9

4.1K 460 318
                                    

“Ve sonra da kitabının en üst rafta olduğunu gördü. Ben de o klasik sahne diye heyecanlandım ama bilin bakalım ne oldu? Kitabı alacak kadar uzun boyluydu!”

Ağlamaklı bir şekilde sütünü içen Hyunjin’e hepimiz gülerken Chan hyung acıyan yüz ifadesi ile Hyunjin’in omzuna elini koydu.

“Merak etme Jinie belki bir gün çıkarsınız”

“Tabiki çıkacağız, ohoo daha biz evleneceğiz, çocuk sahipleneceğiz de işte, naz yapıyor sevgilim”

“Sevgilin mi var?” Birden arkasından çıkan Seungmin ile Hyunjin öksürmeye başlarken sütü masaya bırakıp yanında ki Seungmin’e döndü.

“Ne sevgilisi? Kimin benim mi? Aaa kimmiş ki? Sen biliyor musun? Ben bilmiyorum şahsen. Sen olabilir misin? Bence sensin yani-“

“Oha Hyunjin bu yürümeyi geçti ışınlanıyorsun oğlum”

Chan gözlerini büyüterek kırmızının en koyu tonuna girmiş Seungmin’i gösterdiğin de Jisung yine ibneliğini konuşturmuştu.

“Ohoo bu ne ki hyung, benim yanım da Yhaa Jisungie sence Seungmin erkek çocuk mu ister kız çocuk mu?” diye şeyler söylüyor. Ha bir de şey demişti. Sevgili olunca Seme olmak istemez değil mi? Yani Ben ve ukelik"

Sesini incelterek hyunjin’in taklidini yapan Jisung’a üçümüz anırarak gülerken diğer ikisi kıpkırmızı olmuş bir şekilde Donakalmışlardı.

“Sussana lan gerizekalı! Olmadı diğerlerini de söyle!”

“Diğerleri mi?!” Jeongin ile şaşırarak sorarken Jisung hemen taklit havasına girmişti.

Seungminie! Aşkım bebeğim! Yok bu çok şey oldu ya, Jisung sence nasıl seslenmeliyim, Bal böcüğüm?”

“sikerim seni JİSUNG sus!”

Hyunjin sinirle Jisung’un üzerine atladığın da ikisi de sandalyeden yere düşmüş ve herkesin bize bakmasına sebep olmuşlardı. Onlar yerde boğuşurken Biz anırarak gülmeye devam ediyordu. Seungmin’e baktığım da koyu kırmızı renginde ki yüzüne rağmen gülümsememek için dudağını ısırıyordu.

“Lan! Götüme dokunma oç!”

Jisung bağırarak Hyunjin’i üstünden itmeye çalışırken Biz daha da gülüyorduk. Sorun şu ki Hyunjin’in iki eli de Jisung’un boğazına sarılı karnına oturuyordu ve asıl dokunan Jisung’tu. Bildiğin iki eli ile Hyunjin’in kalçasını kavramıştı.

“oha sıkıyorsun bir de!”

Hyunjin Jisung’a bağırdığın da Jisung ona öpücük atmıştı. Hyunjin üzerinden indiğin de Jisung derin bir nefes alıp doğruldu ve Seungmin’e baktı.

“Hyunjin’in kalçası tam senlik kardeşim, test edildi onaylandı.”

“Lan!”

Hyunjin yine üzerine atlayacakken Jisung ayağa kalktı ve kaçmaya başladı. O sırada elinde limonata olan bir çocuğa çarpıp üzerine düşünce biz daha da gülmeye başladık. Çünkü limonatanın hepsi Jisung’un yüzüne çarpmıştı.

“Oha bu ne? Neye dokunuyorum ben?”

Hyunjin yerden anırarak kalkarken biz daha da gülmeye başladık. Jisung’un dokunduğu şey hala üzerinde yattığı çocuğun karın kaslarıydı. Çocuk bir şey dedikten sonra onu üzerinden kaldırdı ve bütün herkesin onlara bakmasını takmadan hala gözlerini açamayan Jisung’un kolunu tutup sürükledi.

“Jisung kesin ilkini verecek”

Jeongin’in dediğine Hyunjin gözlerini büyüterek baktı.

“Beni de öyle elleseler ben de azarım yani”

Seungmin kaşlarını çatarak Hyunjin’e bakınca Hyunjin’in bacağına vurup onu uyardım. Olayı anlayıp alayla güldü ve Seungmin’e doğru eğildi.

“Yoksa kıskandın mı sen? “

“Ne alakası var? Neden kıskanayım?”

Hyunjin dudağını büzerek ona daha da yaklaştı.

“Bilmem, neden kıskanıyorsun?”

“B-benim bir işim vardı” Seungmin hızla masadan uzaklaştığın da Hyunjin gülerek arkasından ilerlemişti. Masada sonunda Jeongin ve Chan hyungla kalınca bir süre tuhaf bir sessizlik oluştu.

“Fark ettim de, o ikisi olmadan ortam baya iyiymiş”

Jeongin’in dediğini onaylayarak başımı salladığım da Chan hyung keyifle kahvesini yudumladı.

“Bence  Jisung ve Hyunjin’i evlatlık vermeliyim.”

“Hyung, onların annesi değil-“

“Kes sesini, bir numaralı evladım benim” Chan Jeongin’in yanağını sıkmaya başlayınca başımı iki yana salladım ve kahvemin son yudumunu aldım. Acaba Jisung ve çocuk ne yapmıştı?

Hadi tahmin edin o çocuk kim kfkfkfkkf

Bir sonra ki bölüm üçüncü best shipime özel olacak

The art of fear/Changlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin