Forty five

1.4K 117 73
                                    

Geç geldim ama geldimmm.Ve bence güzel bir bölümle geldim.Kitabı unutmuşum djdjdjk.O yüzden size hak veriyorum.

Vallahi popomu kaşıyacak vaktim yok he, zar zor yazılan bir bölüm bu da.

"🍀Eliyle ittiğini kalbiyle çok arar insan...🍀"

_____

Boynumda hissettigim ılık,düzenli nefesle gözlerim titreyerek açıldı.
Bir kaç saniye nerede olduğumu idrak etmeye çalışırken dün gece aklıma gelince otelde odada olduğumuzu hatırladım.

Şahin yüzünü boynuma gömmüş,burnu boynuma hafifçe değerken mışıl mışıl uyuyordu.Bir kolunu da üzerimden geçirmiş belimi sarmıştı.Benim yüzüm de ona dönükken bir bacağımı bacaklarının arasına sokmuştum.

Oda da klima olmasına rağmen bir bütün olmuş gibi birbirimize sarıldığımızdan vücudumun hafifçe terlediğini farkettim.

Şahin'in uyuyan yüzüne bakıp gülümsedim.Kaşları hafiften çatıktı.Dalgalı koyu kahve saçları dağılmıştı.Gözüm orta kalınlıktaki dudaklarına ve tam sus çizgisinin ortasındaki minik benine kaydı.Bir iç geçirdim.

Bu adam çok yakışıklıydı vallahi.. billahi.. tillahi.

Gözlerim çıplak vücudunda bir gezintiye çıktı.Kumral tenindeki apaçık belli olan kaslarıyla ilk defa görüyormuş gibi yutkundum.Ne kadar bakarsam bakayım bu görüntüye asla doyamayacaktım sanırım.

Biraz daha devam edersem adamı uykusunda taciz edip üzerine atlayacaktım.Kendimle büyük bir savaş verdim ve zorlukla da olsa savaşı kazanıp duş almak için kollarından yavaşça çıktım.

Üzerimdeki Şahin'in beyaz tişörtünü ve altımdaki boxer'ımı çıkardım.Kendimi serin suyun altına attım ve saçımı,vücudumu iyice ıslattım.

Saçımı iki kere şampuanlayıp vücudumu da duş jeliyle yıkadıktan sonra durulandım.Aynaya bakıp yanda duran küçük havluyla saçlarımın nemini aldım ve elimle karıştırıp dağınık bir görüntü verdim.

Belime gri bir havlu sararak banyodan çıktım.Odaya girdiğimde Şahin'de uyanmıştı ve yataktan kalkıyordu.Beni görünce gözlerini kıstı.

" Günaydın." dediğinde gözleri bedenimde geziniyordu arsızca.Onunla barışmış olmama rağmen hemen yüz vermeyi düşünmüyordum.Hemen kudurmasındı.

" Günaydın." dedim yüzüne bakmadan ve dolaba ilerledim.

" Yüzüme baksaydın bari." dedi hoşnutsuz bir sesle.Gülmemek için yanaklarımın iç kısmını ısırdım.Dolaptan giyeceğim kıyafetleri çıkardım ve onun yanına yatağın üzerine koydum.

Ayaklandı.Bir adım atıp bana biraz yaklaştığında yüzüne baktım.

" Hâlâ barışmadık mı?" diye sordu koyu kahveleri tam gözlerimdeyken.
" Dün aramızdaki buzları erittik sanıyordum."

" Barıştık." dedim bende ona bakarak.
" Barıştık da hemen yüz verdik diye astarını isteme." diye devam ettim.Ama sesim küçük bir çocuğa 'eğ o kaka kaka' diyen biri gibi çıkmıştı.Ciddiye alınacak bir ses değildi.

Dudağı kıvrıldı "İstemem." dedi ve dilini alt dudağında kaydırdı.
" Peki öpebiliyor muyuz?"

Şapşal adam ya.Kendimi tutamayıp gülümsedim.

Aramızdaki mesafe çok azdı ve ben hâlâ belimdeki havluyla duruyordum.
Tam gülümsediğim anda uzanıp dudağını dudağımın üzerine kapattı.

Beklemediğim için iki elim havaya kalkarken dudağıma sıkıca kapanmış dudaklarıyla gözlerim kapandı.

Bir elini çıplak omuzumdan kollarıma,oradan da parmaklarını sürterek belime getirdiğinde alt dudağımı emerek dişleriyle çekiştirdi.

PALYAÇO  [GAY] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin