army-l2121 canım çok teşekkür ederim ♥️♥️♥️♥️
Biasımız mafyadır. Bizi kaçırıp işkence edip bizimle evleniyor. Biz ilk gecemizde ondan kaçıyoruz. Tepkisi ;
Kai: Bu ormanlık alanda daha fazla kaçamayacağın için geri döneceğini biliyordur. Ve seni
Kris: Adamlarına seni yakalamaları için peşine takardı... Ve seni bulup getirdiklerin de "Ah! Seni aptal kız nereye kaçabileceğini sandın? Derdi. Ve adamlarını evden yolladıktan sonra seninle zorla birlikte olurdu..
Yeol: Seni saklandığın yerden bulurdu. Ve" Benden artık korkmana gerek yok! Biliyorum sana daha öncelerden kötü davranmamalıydım! Ama sen hayatıma girdikten sonra kendime çeki düzen verdim. Ve sen şimdi beni bırakırsan ben yine eski halimden daha kötü birine dönüşebilirim! Lütfen benimle gel ve herşeye yeniden başlayalım derdi ve dudak dudağa gelirdiniz...
Minseok: Adamları ve köpekleriyle birlikte karanlık ormanın içinde deli gibi seni ararlardı. Ve sen kurtların ulumasıyla irkilip ayağın dala takılır ve yere kapaklanırsın. Ve çıtırtıyı duyan Minseok sana doğru gelmektedir. Ve sen toparlanıp ayağa kalkar ve kaçmaya devam ederken karşına çıkan Minseok ile çarpışırsın ve onunla karşılaştığın için şükür edersin. Ve ona sımsıkı sarılarak "Çok korktum!" der. Ve daha da sıkıca sarılırsın. Ve O da kafanı severek "Biliyorum bebeğim! Şşşt artık geçti ben geldim! Kurtlara yem olmadan artık evimize dönsek iyi olacak! Derdi. Ve seni kucaklar ve evin yolunu tutardınız...
Lay: Seni bulurdu ve" Kaçmana gerek yoktu! Söyleseydin ben seni götürürdüm! Sesini yükselterek "Senin için ne kadar endişelendim ya başına birşey gelseydi ben sensiz ne yapardım! Derdi. Ve sen ondan etkilenir. Ve dudaklarına yapışırdın....
Luhan: Adamlarına bağırarak" Başına birşey gelmeden onu bulup getirin bana! Ha! Aksi takdirde onu bulmadan geri dönerseniz hepinizi gebertirim derdi. Ve Eline şampanyasını alıp pencere başında senin dönmeni beklerdi. Ve seni getirdiklerini görünce sana doğru koşardı. Ve seni kendine doğru çekip sıkıca sarılırdı. Ve "Çok şükür iyisin! Beni çok korkuttun" derdi. Ve sende kafan öne eğik bir şekilde "Yani bana kızmadın mı?" diye sorardın. Ve eliyle çeneni tutup kafanı kaldırırak gözlerinin içine bakar ve " Ne kızması canım? Sen bulundun geri geldin ya! Benim için hiçbir şey önemli değil" derdi. Ve dudak dudağa gelirdiniz.
Baek : Adamlarına bağırıp çağırarak "Ölü ya da diri onu bana bulun getirin hemen! Derdi. Ve seni bulduklarında yatak odasına bırakmalarını söylerdi. Ve adamları yolladıktan sonra yanına çıkıp gelerek" Sen ne yaptığını sanıyorsun? Allahıskına! Ya adamlarım seni bulamayıp başına birşey gelseydi! Bunları hiç mi! Akıl edemedin! Derdi. Ve sen de ona dönüp "Seni sevmiyorum! Beni korkutuyorsun! Ben artık evime gitmek istiyorum! Rahat bırak beni" derdin. Ve Sana sadece tamam derdi. Ve sen bu kadar mı? Derdin. Ve " Sabah adamlarından birine söylerim seni evine bırakırlar" deyip odadan çıkardı. Ve sende peşinden gidip "Başka birşey söylemeyecek misin? Derdin. Ve viskisini yerinden alıp bardağına doldururken" Daha ne söylememi isterdin? "derdi. Ve sende sinirlenip elinde ki viski bardağını kaptığın gibi duvara fırlatıp atarsın ve Baek boş gözlerle sana bakarak bir açıklama yapmanı beklerdi. Ve sen birşey demeden dudaklarına yapışırdın. Ve o gece ilk defa isteyerek onunla sevişirdin!!!
Soo: Adamları seni bulduklarında hırpalarlardı. Ve bunu gören Soo öfkeden deliye dönerdi ve adamlarına dönüp "Çabuk bırakın kızı!" der ve hepsine birer tokat yapıştırıp" Ben size demiyor muyum? Bir kadına dokunulmayacak! " diye derdi. Ve şimdi defolun dedikten sonra sana doğru gelirdi ve" İyi misin!? "derdi. Ve sen kafa sallayarak iyi olduğunu söylerdin. Ve bir süre birbirinize baktıktan sonra boynuna sarılırdın. Ve" Senin yanında kendimi güvende hissediyorum ve hiç korkmuyorum " derdin ve dudak dudağa gelirdiniz.
Chen: Seni bulup eve getirdikten sonra" Gitmek için sabahı bekleyemedin mi? " derdi. Ve sen de ona" Senden nefret ediyorum " derdin. Ve" İyi ozaman sabah olunca defolup gidersin " derdi. Ve odasına çıkıp yatağına ıuzanırdı. Ve sen de arkasından girip odaya girerdin. Ve" bu iş o kadarda kolay değil! " der ve ona bağırırdın. Ve o da sana odadan çıkıp onu rahat bırakmanı söylerdi. Ve seni takmamasına dahada sinirlenir ve yatağa üzerine çıkıp" Seviş benimle " derdsin. Ve sana" Benden nefret eden biriyle bu saatten sonra birlikte olmaya hiç niyetim yok şimdi üzerimden iner misin!? Lütfen derdi. Ve boynu bükük bir vaziyette odadan çıkardın...
Tao: Aptal kız seni! Gecenin bu karanlığında ormanda tek başına nereye gidebileceğini düşündün ki! Derdi. Ve Tam ona tokat atmak için elini kaldırdığın da bileğini kuvvetlice tutup "Bir daha sakın bunu deneme" derdi. Ve bileğini bırakıp adamlarına dönerek " İstediği yere götürün şu gerizekalıyı"! " derdi. Ve yanından çekip giderdi...
Suho: Çığlık çığlığa bağararak geri dönersin. Ve adamlarına elini kaldırıp durumlarını ve sana dokunmamalarını söylerdi. Ve sen koşarak boynuna atlar ve" Çok korktum! Gittiğim için özür dilerim! " derdin. Ve o da sana sımsıkı sarılırdı. Ve"Şşşt tamam geçti. Ben yanındayım! " derdi. Ve dudak dudağa gelirdiniz...
Sehun: Adamlarına seni bulduklarında buraya getirmemelerini ve seni evine bırakmalarını söylerdi. Ve sen kimseyi dinlemez onun yanına giderdin. Ve" Bana bak! Sen kim oluyorsun da benim gideceğim yere karar veriyorsun? " deyip onunla dikleşirdin. Ve" Sen deli misin? İşte sana özgürlüğünü geri veriyorum! Ben vazgeçmeden bir an gitsen iyi olur! "derdi. Ve ona çok sinirlenirsin ve onu kendine doğru çekip yakasına yapışır. Ve" Bana karşı koymassan iyi edersin! " derdin. Ve ateşli bir şekilde dudaklarına yapışıp sevişirdiniz...
