PALYAÇO [GAY]

Par izmaritkizi0

169K 10.9K 3.8K

Dünya yansa umrunda olmayan, Hayatı laylaylom yaşayan bir çocuk Batı Günay. Hayata gözlerini açtığı andan ber... Plus

NOT
One
Two
Three
Four
KARAKTERLER
Five
Six
Seven
Eight
Nine
Ten
Eleven
Twelve
Thirteen
Fourteen
Fifteen
Sixteen
Seventeen
Eighteen
Nineteen
Twenty
Twenty one
Twenty two
Twenty three
Twenty four
Twenty five
Twenty six
Twenty seven
Twenty eight
Twenty nine
Thirty
Thirty one
Thirty two
Thirty three
Thirty four
Thirty five
Thirty six
Thirty seven
Thirty eight
Thirty nine
Forty
Forty one
Forty two
Forty three
Forty four
Forty five
Forty six
Forty eight
Forty nine
Fifty
Fifty one
Fifty two
✨💥
Fifty three
Fifty four

Forty seven

1.1K 118 45
Par izmaritkizi0

"🍀Senin gibi birini benim gibi sevmen dileğiyle...🍀"

Yıldızı bi güzel parlatalım aşklar :)

Çok bekletmemek adına biraz kısa oldu bölüm.

____

YAZARDAN

" Bulduk abi."

İçeriye giren adamla Şahin ile Korhan karşılıklı oturdukları tekli koltuktan hızla kalktılar.

Korhan'ın adamı elindeki Batı'nın esir tutulduğu deponun yerinin yazılı olduğu kağıdı Korhan'a uzattı.

Şahin'le Korhan birkaç saniye bakıştıktan sonra gözleriyle anlaşmışlar gibi salondan çıktılar.

Şahin, Korhan'ın telefon numarasını bulunca hemen aramış ve durumu anlatmıştı.Korhan'da ne yapabileceklerini konuşmak için Şahin'i evine davet etmişti.

Korhan Batı'nın kaçırılmasını Şahin'e göre daha sakin ve olgun karşılamıştı.
Delirip, esip gürlemenin kimseye faydası yoktu.

Şahin bitkin ve yorgundu.Doğru düzgün uyumamıştı.İki saatlik uykuyla duruyordu sadece.Batı yanında değilken uyuması zaten mümkün değildi.

İkili bahçeye çıktığında ikisinin adamları da gelecek olan emri beklercesine dizilmişlerdi.

Korhan " Batı'nın yerini bulduk." dediğinde karşısındaki adamların yüzündeki anlık rahatlamayı farketti.

" Fakat asıl zor iş şimdi başlıyor.Kusursuz bir operasyonla kardeşimi kurtarmamız gerekiyor."

" Bunun için hepinizden işbirliği bekliyorum." diye devam etti Şahin.Yan bir şekilde Korhan'a baktı.

Korhan'ın adamları destek için hazırdı zaten.Korhan'da bakışlarını Şahin'e çevirdi.

"Elimizden geleni yapmaya hazırız." Korhan'ın adamlarından biri yüksek sesle bağırdığında diğerleri silahlarını çıkarıp havaya kaldırdılar.

Şahin adamlara bakarken gözlerini kıstı.Korhan'ın adamları silahlarını havaya tutarken hepsinin gözleri Şahindeydi. Aynı anda hepsi havaya bir el ateş ettiğinde Şahin'in dudağı kıvrıldı.

Bu...Seninleyiz demekti.

Kafasını Korhan'a çevirdiğinde onunda gülümsediğini gördü.
İster istemez içinden 'belkide sandığım gibi gıcık bir adam değildir' diye geçirmeden edemedi.

" Beni tanısan seversin aslında." Korhan'ın önüne bakarak konuşmasıyla Şahin düşüncelerinden sıyrıldı.

Korhan'ın bakışları da Şahin'e döndü.
" Çokta kötü bir adam değilim bence." dedi gülümseyerek.

Şahin " Mafyayız diye illa kötü mü oluyoruz.Değiliz tabi." dedi.Gülmemek için sesini ifadesiz çıkarmaya çalıştı.

