Biasımız yurt dışındayken biz kaçırılıyor. Biasımızı arıyorlar ve yüklü miktarda para (fidye) istiyorlar. Biasımız buna inanmıyor. Ve bizi kaçıranlar bizi öldürüp cesedimizi biasımızın evine bırakıyorlar. Tepkisi;
Kris: Aman Tanrım! Yo yo olamaz bu benim sevgilim olmasın Tanrım diye dua ederdi. Ve senin yanına doğru yavaş adımlarla yaklaşırken şimdi seni daha net görürdü ve onun sen olduğunu görünce yanına diz çöküp ağlardı ve intikamını almak için adamların peşine düşerdi...
Lay: Kısacası kafayı yerdi....
Kai: Yanı başına uzanıp "Onlara inanmadım! Ben onları dolandırıcı sandım! Ama işin gerçek yüzü öyle değilmiş! Affet beni bebeğim! Seni koruyamadım! Der ve cansız bedenine sarılıp ağlardı...
Baek : Evin içinde çığlık atardı ve etrafı darmadağın ettikten sonra yanı başına diz çöküp hıçkıra hıçkıra ağlardı. Ve "Allah benim belamı versin! Ben onları ciddiye almadım! Allah beni ne biliyorsa yapsın! Derdi...
Chen: Hayır diye bağırıp yanına gelir ve elini tutup sıkıca sarılırdı ve benim cennet kokan biricik sevgilim! Ciddiye alıp dediklerini yapmalıydım! Belki şu an hayatta olabilirsin. Hepsi benim yüzümden seni koruyamadım özür dilerim deyip ağlardı...
Luhan: Orospu çocukalrı diye evde bağrınıp dururdu ve omuzlarından tutup seni silkeleyerek sevgilim uyan artık! Aç gözlerini derdi. Ve seni tutup kendi göğsüne bastırarak "Özür dilerim ben seni hiç bir zaman haketmedim" der ve ağlardı...
Yeol: Orospu evlatları bu masum kızdan ne istediniz! Adi pislikler diye bağırınır ve cansız bedeninin yanına diz çöküp ağlardı. Ve o adamların cezasını çekmeleri için tüm hukuki yollara baş vururdu...
Tao: O adamları bulup öldürttürürdü...
Minseok: Allah belanızı versin! Şerefsizler diye bağrınırdı ve yanına diz çöküp ağlardı. Ve dostlarını arayıp o gitti öldü ben onsuz şim ne yapacağım diye feryad figan ağlardı...
Soo: Lanet olası piç kuruları diye bağırırdı ve bebeğim ne olur aç gözlerini birşey söyle diye seni silkelerdi. Ve çaresizce yanı başına oturup ağlardı. Ve bu iş burada bitmedi der ve adamlardan intikamını alırdı...
Subo: Ah yo olamaz hayır! Bunu yapmış olamazlar diye kendi kendine konuşurdu ve o yerde yatanın sen olduğunu görünce yanına koşup diz çökerdi ve kafasını senin bedenine yumup ağlardı. Ve sana yetişemedim! Sana hiç bir zaman iyi bir sevgili olamadım! Bak şimdide ölümüne neden oldum! Sen affetsen bile Tanrı affetmez! Derdi. Ve seni gömdükten sonra kiralık katil tutup o adamları tek tek öldüttürürdü....
Sehun: Aman Tanrım! Derdi. Ve yanına koşarak gelirdi. Ve yanı başına diz çöküp koltuk altlarından tutarak seni çeker ve dizine yatırırdı. Ve saçlarını severek çok ama çok özür dilerim hayatım! Umarım beni affedersin! Derdi ve ağlardı....
