Son Sözüm (Tamamlandı)

Bởi selind20

130K 5.8K 272

Seni Sevdiğimi Düşündükçe Ölmeyi Diliyorum Tanrıdan... Her Seferinde Kalbim Başka Bir İsyan Çıkarıyor... Elim... Xem Thêm

SS-1 ''YENİ ÇOCUK''
SS-2 ''İHANET''
SS-3 ''DEPREM''
SS-4 ''HAVUZ''
SS-5 ''YİĞİT''
SS-6 ''DOĞUM GÜNÜ''
SS-7 ''ÖZEL''
SS-8 ''TANIŞMA''
SS-9 ''YEMEK''
SS-10 ''KABUS''
SS-12 ''HAYVANAT BAHÇESİ''
SS-13 ''GİTME.''
SS-14 ''YALNIZLIK.''
SS-15 ''TEYZE''
SS-16 ''SENİ ÖZLEDİM.''
SS-17 ''YİNE Mİ BIRAKIYORSUN BENİ?''
SS-18 ''HAYAL''
SS-19 ''YABANCI''
SS-20 ''SENİ SEVİYORUM HAYAL ÖRGE!''
SS-21 ''BİZİ KİMSE AYIRAMAZ''
SS-22 ''SÜRTÜK''
SS-23 ''YAKIŞIKLIM''
SS-24 ''EVLENME TEKLİFİ''
SS-25 ''MELİS''
SS-26 ''ÖZLEM''
SS-27 ''KUZEN''
SS-28 ''OYUN''
SS-29 ''TEMİZLİK"
Duyuruu!!!
SS-30 ''MEKTUP''
SS-31 "KARDEŞ"
SS-32 ''ANNE''
SS-33 "RÜZGAR"
SS-34 "BENİ HATIRLA"
FİNAL
İMKANSIZIN ŞARKISI

SS-11 ''ÇOCUK AÇLIKTAN BAYILDI ANNE''

2.7K 152 5
Bởi selind20

İyi okumalar. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum ;)
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Vazgeçebiliyorsan güçlüsün, özür dileyebiliyorsan erdemli. Yüzüstü yere düşüyorsan insansın, düştüğün yerden kalkabiliyorsan başarılı...

Ben suffle yapıcaktım. Berk'te birşeyler düşünüyordu. 'Fikir versem mi acaba?' Diye düşündüm. Bence veriyim ne de olsa yapamaz. "Aşkım sen bence puding yap." 'Puding mi?! Delimisin kızım o senin vazgeçilmezinz'. Aha yaparsa ben bittim. "Güzel fikir ama bence çikolatalı bir kek yapmayı planlıyordum."dedi. Aha yine vazgeçilmezlerimden bir tanesi. Siktir. Yapmaya başladı. "Ya Berk sen onu nasıl yapıcan ki?"diye sordum. "Çok basit. Annem yaparken izlemiştim ve senin vazgeçilmezlerinden olduğunu annenden biliyorum. Hergün evde bir çikolatalı kek bulunurmuş."dedi. Aha şimdi bittim.Ah anne ah. Niye söylüyorsun ki şimdi. Küçük kek browni paketlerini aldım. Berk'e göz ucuyla baktığımda yumurtaları kırmaya çalışıyordu. Sırıttım ve işimi yapmaya devam ettim. Masadan un almam lazımdı.

 Arkamı hızlıca döndüm. Döndüğüm an Berk ile çarpıştık ve yere düştük. Ben Berk'in üzerine düşmüştüm. Gözlerinin içine yarım dakika baktım. Yüzümün domatese döndüğünden emindim. Hemen kalktım ve üzerimi düzelttim. "Amma ağırmışsın güzelim sen ya. Kilonu söylesene?"diye sordu. 'Salakmısın?'der gibi bir bakış attım. "Kadınların kilosu sorulmaz."dedim sinirli bir şekilde. "Hadi aşkım ya bari 3. rakamını söyle."dedi.

