MAHİ

14. SÜVEYDA

Perdenin Ardındakiler- Ellerim Seni İstedi

"Olmadığın her dakika ellerim seni istedi."

Süveyda: Kalbin tam ortasında gizli kötülüklerin saklı olduğu siyah nokta.

UYARI: Bölümde cinsel içerikli sahne vardır. Okumak istemeyenleri şimdiden uyarır ve hepinize keyifli okumalar dilerim.♥

●

Kalbin nereye aitse sen oraya aitsindir.

Ve kalbin ait olduğu yeri terk etse de daima orada nefes almaya devam edersin,

Paramparça olarak.

Hayatım olduğu yerden tamamen uzaklaşmaya başladığında bundan iki ay öncesinde, karanlık ve soğuk bir gecenin içinde ilerliyordum. Adımlarım öne doğru olsa da ruhum gitgide geriliyordu, varması gereken yerlere hiçbir zaman varamayan o insan olmuştum. Hayatımın her anında ve her dakikasında 'yine ne olacak' düşüncesiyle yaşamaya devam etmek ve yaptıklarının karşılıklarını alamamak hayatımda daima nefes almaya devam edecek bir canavarın sesiydi ve onu uyuttuğumda yine iki ay öncesine aittim.

Kalbim onun bedeninde, kafesini kırıp geçmek isteyen bir yırtıcı misali hırsla attığında ise yeni bir yıla girdiğimizi ifade eden ışıkların altındaydık. Dudakları sanki ait olması gereken yerde, dudaklarımda filizlenmeye devam ederken havai fişeklerin renkli görüntüsü üzerimize düştükten sonra ayağımızın altındaki çakıl taşları gibi uçurumdan devriliyordu ama biz olduğumuz yerde, bedenlerimiz birbirine geçmiş bir şekilde öylece duruyorduk.

Olması gereken hep buymuş gibi.

Daima öyle olacakmış gibi.

Beni tutuşu hiç bırakmak istemezcesineydi, tüm gücünü üzerime vermiş bir şekilde sertçe arabanın kaputuna çarptırıldığımda dudaklarımın arasından kısık bir inleme dökülmüştü ama bu ne kadar umurundaydı hiçbir fikrim yoktu. Belimde duran eli uzun süre sonra yerleştiği yeri bırakıp derin göğüs dekolteme kaydı, parmakları bir tüy gibi tenimden geçse de yine oraya dönmüştü. İnce uzun parmakları bir süre göğsümün tam ortasında durdu. Kalbimin atışlarını hissettiğine yemin edebilirdim, belki o da onu hissetmek, bilmek, belki de; ben de yarattığı o üstün etkiden emin olmak istiyordu.

"Yıllar hep böyle geçecek," diye fısıldadı ılık bir sesle. Parmakları göğsümün ortasına daha sert basıldı, sanki göğsümün altında atan o kalbi birazdan avuçlayacak ve dibinde durduğumuz uçurumdan aşağıya atacaktı. "Ve ben gözümü çevirdiğim her yerde senin varlığınla karşılaşacağım."

"Yıllar hep böyle geçecek," dediğimde hızla inip kalkan göğsü bedenime daha da yapışmıştı. "Ve ben de gözünü çevirdiğin her yerde beni görebilmen için daima yanında olacağım."

Parmakları göğsümün üstüne geçtiğinde derin bir nefes aldım. Büyük elinin arasında duran göğsüm kaybolmuş gibi dursa da oradaydı, elinin tam altında. Aldığım derin nefesi titrek bir şekilde dudaklarımdan saldığımda bu hareketim onu güldürdü. Artık bendeki etkisini kesinleştirmek için kalbimin atışlarını hissetmesine gerek yoktu çünkü tüm bedenimde onu hissedebiliyordum.

"Mutlu yıllar," dediğinde kapkara gecenin altında parlayan koyu gözlerinin içine baktım. Haresi süveyda gibi, tüm karanlığı ve yasak günahları içinde barındırırken; kalbimin o gözlere ait olduğunu düşündüm.

Cehennemin tüm parçaları oradaydı fakat benim için cennetin ta kendisiydi. Kötüydü ama iyiydi de, Vuslat araflardan varolmuş bir adamdı.