L

23 4 1
                                    

Gürkan, Hande'ye bakıp "abimler çağırıyor. Gelmek ister misin? Doktorlar arasında beni yalnız bırakma. Lütfen" dedi.

Hande kırmızı ışığın sarı ışığa döndüğünü görünce "Gürkan yeşil" dedi. Gürcan ile pek fazla denk gelmek istemiyordu. Çünkü Gürcan'ın lafları fazla ağır geliyordu Hande'ye.

" ben eve geçsem?" Dedi Hande.Kendini biraz o deftere takılmamış gibi göstermek istemiyordu.

"Tamam, ısrar etmeyeyim. Sen istemiyorsan ben de sonradan tekrar gitmem artık" dedi Gürkan sola dönerken. "Ama önce gidip bendeki ceketini verelim olur mu?" Diye sordu.

"Tamam" dedi Hande. Hava bozmuş ve bulutlanmıştı. İyi ki erkenden çıkmışız diye düşündü Hande uyanması zor gelse de.

Gürkan güneş gözlüğünü çıkartıp Hande'ye uzatırken park yerine giriyorlardı.

"Burası mı?" Dedi Hande. İlk defa geliyordu bu taraflara. Biraz İzmir'deki İnciraltı'na benzetmişti burayı. Yolun her iki yanı çınar ağaçları ve dut ağaçlarıyla kaplıydı. Ve orman denilemeyecek kadar düz arazi ağaçlarla bezenmişti. Sağ taraf ise balık restoranlarının arasından gözüktüğü kadarıyla denizdi.
Kasvetli gelmişti burası da. Ve şehir merkezine daha uzak,köhne bir yer gibiydi.

"Evet canım" dedi Gürkan arabayı park ederken. İkisi aşağıya indiler. "Sen ver de gel" diyince Hande, "en azından selam ver. Isırmazlar" dedi Gürkan.

"Gerek var mı?" Dedi Hande.

"Hadi Hande. Alışman gerekiyor insanlarla tanışmaya " dedi Gürkan belinden tutup hafifçe yönlendirdi onu.

"Of" dedi Hande. Geriliyordu işte. Onca insan arasında ne konuşacağını ne diyeceğini bilmiyordu.

Gürkan bunun üzerine telefonunu çıkartıp Gürcan'ı aradı.
"Abi kapıya çıkar mısın?" Diye sordu telefon açılınca.

"Abi, Hande var yanımda. Gelmeyelim" dedi. Hande yanına çağırdığını anlamıştı bunun üzerine.
"Kim var, kim var?" Dedi Gürkan gülerek. "O zaman geliyorum tanışmaya. Sen gel ceketini al da tekrar uğrarım Hande'yi bırakıp. Serin oldu çok"
Hande bu konuşmadan da acaba Gürcan'ın sevgilisi var da onunla mı tanışacak diye düşündü. Merak içinde "kimle tanışmaya gideceksin?" Diye sordu.

"Abimin hoşuna giden bir kız var da, yeni yeni flörtleşiyorlar. Diğer arkadaşlarıyla tanıştım ama o kızla tanışma fırsatım olmamıştı." Dedi Gürkan.

Hande, Gürcan'ın oldukça iğneleyici lafları olduğunu bildiği için ona kim katlanır diye düşündü anlık. Ve kızı açıkçası çok merak etti. Doktor muydu acaba? Keşke bir selam vermeyi kabul etseydim diye düşünürken kalmayı istediğini fark etti. Ama Gürcan kapıdan çıkıp otoparka doğru geliyordu restorana ait.

"Acıktım ben ya" dedi Hande belki bir ihtimal kalabilme şansı olur diye.

"Acıktın mı? Ne çabuk?" Dedi.

"Ben de anlamadım ki" dedi Hande. Tabelayı gösterip "her yerde balık restoranı var. Kokulardan karnım acıktı" dedi.

"Merhaba" dedi Gürcan onlara yaklaşırken.

"Selam. Al bakalım" dedi Gürkan bagajı açıp.

"Siz neden gelmiyorsunuz ki? Oturur bir şeyler içerdik. Dört kişiyiz biz de. Acil çağırdılar hastaneden, gitti herkes. " dedi Gürcan.

"Israr ediyorum" diye devam etti Gürcan. Hande kalmak için başka bahane bulamıyordu. Tek temennisi şuan Gürkan'ın Hande'ye bakıp fikrini sormasıydı.

"Ama ben Hande'ye ısrar etmek istemiyorum" dedi Gürkan.

"Aslında burda bir şeyler yiyebiliriz" dedi anlık cesaret ile Hande.

ARDINDAKİ AŞKWhere stories live. Discover now