13.BÖLÜM

122 46 2
                                    

"Esna, hadi kalk geldik."

Savaş'ın sesiyle gözlerimi açtığımda arabanın kapısını açmış inmemi bekliyordu.

"Tamam." dedim titreyen sesimle ve arabadan indim. Evin kapısına yöneldim.

Evin kapısına geldiğimde sessizce Savaş'ın gelip kapıyı açmasını bekledim. Savaş arabayı kitleyip geldiğinde kapıyı açtı ve içeri geçtik.

"Sıcak bir duş al, yoksa hastalanırsın." dedi yumuşak bir sesle.

Hiç bir şey söylemeden yukarı merdivenleri çıktım ve benim için hazırlanmış olan odaya girdim. Ve oda bembeyazdı. Bir melek odası gibiydi. Gözüm kitaplığa takıldığında kitaplığa gittim ve elimi kitaplarda gezdirdim. Romeo ve Juliet adını görünce kitabı elime aldım ve ilk sayfasını açtım. 

İlk sayfasında bir küçük not vardı.

Kapı açıldığında hemen kitabı yerine bıraktım.

"İçeriye böyle girme bir daha Savaş!" dedim sinirli bir ses ile.

"Özür dilerim." dedi bana yaklaşarak.

"Git buradan."

"Esna, neden böyle yapıyorsun?"

"Ne yapmışım?" diye sordum titreyen sesimi engellemeye çalışarak.

"Sen iyi misin?" diye elini yüzüme uzattı.

"İyiyim, çek elini!" diye bağırdım yanağımdan akan gözyaşlarımı durdurmaya çalışarak.

"Sen ağlıyorsun." diye fısıldadı üzgün bir ses ile.

Bacaklarım titremeye başladığında ayakta duracak gücüm kalmamıştı. Bayılmamak için yere oturdum ve kendimi zor tutuyordum. Savaş'ta yere çömelip karşıma oturdu.

"Lütfen, ağlama." dedi yumuşak bir ses ile ve elini yanağımdan akan göz yaşını silmek için uzattı.

Gözlerimi kapattım ve içimden gelen her şeyi söylemeye başladım.

"Ben ne yaptım? Arkadaşlarıma haber vermek yerine buraya geldim ardından senin elinden tuttum, gezdik dolaştık ama sen annemin babamın katilisin ben bunu nasıl yaptım? Aptalım! Ben bunu yapmamalıydım!" dedim titreyen ellerim ile Savaş'ın elini tutarak. 

Gözyaşlarımdan hiç bir şey göremiyordum. Mahvolmuştum, yorulmuştum. Acı çekiyordum. Çıkmaz yola girmiştim ve çıkamıyordum. Öyle bir karanlık kuyuya düşmüştüm ki asla çıkamıyordum. En ufak bir ışık bile yoktu bu kuyuda. Ve ben bu kuyudan artık çıkmak istiyordum.

Savaş titreyen elimi tutarak beni kendine çekti ve sarıldı. Kulağıma şu cümleleri fısıldadı.

"Sen Esna Gürsoysun. Buraya geldin, elimi tuttun, seninle varım dedin çünkü neden biliyor musun? Çünkü sen gerçekleri bilmek istiyorsun. Sonu ne olursa olsun gerçekleri öğrenmek istiyorsun. Hayatının gerçeklerini bilmek istiyorsun. Bu yüzden benimlesin. Sana bir şey söyleyeyim mi güzelim?" dedi.

Yüzüme bakmak için sarılmayı bıraktı ve yüzümü avuçlarının içine aldı. Gözleriyle gözlerime güven verircesine baktı.

"Ben annenin ve babanın katili değilim. Gerçek katil ben değilim."

                                                                                                      *****

YAZARDAN

Gözde ile Görkem karakoldan çıktıktan sonra Bartu ve Kayra'nın beklediği yöne doğru gittiler.

SAKAR (Tamamlandı)Where stories live. Discover now