İçim kanıyordu. Ne durdurabiliyor ne yavaşlatabiliyordum. Her geçen gün daha çok büyüyordu. Bir şey arıyordum, bana yardımcı olabilecek herhangi bir şey. Belki birini arıyordum. Etrafa bakınıyor, boğuk çığlıklarımın duyulmasını umuyordum. Boğazıma düğümlenen umutlarımı bir köşeye çekiyor, artık sadece nefes almaya çabalıyordum. Elimi göğsüme koyuyor, gözlerimi yavaşça kapatıyordum.
YOU ARE READING
Konuşamıyorum
Teen Fiction| söyleyecek fazla sözüm yoktur, bu yüzden susarım hep. |