KAIRA [BNHA]

24-Söz~

Medya: Hayatımda dinlediğim en güzel ve muazzam müziklerden olabilir.♡♡♡

3. Şahıs

Eiji büroya gitti. Her zamanki gibi kahvesini doldurdu ve masasına oturdu. Tomura'nın dosyasını açtı, gereken yerlere imza attı. Forokopileri çekti, bigisayardan dosyanın eksiklerini yazdı. Sonra da bir sayfa dikkatini çekti. Tomura'nın dosyasında Ichika vardı. Eiji gülümsedi. Kızı diye geçiyordu. Sayfayı baştan sona okudu. En altına imza attı ve sayfayı bitirdiği günün saati saatine, günü gününe yazdı. Dosyayı kapattı ve genişçe esnedi. Soğumuş kahvesini içti.

Tsukauchi yanına geldi.
"Dosya bitti mi bakalım?," dedi gülerek.
"Hmm... Hayıır, daha değil" diye yanıt verdi Eiji.
"Bu gün bitmesi gerek, biliyorsun. Tomura yarın sabah nakil olacak. Haa, bu arada bilmen gerek diye düşündüm de, Tomura ve diğerleri sabah altıda değil de sabah 8 de nakil edilecekler. Ertelenmiş." Tsukauchi bunu söylerken gözlerini kısmış ve Eiji'ye dikkatli bakıyordu. Sanki... Ne tepki vereceğini merak ediyormuş gibi...

"Neden ki?,"
"Hazırlıklar bekledikleri gibi gitmemiş de ondan,"
"Tamaam," dedikten sonra devam etti. "Öğle yemeği zamanı, gelecek misin?," dedi Eiji.
"Olur"

Tsukauchi her zaman giydiği açık kahverengi paltosu ve şapkasını giymişti. Eiji de her zaman giydiği siyah pantolon, kravat ve beyaz gömleği ile gelmişti. Yemek yemeye başladılar. Eiji, Tsukauchi'nin hiç anahtar konusunu açmadığını fark etti. Yuttu mu acaba? diye düşünse de sonra vaz geçti. Normal bir şekilde yemek yiyordu. Birşeyler dönüyordu. Acaba amacımı anlamış olabilir miydi? Tomura ve diğerlerini kurtaracğını... Anlamış olabilir mi?

Eiji bunları düşünürken yediği sosisli boğazında kalınca deliler gibi öksürmeye başladı.
"Hey sen iyi misin?," Tsukauchi bunu söylerken bir yandan da masadaki sürahiden, bardağa su dolduruyordu. Doldurduğu bardağı Eiji'ye uzattı. Eiji suyu içtikten sonra derin bir nefes aldı.
"Sağol," dedikten sonra gülmeye başladı.
Tsukauchi de onun bu komik haline gülmeye başladı.:)

Eiji, Ichika'yı okuldan aldıktan sonra yolda yürürken, elinde tuttuğu hediye paketlerine baktı.
"Hediyeler? Günün nasıl geçti bakalım?," diye sordu Eiji.
"Güzel," diye yanıtladı küçük kız.
Eiji bu cevaba şaşırmıştı. Çünkü 'güzel' cevabını... İlk kere almıştı.

Eiji uyuyamamıştı. Ichika'nın uyuyup uyumadığını kontrol etmek için yukarı kata çıktı ama onun da uyumadığını gördü.
"Neden uyumuyorsun tatlım?," dedikten sonra küçük kızına doğru yaklaştı. Ichika uzandığı yatağından oturur pozisyona geçti.
"İçimde kötü bir his var,"
Eiji, Ichika'nın yanına oturdu.
"Neden peki," diye sordu.
"Bilmiyorum ama ne zaman kötü bir şeyler hissetsem... Sonu kötü bitiyor," dedi. "Sana zarar gelmesini istemiyorum," dedi.
"Böyle düşünme tatlım, hayır. Bana birşey olmayacak, nereden çıkardın?"
"Hiç yalan söylemezdin anne ama artık yalan söylüyorsun! İşte bu yüzden endişeleniyorum!"
Eiji sessiz kalmayı tercih etti.
Ichika konuştu,
"Anne,"
"Evet?"
"Babam nerede? Bu soruyu hep kendime sordum ama bana bunun cevabını verebilecek tek kişi sensin,"
Eiji, Ichika'nın gözlerine baktı ve uyumasına sebep oldu. Alnından öptü.
"Çok üzgünüm tatlım,"

Eiji sabah hazırlandı. Bu gün büyük bir gündü. O gün. Anahtarları, şok silahını ve dedektiflik için kullanacağına ant içtiği silahını aldı yanına. Kapıdan tam çıkacaktı ki,
"Anne..." Eiji sesin geldiği yöne baktı.
"Ichika? Uyanmışsın. Saaaat," bunu söylerken kol saatine baktı.
"...saaaat sabah 6 olacak."
"Nereye gidiyorsun?" dedi Ichika. Yeni uyanmıştı ve gözlerini ovalıyordu. Üstünde açık sarı ve yünlü pijamaları vardı. Mavi saçları darmadağındı. Eiji küçük kızının yanına geldi.
"Geri geleceğim tatlım. Iı... Hatta birlikte izlemek istediğin şu korku filmini izleriz. Olur mu?"
"Bu gün Cumartesi anne." Bu gün Ichika'nın okulu yoktu. Küçük kız uykulu uykulu, annesinin beyaz gömleğini çekiştirdi.
"İçimde kötü bir his var anne. İçimden bir ses senin gitmemen gerek diye bağırıyor. Kafamdaki sesler bir daha geri gelmeyecek diye bağırıyor,"
Eiji, Ichika'ya sarıldı ve alnından öptü.
"Geri geleceğim," dedi. "Söz..."