06

4.4K 270 288
                                    

Okan

Metrobüsten iner inmez söylenmeye başladım. "Olum manyak mısın? Herkesin içinde öpmek nedir? Avrupa'da mısın? Homofobik piçlerle bizi uğraştıracaksın sonra."

"Okan."

"Gerçekten normal değilsin sen? Önce alttan dayadın sonra öptün." Bir yandan yürüyüp bir yandan söyleniyordum. Bir adımı arkamdan beni takip ediyordu. Etraf umrumda değildi aslında. Neden söylendiğimi ben de anlamamıştım.

"Okan tamam."

"Sayende birimizin bir çöplükte ölüsünü bulacaklar. Sanki evde öpsen ölürsün."

"Okan! Bir sus ulan sus! Motorun soğusun." Omzumdan tutup beni kendisine çevirdi. Gözlerim gözleri ile buluştu. Bir şey demeyince konuşmaya devam etti. "Sence de fazla abartmadın mı?"

Pişkin pişkin böyle bir soru sorması sinirimi bozmuştu. "Doğru ya. Ben abartıyorum. Sıkış tepiş bir metrobüste bana aletini dayayarak beni herkesin içinde öpen sen değildin."

Dönüp yürümeye devam ettiğimde bir adım sonra beni kolumdan tutarak tekrar durdurdu. Bu sefer karşıma geçti. "Tamam. Özür dilerim. Ama dayanamadım. Çok tatlıydın." Kaşlarını yukarı kaldırarak dudaklarını birbirine bastırdı.

Onun bu sempatik haline tebessüm etmemek için kendimi zor tutuyordum. Dudaklarım yanlara doğru genişledi. "Serseri ya. Neyse yürü hadi. Daha fazla dışarıda kalmayalım. Aniden bir homofobiğin saldırısına uğramayalım." Sırıtarak yüzüme baktıktan sonra dönüp arkamdan geldi.

Kapıya anahtarı takıp daireye girdiğimde birinin evde olup olmadığını anlamak için seslendim. "Harun! Evde misin?"
Cevap gelmedi.

Ayakkabılarımı çıkarıp içeriye aldıktan sonra Kağan'ın da aynısını yapışını izlerken sorduğu soru ile dikkatimi ona verdim. "Harun kim?"

"Ev arkadaşım." diye sorusunu yanıtladım.

Çömeldiği yerden kalkarak ayakkabılarını benim bıraktığım yere attı. Arkasındaki kapıyı elinin tersi ile kapattı. "Demek ev boş." Sırıtarak üstüme doğru gelip aramızdaki mesafeyi kapattı. İstemsizce geri geri gidip sırtımı duvara yasladım. Tek elini beni kapana kıstırır gibi yanımdaki duvara avuç içini açarak yasladı. Gözleri dudaklarımdaydı. Boyu benden biraz uzun olduğu için bana yukarıdan bakıyordu. Gözlerini kapatarak yavaşça dudaklarıma uzanırken kolunun altındaki boşluktan kafamı geçirerek kendimi ablukadan kurtardım. Odama girdim.

Söylenerek peşimden geldi. "Off ya. Ulan bir öpücük alamadık."

Odaya girip kendimi yatağa attım. Başımın ağrısından dolayı tek elimin bileğini alnıma koyup gözlerimi kapattım. Beni izlediğini düşünerek konuştum. "Başım ağrıyor ya."

Yatağa gelip yanımdaki boşluğa oturdu. "Gel başına masaj yapayım."

Gözlerimi açıp yüzüne baktım. "Gerçekten mi?"

"Evet. Hadi kafanı dizime koy." Yerinden kalkıp başımın olduğu tarafa geldi. Başımı eliyle kaldırarak tek bacağını bükerek bir ayağını yataktan aşağıya saldı. Başımı dizine koydu. Şakaklarımı hafifçe ovmaya başladı. Dokunuşları hoşuma gidiyordu. Bir eliyle ara sıra saçımı okşuyordu. "Nasıl? İyi geldi mi?"

"Valla iyi geldi. Saçlarımla oynuyorsun bir de. İyice mest oldum."

"Sever misin saçlarınla oynanmasını?"

"Çok severim." Yüzümde istemsiz bir tebessüm belirdi.

Şakaklarımı ovmayı bitirip alnıma küçük dokunuşlar bırakmaya başladı. "Okan."

"Efendim." Belli belirsiz mırıldandım.

"Böyle duruyorsun ya."

"Eee."

"Örümcek adam gibi dudaklarına yapışasım var."

"O nasıl oluyor?"

"Tersten işte."

"Öpsene."

"Ne?"

"Öpmek istemiyor musun?  Öp o zaman."

Yavaşça eğildi. Kafasını iyice uzatıp dudaklarıma bir buse kondurdu. Çenesi burnuma değmişti. Geri çekilmeden bir buse daha kondurdu. Hızlı hızlı bir kaç öpücükten sonra dizinden başımı kaldırıp onu geriye yaslayarak dudaklarına yapıştım. Ellerimi yanaklarına koydum. O da iki eli ile belimi sardı. Beni kendine bastırdı. Öpüşme derinleşmeye başladı. Dili ile ağzımı zorladı. İkinci seferde ağzımı açıp dilini içeri kabul ettim. Dilimi emmesi ile ağzına bir inilti bıraktım. Belimden tutup beni geriye yatırdı. Dudakları ile boynuma dokunuşlar bıraktı. Ara sıra dudaklarını yanağıma çıkarıp küçük öpücükler bırakıyordu. Tişörtümüm altından elini sokup sol göğsümü avucunun içine aldı. Boynumu emmeye başladı. Tişörtümün eteklerinden tutup yukarı doğru kaldırdı. Dudaklarını göğüs ucuma götürüp onu dişleri ile ezdi. Aldığım zevkten dolayı inledim. İnlediğimi duyunca tekrardan daha sert bir şekilde ısırdı. Öpücükler bırakarak karnıma kadar indi. Kafasını ellerimle tutup onu yukarı kaldırdım. Tekrardan öpüşmeye başladık. Bir bacağım dizim bükük ve ayak tabanım yatağa basacak şekilde  duruyordu. Aradaki kısma kendini bastırdı. Zevk ile inleyerek boynuma gömüldü. Onu belinden tutup çevirerek altıma aldım. Öpme sırası bendeydi. Kendimi bastırarak bir kaç öpücük bıraktıktan sonra geri çekildim. Ayağa kalktım. "Ne içersin? Kahve, çay ya da soğuk bir şeyler."

Ters ters suratıma baktı. "Bok içerim." dedi.  Ayağa kalkıp odadan çıktı. Arkasından seslendim ama cevap vermedi. Dış kapıyı sert bir şekilde çarptı. Neye sinirlendiğini anlamamıştım.

****

Düz yazı oldu bu bölüm. Arada atacağım böyle. Ama geneli text olacak😁

ADAMIM (GAY) (Texting)Where stories live. Discover now