Daha sonra rahatsızca derin bir nefes aldı. " Plan yapalım." dedi.
Palyaçosu ondan uzaktayken,ne halde bilmezken gülümsemek bile onu rahatsız ediyordu.Huzurlu değildi,rahat değildi.

" Ekibi aradım geliyorlar yoldalar." dedi Korhan, rahatlatmak ister gibi yumuşakça konuştu.
" Merak etme sağ salim kurtaracağız Batı'yı."

Şahin'in gözlerinde bariz bir minnet vardı.Korhan bunu onun gözlerinde görmüştü.Bir abi şefkatiyle Gülümsedi.Şahin de onun gözünde Batı gibiydi.Önemliydi,değerliydi.

O an Şahin'in aklına Korhan'ın başına silah dayadığı gün gelince gözlerini kaçırdı.Ne diyeceğini bilmediği için dudaklarından tek bir kelime çıktı.

" İnşallah."

°°°°

"Ben yanlış mı görüyorum yoksa elindeki bir kırbaç mı?"

Batı, Azmi denen adamın elinde tuttuğu siyah uzun kırbaca bakarak gözlerini kocaman açtı.

Azmi tehlikeli bir şekilde gülümsedi.
" Doğru görüyorsun.Senden istediğim şeyi yapar,Şahin'in özel dosyalarını bana getirmeyi kabul edersen bu işkenceye katlanmak zorunda kalmazsın."

Elindeki kırbacı havada sallayarak boşlukta tok bir ses çıkmasını sağladı.
" Yok olmaz diyorsan, bu güzel kırbaçla vücudunda izler çıkarmak benim hoşuma gider.Bakıp bakıp beni hatırlarsın."

" Aşkım umarım bu kırbaç fantazisi bana davrandığın gibi nazik olmaz." Tuğkan kenarda oturduğu sandalyede bacak bacak üstüne atarken konuştu.
Ardından Batı'ya döndü.
" Kırbaç fantazisi var da.Seks yaparken sıkça kullandığımız bir araç." dedi açıklar gibi.

Batı iğrenir gibi suratına baktı.
" Bunu bilmem gerekmiyordu amına koyayım."

" Yok bebeğim öyle değil." dedi Azmi Tuğkan'a yandan bir bakış atıp.
" Sana kıyamıyorum."

Bakışları sandalyede bağlı olan çocuğa kaydı.
"Ama buna kıyarım.Hemde öyle bir kıyarım ki." derken sesi korkutucuydu.
" Çığlıkları hoş bir melodi gibi gelir kulağıma."

Batı duyduklarıyla sertçe yutkundu ama korkusunu onlara belli etmeye niyeti yoktu.Yüz mimiklerini ifadesiz tutmaya çalıştı.

"Aşkımsın." Tuğkan memnuniyetle sevgilisine havadan öpücük atarak sandalyede daha da yayıldı.

Batı ikiliye gözlerini devirerek kendi içinden kusan emoji işaretini yaptı.
Hayatı tehlikedeydi ama yinede Batı'lığını yapıyordu.

Çünkü o Palyaçoydu.

Batı'nın elleri sert bir iple oturduğu sandalyenin arkasında bağlıydı,ayakları ise yerde birbirine sıkıca bağlıydı.

Azmi elindeki kırbacı havaya kaldırıp boşluğa vurdu.Çıkan sesle Batı'yı korkutmak ister gibiydi.Batı ise korktuğunu belli etmeyerek gözlerini cesurca adama dikmişti.

" Üzerini çıkarın." Azmi kenarda duran adamına yönelik konuştuğunda,adam hızla Batı'nın yanına adımladı ve üzerindeki tişörtü ayı gibi elleriyle yırtarak çıkardı.

" Üç yüz altmış lira vermiştim ben o tişörte eşşekoğlu eşek." diye bağırdı çocuk.Üzerinden yırtılarak çıkarılan tişörtle üst tarafı tamamen çıplak kalmıştı.

Cümlesi biter bitmez tenine inen kemer darbesiyle nefesi kursağında kaldı.Acıyla gözlerini kapatıp çığlık atmamak için dudaklarını ısırdı.Acı dolu çığlıklarını adamın duyup zevk almasını istemiyordu.

" Önce o ağzını toplayacaksın." Adam bir kemer darbesi daha indirdi çocuğun göğsüne.
" Yoksa seni burada paramparça ederim."

