.6

190 21 6
                                    

    Elini huşuyla sıktı çünkü ne diyeceğini bilmiyordu. Tokalaşması yumuşaktı ve farklı hissettiriyordu, piyanist olmasından ötürü olduğuna emindi. Parmakları incecikti ve teninde güzel hissettiriyordu.

    Marinette kendini çimdiklemek istedi çünkü bu bir rüya olmalıydı. Adrien Agreste gerçekten onunla konuşuyordu! Zihninde ciyaklıyordu ve konuşmaya kendini o kadar kaptırmıştı ki on ne kadar yaklaştığını fark edememişti. Adrien'ın boğazını temizlemesi üzerine genç kız kıpkırmızı oldu ve özür diledi ama Adrien önemli değil dercesine elini salladı. Çok havalıydı.

    "Böyle dans edebildiğini bilmiyordum. Tanıdığım çoğu balerin sadece modern bale ve tap dansıyla sınırlıyor kendilerini." Bunu derken kravatını çözdü ve cebine tıkıştırdı. Gözlerini bir an için bile içinde deliren Marinette'den ayırmadı.

    "Evet... Şey," diye geveledi ve öncekinden de büyük gülümsedi. "Ben çoğu dansçı gibi değilim." Cevabının üzerine genç piyanist güldü, Marinette bu sesi zihnine kazıyacağı konusunda kendine yemin etti. Müziğinden daha bile melodikti.

    "Dansını çok beğendiğimi söylemek istemiştim." Yanaklarının hafif pembe olduğunu sanıyordu Marinette ama fark etti ışık yüzüne öyle vuruyordu. Omuz silkmeden önce kendini azarladı.

    "Bu hiçbir şeydi." Havalıymış gibi davranmaya çalışıyordu ama kafasının içinde çığlıklar atıyordu bu anı asla unutmayacağına yemin ederek. İdolü ve hoşlandığı çocuk ona iltifat ediyordu. Gerçekten bir hayalin gerçekleşmesiydi bu. Görünüşe bakılırsa şans ondan yanaydı.

    Adrien'ın gülümsemesi titredi. "Sahnedekinden bahsetmiyorum... Şey bu gece de harika dans ettin ama benim kast ettiğim seçmelerdekiydi. Çok güzel dans ettiğini düşünmüştüm." Cümlenin sonlarında sesi kısılmaya başlamıştı. Marinette o kadar mutlu olmuştu ki dengesini parmak uçları ve topukları arasında değiştirmeye başladı.

    "Teşekkür ederim." İçtenlikle gülümsedi.

    "Peki başarabildin mi?" Umutla sordu. Genç kızın kafasıyla onaylaması üzerine sakinleşip gülümsedi.

    "Bay Agreste, lütfen en iyi arkadaşımı meşgul etmeyi kesin." Nino gülümsedi ve Alya arkadaşına bakıp göz kırptı. Marinette gözlerini devirse de gülümsemesini ve kızarmasını bastıramadı. Adrien kahkaha attı ve ellerini cebinin derinliklerine soktu, Alya ve Marinette bu hareketini fark etmişti. Nino önce kaşlarını çattı sonrasında gülümsemesi geri döndü. "Tamamdır hanımlar," gözlerini deviren Alya'ya gülümsedi. "Dostum Adrien ile bir şeyler içmeye gidiyoruz. İzniniz olursa." Nino, Adrien'ı sürükledi. Geceye karışmadan önce tek yapabildiği iki dansçıya gülümseyip el sallayabilmek oldu.

    Marinette tuttuğu nefesi verdi ve çantasına sıkıca sarıldı. "Salyalarını akıtmayı kes." Alya gülümsedi ve arkadaşının elini kavradı. Müdürüne bağırarak vedalaşıp kulübü terk ettiler.

    "Gidip Nino ile takılmalıyız." Diye bir öneride bulundu Marinette.

    Alya gözlerini devirdi. "Sadece Adrien'la takılmak istiyorsun. Ayrıca yarın güne erken başlayacaksın." Diye hatırlattı ona Alya.

    "Öyle mi?" Diye sordu Marinette. Adrien'ın dokunuşunu hatırladı, teninin uyuştuğunu hissedebiliyordu. Mutluluktan dans etmek istedi.

    "Yarın Gabriel Agreste ile Ladybug rolünün seçmeleri var." Diye hatırlattı Alya ciddiyetle. "Seni eve ve yatağına götürmemiz lazım. Seni yeteri kadar tuttum zaten." Arkadaşını da yanında sürükleyerek dikkatlice karşıya geçti.

    "Haklısın." Marinette kaşlarını çattı ama sonrasında gülümsedi. "Sence başrolü alırsam Adrien beni fark eder mi?"

    "Ladybug rolünü layığıyla yapabilir misin ki?" Diye sordu Alya oyuncu bir ses tonuyla. Marinette dirseğiyle dürttü onu. Yürümeye devam ederken Alya'nın çantasının içindeki bel şalının yer değiştirdiğini duydu.

    "Duyduğum kadarıyla başrol zor ama güzel olacakmış." Dedi Marinette.

    "Mükemmel uyacaksın." Alya hızlıca ara bir sokağa girdi. Kullanışlı bir kestirme yoldu.

    "Şimdiden rolü aldığımı mı düşünüyorsun?" Diye uğraştı onunla Marinette. Alya küçük bir gülümsemeyle susturdu onu.

    "Tanıdığım en iyi dansçı sensin, tabi ki rolü kaptın!" Artık yaşadıkları binayı görebiliyorlardı. "Ayrıca, Gabriel büyük ihtimalle birini seçti bile, bunlar sadece formalite." Göz kırptı Alya ve apartmanın kapısını açtı. Merdiven kazası riskini göze alamamk için asansörü kullandılar. Marinette elbette bir balerindi ama zarif olduğu tek yer sahneydi.

    "Natie'nin dediğine göre pointe ayakkabıları Agreste şirketi karşılayacakmış," Dedi Marinette sessizce. Alya sessizce iç çekti ve arkadaşına gülümsedi.

    "Bu iyi, ihtiyacımız olsaydı Josh'tan ekstra vardiya alacaktım. Küçük tatlı kafanı bunlara yorma Mari."

    Alya'nın sakinleştirici sözleri midesinde hissettiği telaşı bastırdı. Ding sesi kata ulaştıklarının haberini verdi. Rahatlatıcı bir sessizlikle yürüdüler koridorda. Gecenin getirdiği heyecan kemiklerine çökmüştü, gözleri ağırlaşmaya başladı. Alya geçmesi için kapıyı açık tuttu, birlikte yuvaları olarak gördüğü daireye girdiler. Alya ilk duşu Marinette'in almasına izin verdi ve bu şu ana kadar aldığı en harika duştu.

    Eski yatağına kıvrıldı ve hızlıca uykuya daldı. Bilmiyordu ki bundan birkaç saat sonra mükemmel sarı topuzlu mükemmel balerin ayakkabılarını sabote edecek ve seçmelerini mahvedecekti.

For You - TRWhere stories live. Discover now