Arkamı dönüp Berk'e baktım sırıyıyordu. Elimde de çikolatalı sos vardı. Çikolatalı sosu aldım ve Berk'in kafasından aşağı döktüm. Berk şok olmuştu. Saçları hep yapış yapış olmuştu. E ne yapıyım. Kızdırmasaydı. 'Senden korkulur kızım.'dedi iç sesim. "Güzelim sadece şakaydı."dedi. "Valla şaka maka bilmem. 3. Rakamı nedir ya? Berk böyle şaka olurmu?"diye sordum. Kahkaha atmaya başladı. "Senden korkulur. Ben banyoya girip geliyorum."dedi ve mutfağı terk etti.Bende mutfağı temizleye başladım.İşimi hallettikten sonra elimi yıkadım.Tam o sırada telefonum çalmaya başladı.Koşa koşa yukarı çıktım.Arayan annemdi.Ben çıktığımda da kapatmıştı.Ben odadan çıkarken Berk içeri girdi.Beline havluyu sarmıştı.Hemen gözlerimi kapattım.Yüzümün kızardığına emindim.Berk çok yüksek sesle gülüyordu.

''Ya berk iki dakika tekrar banyoya girsene.Nolur.''dedim.Birden elimi yüzümden çekip öptü.''Benden utanmana gerek yok güzelim.''dedi ve sırıttı.Daha sonra dudağını dudağıma yapıştırdı.O sırada telefonum çalmaya başladı.Berk sessizce küfür mırıldandı ve dolabı açıp kıyafet çıkardı.Bende hemen telefonumu açıp salona indim.''Efendim anne.''dedim.''Nasıl gidiyor.''diye sordu.''Güzel gidiyor.Anne pardon ama bu saatte aramanın nedeni ne?''diye sordum.Cidden saat gecenin 2 siydi.''Yan evdeki çocuk aradı.Sizi mutfakta bişeyler yaparken görmüş.Bana da haber verdi.''dedi ve Berk salona geldi.''O çocuk bizimi gözlüyormuş?''diye sordum.

Berk bana 'ne oldu?' Gibi bir bakış attı. Elimle 1 dakika işareti yapıp annemi dinlemeye başladım. "Yok kızım. Ben demiştim bak bakalım ne yapıyolar diye . Çocukta baktı işte. Bana bak çocuğu aç bırakmıyosundur inşallah. Bide ders çalışın sürekli."dedi. "Anne çocuk açlıktan bayıldı."dedim alayla ve gözlerimi devirdim. "Kızım benimle dalga geçme. Sadece sordum." Dedi. "Merak etme anne. Fazlasıyla yiyor. Hem ben sevgilimi aç bırakıcak değilim.Hadi size iyi eğlenceler." Dedim. Berk de ne konuştuğumuzu anlamış olucak ki sırıttı."Peki tamam sağol." Dedi ve kapattı. Beni sormadan Berk'i sordu. Kıskanmalımıydım? Yoksa bunlara alışmayı mı?

Ne de olsa annemlerle yeni kaynaşmaya başlamıştım. Babam bana hala soğuktu. Sıcaktı da aslında ama annem kadar değil. Hiç bilmediğim bir sebepten benim ile yakınlaştılar. Tabiki şüpheleniyordum. Acaba sırf ben üniversite sınavına girmez üzere olduğum için moral vermek amacıyla mı yakınlaşmışlardı? Eğer böyle bir durum varsa bu evi terk ederdim. Kimseye de acımazdım. Ya da Berk ile yurtdışına giderdik. Düşüncelerimi bölen Berk oldu. "Güzelim düşüncelere daldın iyimisin?"diye sordu.

Hafifçe başımı salladım. "Sanırım banyoya girip uyuycağım. Uykun varmı?" Diye sordum. "evet. O zaman sen gir ben yataktayım"dedi. Odama gidip pijama ve iç çamaşırlarımı aldım. Sonra banyoya girdim ve sıcak suyu açtım. Sıcak su iliklerime kadar işlerken yine o konuyu düşündüm. Birden sıcak su soğudu. Bende çığlık attım. "Berk!!"dedim. Kapıyı açtı ama beni görmedi göremez zaten. "Bu niye soğudu. Su mu açtn?" Dedim. "Evet güzelim. Özür dilerim."dedi ve çıktı. Son bir kez suyun altına girdim. Sonra kurulanıp saçımı kurutmak için kurutma makinesini aramaya başladım. Olamaz. Aşağıda kaldı. Banyodan sessizce çıktım ve salona indim. Berk biri ile konuşuyordu. Bu saatte kim olabilirdi ki. ,

