüzündeki yaralara pansuman yapılıp küçük yara bantları yapıştırılmıştı ve hâlâ baygındı.Doktor da yanındaydı.

Şahin rahatsızca bir nefes alıp verdikten sonra bakışlarını masum masum uyuyan sevgilisinden çekti.

" Naptın?" Korhan Şahin'in koluna dokunup kendini farketmesini sağladı.

" İzle ve gör." dedi Şahin bakışları uzakta kalan depodayken.

Herkes anında Şahin gibi depoyu seyretmeye başladı.
Yaklaşık iki buçuk dakika kadar depoyu seyrettiler.

Batuhan arabanın içindeyken kafasını camdan çıkarmıştı.
" E hani bişi olmad-"

Tam o anda izledikleri depo büyük bir gürültüyle havaya uçtuğunda Şahin'in dudağı kıvrıldı.

" Hassiktir!" Batuhan beklemediği anda gerçekleşen patlamayla korktuğu için başını cama vurmuştu.

" Ya Batu!" diye kızdı Murat hemen yan koltuğundayken.
" Yaralısın dikkatli olsana biraz!"

Batuhan acıyan kafasını camdan içeri soktu.Eliyle kafasını ovmak istediği için elini kaldırdı fakat yine unutarak yaralı kolunu havaya kaldırdı.

" Ah!" Acıyan kolunu kaldırdığı gibi geri indirdi.

" Getir kafanı." Murat Batuhan'ın dibine kadar girip elini kaldırdı ve çarptığı yeri okşamaya başladı.

Batuhan Murat'a melül melül bakarken,Murat neden sürekli dikkatsiz davrandığını sorup söyleniyordu.

" İçim rahatladı Şahin yalan yok." Korhan Şahin'in yanına gelip ellerini pantolonunun cebine soktu.Bakışları alev alev yanan depodaydı.

Kardeşine yaptıklarından sonra az bileydi.Batı'nın ne kadar canı yanmıştı, o şerefsiz ne kadar canını yakmıştı kim bilir.

" Benimde." dedi Şahin kısık bir sesle.

İkili uzun süre sessizce yanan depoyu seyrettiler.

Şahin farkında olmasa da Batı'nın yapmak istediği şeyi yapmıştı.

Çünkü Batı Azmi'ye
" Şimdi seni ve buradaki dokuz adamı da etkisiz hale getirip,burayı da ateşe verip arkama bile bakmadan gitmem yok mu." demişti.

Ne dokuz adam kalmıştı, ne Azmi ne de depo.

Tıpkı Batı'nın dediği gibi Şahin depoyu ateşe verip arkasına bile bakmadan gitmişti.

Sevgilisinin intikamını fazlasıyla almıştı.

Almışlardı.

Korhan Günay, Şahin Bozdağ ve ekibi...





Bölüm Sonu.

Okullar açıldı, üniversiteler de açılacak bir daha ne zaman görüşebiliriz bilmiyorum.Yinede takipte kalın siz canlar.

Sağlıcakla kalın 👋💕✍️

Continue Reading

You'll Also Like

22.6K 1.2K 15
Dora mahalle abisine nah çeker... [Texting+Düzyazı]
92.6K 3.3K 18
Adam senelerdir yalnız ve sessiz. Sakin bir sahil ve henüz kıyılarına yaklaşan olmamış. Kadın ise senelerdir dışlanmış ve korkmuş. Kırık bir cam gibi...
23K 1.5K 18
salladığı numara bir mafya liderine denk gelirse ve bu mafya lideri onu bırakmak istemezse...
182K 12.8K 22
"Bu bir emirdir binbaşı! Sen ve Şüheda yarın akşam eve geliyorsunuz!" Eğer samimiyetimiz olsaydı şurada kahkaha atmaktan bayılırdım. Ama samimiyetimi...