" Yok ya." dedi çocuk gevşekçe.Canı çok yanıyordu ama belli etmemekte kararlıydı.

Omuzuna inen bir kemer darbesiyle daha dişlerini sıktı ve derin derin nefesler aldı.

" Bağır lan!" Azmi çocuğun acı dolu bağırtısını duymak istercesine tüm gücüyle vuruyordu kemeri.
" Yapma diye yalvar!"

Batı kahkahalarla gülmeye başladı.Sinir boşalması yaşadığı ve canı yandığı içindi bu gülüşü.

" Tamam." dedi gülmesi biraz azalırken.
" Az gel, çok önemli bir şey söyleyeceğim sana."

Azmi afalladığı için kaşlarını çattı.
" Teklifimi kabul mu ettin yoksa?" diye sordu.

Çocuk tüm acısına rağmen sırıtarak kafasını onaylar gibi salladı.

" İki kemerle nasıl yola geldin ama.Senin gibi bir çocuktan da fazlası beklenemezdi." dedi küçümser gibi.

Azmi yüzünü çocuğa doğru eğdi.
" Evet, ne diyeceksin?" diye sordu sabırsızca.

" Biraz daha yaklaş, kulağına söyleyeceğim." dedi çocuk.

Azmi nedenini anlamasa da dedigini yapıp kulağını çocuğa yaklaştırdı.

Batı adamın kulağına yaklaşıp
" Eşşekoğlu eşek." dedi ve kulaklarını ısırdı.

" LAN!" Azmi'den sinirli bir bağırtı koparken kulağını çocuktan kurtarmaya çalıştı.Batı koparmak ister gibi adamın kulağını sertçe ısırıp çekiştirdi.

Azmi can havliyle elini havaya kaldırıp yumruk yaptı ve çocuğun kafasına vurdu.Batı canının acısıyla ağzındaki kulağı bıraktı.

Azmi kulağını tutarak acıyla doğruldu ve elindeki kana baktı.Kulağı kanamıştı ve diş izleri olduğuna emindi.

Öfkeyle elinin tersiyle çocuğun yüzüne büyük bir tokat attığında çocuk sandalyeyle beraber yere düştü.

" Ah!" Yan bir şekilde elleri ayakları bağlı şekilde kaburgasının üzerine düşen çocuk acıyla inledi.

" Öldün oğlum sen!" diye tısladı Azmi.
" Geberteceğim seni!" 

Batı'nın saçlarından tutup sandalyeyle beraber yerden doğrulttuğunda çocuk acıdan dişlerini sıktı.

Azmi kenarda duran adamına bir kafa işareti yaptığında adam Batı'nın sandalyesinin arkasına geçti.

Azmi tüm gücüyle çocuğun çenesine bir yumruk attı.Batı sandalyeyle beraber tekrar düşecek gibi olduğunda arkasındaki adam sandalyeyi tutarak olduğu yere sabitledi.

Azmi yumruklarını peş peşe,tüm sinirini atmak ister gibi çocuğun yüzüne geçirirken, Batı tüm kemikleri kırılmış gibi hissediyordu.

Batı gözleri acıdan yaşlanmış bir şekilde gözlerini kapattı.Yüzü gözü kan içinde kalmıştı fakat ağzını açıp adama tek kelime etmiyordu.Vurma diyebilirdi,yapma diyebilirdi.

Adamın istediği de buydu.Batı'nın yalvarıp merhamet dilemesi.
Ama bu zevki ona yaşatacağına ölmeyi yeğlerdi.

Batı nefesini zor aldığını farkettti.Nefesi kursağından geçmiyordu sanki.Bayılacak gibi hissediyordu.Tüm kemikleri sızlıyordu.

" Merhamet dilen lan!" Azmi çocuğun yanına gelip saçlarını geriye doğru çekerek bağırdı.

Batı'nın çenesi havalanırken saç diplerindeki acı dayanılmazdı.Yüzünü buruşturdu ve gözlerini açmadı.

" Seni bağışlamam için yalvar!"

Batı gözlerini zorlukla aralayıp yüzü tam yüzünün önünde olan adama baktı.