Onu takmayarak masanın üstünde duran kurutma makinesini alıp odama geri çıktım.Saçımı kurutmaya başladım.O sırada Berk elimden kurutma makinesini aldı ve kendisi kurutmaya başladı.Nazik dokunuşlarıyla saçlarımı kuruturken bile çok tatlıydı.O benim saçlarımı kuruturken bende telefondan Facebook'a bakmaya karar verdim.Açar açmaz Gökçe aklıma geldi.Hemen onun profiline girdim.Uzun zamandır girmiyordu herhalde.

Ama Gökçe sosyal medya delisidir.'Girmemesinin mutlaka bir nedeni vardır'dedi iç sesim.'Galiba haklısın diye karşılık verdim.'Berk saçımı kurutmayı bitirmişti.Şimdi acıtmayarak tarıyordu.Taraması bitince onun önüne geçtim ve dudağının kenarına minik bir öpücük koydum.Sırıttı.Herzamanki gibi.Yatağa girdim.Ayrıca çok üşüyordum.Berk bana sarıldı bende yine kafamı göğsüne koydum.Huzurlu bir uyku istiyordum.Kabus görmek değil.''Seni seviyorum.''dedi sessizce.Deli gibi gülümsedim.''Seni seviyorum''dedim bende.Kabus görmemeyi dileyerek uykuya daldım.

--------------------------------------------------------------------------------------

Hayatınızın her gününü sanki bir dağa tırmanıyormuşsunuz gibi yaşayın. Arada bir zirveye göz ucuyla bakın ki, hedefiniz daima aklınızda olsun; ama yalnızca zirveye odaklanıp, varılan her yeni noktanın farklı ve güzel manzarasını da kaçırmayınız.

Benim hedefim Berk ile mutlu bir hayatımın olmasıydı.Onu kaybetmemek için herbir boku yapabilirdim.Öl deseler ölürdüm.O derece aşığım.İlk defa aşık olmadım. Önceden Yiğit'e de olmuştum.Ama o gittikten sonra bir şey öğrendim.Her insana güven olmaz.O günden beri kimseye aşık olmamıştım ta ki Berk hayatıma girene kadar.Berk hayatıma girdikten sonra hayattan zevk almaya başladım.Sanki o girince hayatıma şans da onunla birlikte girmiş gibi oldu.Berk benim şansım.O hayatıma girince annemler bana sıcak davranmaya başladı.Artık herşeyim tamdı.Bena aşık olan bir erkek ve beni seven bir ailem.Başka ne isteyebilrdim ki.

Sabah telefonumun sesiyle uyandım.Bir uyku bile çektirmiyolar.Telefonum çalmaya devam ediyordu.Berk'i uyandırmadan yataktan kalktım ve aşağı indim.Salondaki telefonumu açtım.''Alo.''dedim uykulu ses tonumla.''İyi günler.Türktelokam'dan arıyorduk. ---- paketimizi denemişmiydiniz.Denemeseydiniz hem-''derken telefonu kapadım .Çok sinirlenmiştim.Sabahın köründe aranır mı insan ya?! ''Lanet olsun.Madem arıycaksınız sabahın köründe aramayın''diye bağırdım.Sanırım sabahları fazla huysuz oluyorum.Bir de uykumu alamayınca sinir patlaması yaşıyorum.

Sİnirimi azaltmak için mutfağa gidip kahvaltı hazırlamaya başladım.O kadar bağırmama rağmen Berk neden uyanmadı hala merak ediyorum.Kahvaltılıkları çıkarıp masaya koydum.Yumurtaları da pişirmeye başladım.Berk mutfağa girdi.Benim de gözüm kararmaya başlıyordu.Nedensiz bir şekilde başım dönmeye başladı.Berk koşa koşa yanıma geldi.''Hayal.İyimisin?''dedi.Mutfak tezgahından destek alıp ayakta durmaya çalıştım.Ayaklarım daha fazla dayanamadı ve yere yığıldım.Son hatırladığım ise Berk'in kucağında evden çıktığımız dı.

