LİTOST (Chanbaek)

15.Bölüm- Respect

Şarkı- Creep by Radiohead (Acoustic cover)🐾

~~~~~

Baekhyun

Yüzümde hissettiğim yumuşak bir şey beni huylandırdığında burnumu kaşıyarak yatağın diğer tarafına dönmüştüm. Tam uykunun o sıcak kollarına kendimi geri bırakacaktım ki aynı yumuşaklığı tekrar hissettiğimde kaşlarımı çatarak gözlerimi aralamaya çalıştım. Tanrım, uyurken bile rahat yoktu.

Tek gözümü açıp o yumuşaklığa bakmaya çalışırken hafif bir kıkırtı duydum. Gelen ses, uykumun kaçmasını sağladığında gözlerimi açmış ve Chanyeol'un ipeksi saçlarını görmüştüm. Gözüme giren saçları ellerime dolayarak kendime doğru çektiğimde Chanyeol'un yüzü yüzüme yaklaşmıştı.

Uykuma veda etmek beni sinirlendirdiği için Chanyeol'un üzerinde nasıl işkenceler yapsam diye düşünüyordum. Kimse beni uykumdan edemezdi. Bu dev olsa bile uyku kutsal bir şeydi ve ben, hava, su ve uykuyla yaşayan bir insandım.

Şaşkın suratına öldürücü bakışlarımı dikerken boğuk sesimle "Ölmek mi istiyorsun, dev?" diye sormuştum. İçimdeki Kyungsoo açığa çıkmıştı. Tek fark, benim kocaman gözlerimin olmamasıydı. Ehehehe...

Chanyeol dudaklarını ısırarak bana bakarken gözlerinin koyulaştığını gördüm. Tanrım, sapık dev bu hareketimle azmış olamazdı değil mi? Tehlikeli bakışlarla bana bakarken "Bebeğim, sen böyle seksi olursan ben kendime nasıl hakim olabilirim ki?" Azmıştı...

Göz devirerek "Bence bir 8 sene daha idare edebilirsin." dediğimde şokla karışık korkulu bakışlarını gözlerime dikti.

"Şaka yapıyorsun değil mi?" diye sahte bir kahkahayla sorduğunda "Tabii ki de şaka yapıyorum, Bay Park~" diyerek kışkırtıcı bir şekilde gülmüştüm. Tanrım, çok şeytandım. Gözlerini kısarak bakarken dudaklarını yavaşça yalamıştı. Bu hali gözüme çok seksi gelirken derince yutkunmuştum. Beni de kendi gibi azdırmaya mı çalışıyordu?

Gözlerinde karanlık bir ifade belirdiğinde "Demek Bay Park, ha?" diyerek sapık bakışlarla üzerime doğru gelmeye başladığında yatakta geriye doğru kaçmaya çalışmıştım ama bu çabam başlığa geldiğimde maalesef son bulmuştu. Yan sırıtma sergileyerek aniden üzerime çıktığında kulağıma eğilerek "Nereye kaçıyorsun, bebeğim?" diye sorduğunda onu üzerimden itmeye çalışıyordum. Sanırım uyuyan devi uyandırmıştım.

Kendini bana bastırarak erkekliğini hissetmemi sağladığında derince yutkundum. Tek bir sözümle sertleşmiş miydi, yani?

"Üzerimde bıraktığın etkiyi görüyor musun, bebeğim? Tek bir lafınla bile beni ne kadar delirttiğini görebiliyor musun? O yüzden benimle oynamamalısın." diyerek nefesini kulağıma vererek kulak mememi ısırdığında içim titremişti. Yutkunarak "Bu kadar azgın olduğunu bilmiyordum." dediğimde gülerek aşık olduğum o ilahi tınısını duymamı sağlamıştı.

"Çünkü bu azgınlığım sadece sana özel. Başkaları önümde çırılçıplak kalıp twerk yapsa bile beni etkilemeyi başaramaz ama sen... çok farklısın, bebeğim. Anlıyorsun değil mi?" diyerek elini yavaşça erkekliğime götürüp sıktığında inlemiştim. "Imh Chanyeol, sanırım bunu yapmamalıyız." diye zorlukla konuştuğumda serseri bir gülüş sunup eliyle orayı son bir kez sıkıp bırakmıştı.

Tam ilişkimizin ilk evresinde bunu yapmamızın ne kadar doğru olduğunu tartışmak için ağzımı açmıştım ki odanın kapısı hızla açıldı.

"Hyung, bak senin için ne yaptım?" diyerek elinde kahvaltı tabağıyla odaya giren Sehun'la put gibi öylece kalmış, bakışlarımızı yüzüne dikmiştik. O da birden durumuzu fark edip bize şokla bakmaya başladığında aramızda Hint dizilerini aratmayacak bir bakışma geçmişti.