Büyük bir öfkeyle adamın suratına tükürdü.Adamın gözleri kapanırken deli gibi gülerek doğruldu.Yüzündeki kanlı tükürüğü elinin tersiyle silerken kafayı yemiş gibi karşısındaki çocuğa bakıyordu.

" Sana yalvarıp af dileyeceğime ölürüm daha iyi şerefsiz,piç kurusu!"

" O zaman son duânı et öksüz piç." Azmi çocuğu anne babasızlığından vururken Batı dişlerini sıktı. O piç falan değildi...

Azmi belinden silahını çıkardığında Batı'nın öfkeli gözleri adamdan ayrılmıyordu.Burnundan çenesine doğru kan akıyor,oradan da yere damlıyordu.Yüzü kan içindeydi ve kendi kanının kokusundan midesi bulanmaya başlamıştı.

" SIK LAN!" diye bağırdı Batı öfkeyle.
" Sıkmazsan adam değilsin!"

Batı korkak bir çocuk değildi,aksine fazlaca cesur ve yürekli bir gençti.Sokakta yetişmiş çocuklar genelde böyle olurdu.Onlar ölümle veya başka bir şeylerle korkutulamazlardı.Bu yaşa gelene kadar ölüme kafa tutardı o çocuklar.Her gün sokakta yaşadıkları şeyler ölümden beterdi zaten.

Azmi çocuğun üç dört adım ilerisinde dururken silahı çocuğun alnının hizasında havaya kaldırdı ve nişanladı.

Batı'nın elaları Azmi'deyken arkasındaki adam da kenara çekilmişti.

" Son kez soruyorum kabul mü?" Azmi silahı her an ateşleyecek gibi parmağı tetikte bekliyordu.

Batı çatık kaşlarıyla cevap vermeden öylece adama baktı.Hayır dediği anda sıkacak gibi duruyordu.

Aniden tepelerindeki sönük yanan beyaz ampul patladığında deponun içi karanlığa büründü.

Silah sesi falan gelmemişti.Deponun içinde göz gözü görmüyordu.

" Git bir fener getir!" Azmi içerideki adamına yönelik konuştu.
" Bana denk gelir bu aksilikler de hep amına koyayım!"

Batı dışarıya çıkan adım seslerini duyuyordu.Adam dış kapıyı açtığında gün ışığı içeriye sızdı ve karanlık olan depoyu biraz olsun aydınlattı.

Tam o anda dışarıdan silah sesleri gelmeye başladığında Azmi ne olduğunu anlamadığı için gergince etrafına bakındı.Batı'ya doğrulttuğu silahı indirirken
"N'oluyor lan?" dedi sinirle.

Daha sonra bakışları çocuğu buldu.
Hızla Batı'nın yanına geldi ve elindeki silahın kabzasını çocuğun kafasına geçirdi.

Batı'nın bilinci kapanırken bağlı olduğu sandalyede kafası öne doğru düştü.

Bilinci tamamen kapanmadan önce ise Azmi'nin sesini duydu.

" Gel Bakalım Şahin.Bu saatten sonra sevgilinin ancak ölüsünü alırsın!"







Bölüm Sonu.

Diğer bölüm Şahin'le Korhan'ın operasyon bölümü olur büyük ihtimalle.Bakalım bu ikili Batı'yı kurtarabilecek mi?

Benim işime belli olmaz.Ters köşeler benden sorulur ayıktiriyim fkdkdkdk

👋✍️💖




Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

64.3K 5.2K 49
"Bak Arat... İyisin, hoşsun, şu dünyadaki herkesi alabilecek geniş bir kalbin var ama bu dünya o dünya değil kardeşim. Anlıyor musun? Kimsenin kimsey...
131K 6.5K 37
Hayatta kalmaya çalışan bir Melih ve onun zorbası Arda. Keyifli okumalar dilerim ;) 11.01.23 _ ?
298K 15.1K 33
Eski sevgilisine içinde kalanları sövmek için yazan Yaren numarayı yanlış yazıp dünyanın en önemli iş insanlarından birine denk gelirse ne olur... Si...
2.1M 71.6K 46
"Bana kendi isteğinle geliceksin " dedi boğuk bir ses tonuyla. Dilini damağına vurduğunda kulaklarıma doğru sıcak nefesini üfledi. "Ve sana söz veriy...