BERK'TEN

Hayal'in bağırışlarıyla uyandım.Ne olmuştu ki.Üstümü giyindim.Aşağı inicekken aile doktorumuz aradı.Çok stres yapmamamı ve bolca dinlenmemi istedi.Sanırım hastalığımı tetikleyecek şeylerdi bunlar.Hayal'e ne zaman ölümcül bir hastalığımın olduğunu söyliycem bilemiyorum.Söylersem yıkılırdı.Hemen aşağı indim Hayal kahvaltı hazırlıyordu.Sonra sıkıca gözlerini kapattı ve tezgahtan yardım alarak ayakta durmaya çalıştı.

Hemen yanına koştum ve ''Hayal iyimisin?''diye sordum.Bir anda yere düştü.Gözümden bir tane yaş düştü.İlk defa ağlıyordum sanırım.Hayal'i kucağıma aldım.''İyi olucaksın güzelim.''diye mırıldandım ve arabaya bindirdim.Hızlıca en yakın hastaneye sürdüm. Hayal'in yüzü sararmıştı elleri de buz gibiydi. Kucağıma aldım ve alnını öptüm. Hızlıca acilde bir sedyeye yatırdılar. Bende hastalığımın durumunu öğrenmek için doktoruma gittim.
"Merhaba Akif Bey." dedim.uzun boylu esmer bir doktordu. Ailem de ölümcül bir hastalığımın olduğunu bilmiyorlardı. Sanırım onlarda yurtdışına gidip tedavi olduktan sonra öğreniceklerdi. Hayal'in benim hastalığım yanında bana destek olmasını çok istiyordum. Ama onu yurtdışına götüremezdim. Üniversite sınavına da az kalmışken. Onu burda asla yalnız bırakmak istemiyorum şahsen. "Merhaba Berk Bey. Hastalığınızın durumunu öğrenmek için geldiniz sanırım."dedi doktor. Evet anlamında kafamı salladım. "Hastalığınız gün geçtikçe kötüleşiyor. Ne zaman yurtdışına gitmeyi planlıyorsunuz?"diye sordu. Hiç bir zaman desem. Olmuycak çünkü buna izin vermez. "Bu hafta içerisinde. Biliyorsunuz bir sevgilim var. Onu yalnız bırakmak hiç istemiyorum. Ama başka çarem yok." Dedim. Anlıyorum bakışı attı ve takvime baktı. "Bugün günlerden pazartesi. Imm Çarşamba günü için uçak bileti alsak sizin için soru olurmu?" Dedi. Ne yani. Sevgilimle sadece 1 gün mü geçirçektim. "Olur. O zamna görüşürüz. Saati haber verirsiniz." Dedim. "Görüşürüz Berk Bey."dedi. Hayal'i, hayatımın anlamını bırakıp gitmek çok zor olucaktı. Ama iyileşip mutlaka onunla evlenicektim.
Hemen onun yattığı odaya gittim. Bir melek gibi uyuyordu. İçerideki hemşire sadece tansiyonun düştüğü için bayıldığını korkulacak bir şey olmadığını söyledi. Yatağın yanındaki koltuğa oturdum ve buz olan ellerini tutup ısıtmaya başladım. O bırakılıp gitmeyi haketmiyordu. Prensesimin ben gittikten sonra yıkılcağına emindim. Ama yapıcak bir şey yoktu. Onu uzaktan da sevebilirdim değil mi? Bir günü dolu dolu yaşamak istiyordum. Hatta o yataktan kalktıktan sonra dinlenmiycem derse 2 günümüz dolu dolu geçicekti...
•••••••••••••••••••••••••••

Đọc tiếp

Bạn Cũng Sẽ Thích

Sahra Bởi Ek_Udaas_Dil

Tiểu Thuyết Chung

307K 10.1K 45
İmkansız bir aşkın hikayesi..
1.5M 66K 62
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
1.2M 72.9K 48
Hale, sosyal medyada yazdığı bir yorumun hayatını bu denli değiştireceğini nereden bilebilirdi ki.
2.8K 279 24
Buz gibi bir sesle "Sen ne yaptığını sanıyorsun." diye sordu. Ürkütücü sesi dalga dalga kulaklarını bulduğunda gözlerindeki yaşlarda can buldu ve ya...