13. Bölüm

4.6K 231 47
                                    

bu bölüm diğerlerine göre biraz daha uzun oldu ve favorim bu bölüm. bence fazlasıyla yakınlaştırdım ^-^
×××

"Kanka tanışma amaçlı parti veriliyormuş. Ona hazırlanıyordum" dedim getirdiğim şeylere bakarak.

Parti olacağını bilsem daha düzgün şeyler koyabilirdim amk.

"Sen şimdi pantalon falan giyersin kesin. Sakın öyle bir mallık yapma. Ben her şeyi düşünüp çantanın içine bir tane elbise atmıştım"

"Oha ciddi misin Laur?"

Ağzım şokla aralanmıştı. Ne ara çantama elbise koymuştu. Hiç fark etmemiştim cidden.

"Evet ciddiyim. Çantanın en diplerine doğru bak"

"Tamam bekle"

Çantayı iyice karıştırdıktan sonra sonunda elbiseyi bulabilmiştim. Kırmızı sırt dekoltesi olan ve muhtemelen dizlerimin bir karış üstüne gelecek bir elbiseydi. Cidden baya güzeldi.

"Aferin lan kedi olalı bir fare yakaladın"

"Eh bana bir iyilik yapıp partide Camila'yı orospu evlatlarından korursun artık"

Dediği şeye kıkırdadım. Camila'yı cidden seviyordu.

"Merak etme Laur o iş bende. Neyse başka bir şey demiyorsan hazırlanacağım artık"

"İyi eğlenceler. Görüşürüz"

"Görüşürüz" diyip telefonu kapattım.

Şu parti işi hiç hoşuma gitmemişti. Ben yemekten sonra yatakta bir o tarafa bir bu tarafa dönüp yatmak istiyordum. Neyse ki Bayan Edwards da bu partiye katılacaktı. En azından bunun için katlanabilirdim.

Üstümdekileri çıkarıp yatağın bir köşesine attım. Lauren'ın benim için koyduğu elbiseyi bin bir zorlukla giyebilmiştim. Hafif bir makyaj yaptıktan sonra saçlarımı açık bıraktım. Dalgalı olduğu için gayet hoş duruyordu. Bence bu parti için gayet ideal olmuştum.

Camila'dan dışarıda beklediklerine dair mesaj gelince onları daha fazla bekletmeyip dışarı çıktım. Niall ve Camila kapının önünde beni bekliyorlardı. Bayan Edwards ise daha gelmemişti.

"Ooo hanımefendi bu gece size eşlik etmeme izin verir misiniz?" dedi Niall elimden tutup dudaklarına götürerek.

"Zevzeklik yapma" dedim kıkırdayarak.

Ben de onları süzdüm. Niall kot pantalon ve üstüne de kot bir gömlek giymişti. Bu hâli bile oldukça yakışıklıydı. Ve çapkınlığını da işin içine katarsak bu gece fazla kız tavlayacaktı.

Camila ise siyah göğüs dekolteli bir elbise giymişti. Elbise dizlerinin üstünde mini denilecek türdendi. Fazlasıyla güzel olmuştu. Lauren'a söz verdiğim gibi orospu çocuklarını uzak tutmaya çalışacaktım. Yoksa bu haliyle onu havada kapacaklardı.

"Benim çantama çaktırmadan Lauren elbise atmış şans eseri şey oldu. Sen neden elbise getirdin yanına?" diye sordum Camila'ya.

"Parti olacağını biliyordum" dedi omuz silkerek.

"Nerden biliyordun?" 

Niall'a gözlerini devirerek cevap verdi.

"İzin kağıdının yanında büyük bir form da vermişlerdi. Okuma zahmetine girseydiniz sizin de haberiniz olurdu"

Ben o kağıdı uçak yapıp Jesy'nin kafasına atmıştım. Hiçte pişman değildim. Neyse ki Lauren bu elbiseyi yanıma koymuştu.

"Ee neyi bekliyoruz biz? Hadi inelim aşağıya" dedi Niall.

"Bayan Edwards'ı bekliyoruz" diye cevap verdim hemen. "Eğer çok istiyorsanız siz aşağı inebilirsiniz"

Bir yandan da Camila'ya kaş göz işareti yapıyordum.

"Berab-"

"Hadi Niallcım aşağısı çok dolmadan oturacak bir yer kapalım biz" dedi Camila Niall'ın koluna girip çekiştirmeye başlayarak.

Bu kızı gittikçe daha çok sevmeye başlıyordum. Bayan Edwards ile yakınlaşmalarımızın çoğunu ona borçluydum.

Aradan 5 dakika geçmesine rağmen hâlâ gelememişti. Daha fazla dayanamayarak odasının önüne gittim. Kapıya birkaç kere tıklattım.

"Bayan Edwards hazır mısınız?"

Birkaç saniye sonra kapı hafifçe aralanmıştı.

"Jade bir sorun var"

"Ne oldu?" diye sordum endişeli bir ifadeyle. Kötü bir şey olmadığını bilsem de kalbim sıkışmıştı.

"Elbisenin fermuarını çekemiyorum. Rica etsem yardımcı olur musun?"

Sesli bir şekilde yutkunmama içimden sövmeye başlamıştım. Ama benim bir suçum yoktu. Bu kadın bugün fazlasıyla sınırlarımı zorluyordu.

Konuşamayınca kafamı sallayarak onayladım. Hafif aralık kapıdan içeri geçtim. Üstüne bordo ve dizlerinin biraz üstünde bir elbise giymişti. Hafif parıltıları vardı elbisenin. Omuzları açıktı ve göğüs dekoltesi adeta 'bana bakmazsan çok pişman olursun' diye bağırıyordu. Gözlerimi oradan çekmek birkaç saniyeden fazla sürmüştü.

Dudaklarına elbiseyle aynı renkte bir ruj sürmüştü. Dudaklarımla o ruju yemek istiyordum. O bu durumdayken bunu yapmaya engel olmak ise çok zordu.

"Ş-şey dönün arkanızı"

Sesimin titremesine en içten küfürlerimi yolluyordum. Kafasını sallayarak arkasını döndü. Bembeyaz sırtıyla karşı karşıyaydım şu an. Midem inanılmaz derecede kasılmıştı ve alt tarafın çoktan sızlamaya başlamıştı. Partiye gitmek yerine bu odada daha güzel şeyler yapabilirdik.

Hayallerime hakim olup ona iyice yaklaştım. Nefes alışverişlerini yakından duymak beni daha da tahrik ediyordu. Elimi fermuarına indirdim. Fermuar kalçasına çok yakın bir yerdeydi ve bu da elimin ister istemez oraya değmesini sağlıyordu. Heyecandan ölmek üzereydim.

Fermuarı tutarak yukarı çekiştirdim. Çekerken özellikle parmaklarımın sırtına değmesine özen gösteriyordum. Kalbimin dört nala doğru gitmesinden sonra sonunda fermuarı çekebilmiştim. Bir kez daha yutkundum.

Arkasından çekildiğimi sanmış olacak ki birden benden tarafa dönmüştü. Boylarımız arasında çok fark olmadığından dolayı şu an yüzlerimiz arasında sadece milim vardı. Dudaklarım nerdeyse dudaklarına değmek üzereydi. Nefes alışverişlerimin sıklaştığını ve kalbimin daha hızlı atmaya başlamasını hissediyordum.

O ise gözleri şokla büyümüş bir şekilde bana bakıyordu. Şaşkınlığından dolayı dudakları aralanmıştı. Bu da ona yakın olan dudaklarıma saniyelik olarak değmesini sağlamıştı. Gözlerimin karardığını ve bayılacakmış gibi hissediyordum. Şu nasıl dudaklarına yapışmadan durduğumu bile bilmiyordum. Sadece birkaç saniyedir bu durumdaydık. Ama bana birkaç saat gibi gelmişti.

Daha fazla dayanamayıp dudaklarına yaklaşacağım sırada o kendisine gelip geri çekilmişti. Bu da dudaklarına yaklaşma işini suya düşürmüştü.

"Pardon Jade. Senin geri çekildiğini sanıp birden döndüm ve yardımın için teşekkürler"

Hızlı hızlı konuştuğundan dolayı nefes alışverişleri düzensizlemiş ve göğüslerinin daha sık inip kalkmasına neden olmuştu. Gözlerim birkaç saniyeliğine dekoltesine kaydı ama hemen kendimi toparlamıştım.

"Şey hazırsanız inelim artık. Diğerleri yer tutmak için aşağı inmişti" dedim her utandığımda yaptığım gibi saçlarımla oynayarak.

Saçlarını eliyle arkaya atıp telefonunu komidinden aldı.

"Hazırım. İnebiliriz"

math teacher | jerrieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin