Ertesi gün ilk ders edebiyattı. Ve ben derse geç kalmıştım. "Hocam özür dilerim." Dedim. "Sana ceza öğretmenler odasından bana sıcak su kat gel." Dedi. Bardağı alıp öğretmenler odasına gittim. Kapı kapalıydı. Tıklattım ve içeri girdim. Kimse yoktu. Çay makinesine gidip bardağı altına koydum. Sıcak su doldurken kapı açılıp kapattı. Off kimdi şimdi bu. "Günaydın." Dedi bi ses. "Günaydın hocam." Diye mırıldandım.
Bardağı alıp arkamı döndüğümde dolabında bir şeyler arayan Shawn Hocayı gördüm. "Hocam siz miydiniz?" Sorumun saçmalığı ve ben. "Aşk olsun sesimden de mi tanımadın?" Dedi. "Kusura bakmayın." Dedim. Ben bu adamla konuşurken istemsizce gülümsüyordum. "Hadi sen dersine git geç kalma." Dedi. Odadan çıkıp edebiyat sınıfına gittim. Hocaya bardağı verip sırama oturunca kalbimin hızla attığını hissettim. Hızla yürüdüğüm içindir diye geçiştirdim.
Sonra zil çaldı. Teneffüsten sonra sınıfa girdiğimizde "Abi adam çok şeker ve anlayışlı. Dersi de çok iyi anlatıyor." Dedi biri. Yanlarına gittim. "Kimden bahsediyorsunuz?" Diye sordum. "Shawn hocadan." Dedi bi kız. "Aa evet adam çok iyi birisi." Dedim. "Dün instagramına baktım hemen isteğimi kabul edip geri takip yaptı. Sonra stalkladım bi kızla fotoğraf atıp kalp koymuş. Meğersem kız kardeşiymiş." Dedi. Fark etmeden dinlerken kaşlarım kalkmıştı. Son cümlesinde kardeşi de onun gibi tatlıdır diye düşündüm. Shawn Hoca hakkında konuşunca nedensizce mutlu olmuştum. Adam çok pozitifti.
4. Saat matematik dersiydi. Shawn Hoca "Alacağımız kaynağı belirledim ... kaynağı. Sizin içinde uygun mu?" Diye sordu. Biz de evet dedik. Bana baktı "Tamam o zaman sen paraları topla." Dedi. "Ben mi?" Diye sordum. "Herkes 45 tl getirsin cumaya kadar." Dedi ve "Fiona gel bakalım." Dedi. Kalkıp yanına gittim. Kitapların yarısını bana verdi. Ve sınıfa dağıtmaya başladık. Artan 2 kitabı masaya koyarken "Para toplama işini başkasına veririm istersen." Dedi. "Yok hocam ben yaparım." Dedim. Kafasını salladı ve yerime oturdum. Ders çabuk ve durmadan işlem yaparak geçmişti.
Sonunda öğle yemeğiydi. Yokuştan inip aşağı bahçede yemek yedik. Sonra yokuşa doğru yürürken güvenlikle konuşan Shawn Hocayı, fizikçiyi ve almancacıyı gördük. Kuzenim "Merhaba hocam." Dedi. Shawn Hocanın arkası bize dönüktü. Sağına bakınca göz göze geldik. Sonra güvenliğe döndü "Bu kızlar öğretmen kapısından geçiversin bir seferlik." Öğrencilerin öğretmen kapısından geçmesi yasaktı bu yüzden yokuş çıkıp okula girebiliyorduk. "Gerek yoktu hocam." Dedi kardeşim.
"İyi bakalım çabuk geçin." Dedi güvenlik. "Saolun." Dedik hepimiz. Tam da "Hava çok sıcak yokuşu çıkamıycam." Diye sızlanıyordum. Shawn Hoca sayesinde hemen öğretmenler kapısından içeri girdik. Kardeşim "Şimdi ağlıcam. Hoca çok iyi." Dedi. Kuzenimle ikimiz onu onayladık. İçinin güzelliği yüzüne vurmuştu.
Günlerden hemen cuma olmuştu. Tüm sınıf paraları getirmişti. Bugün matematik dersi olmadığından öğretmenler odasına gidecektim. Kardeşim diğer sınıftan arkadaşlarıyla gezdiği için tek başıma gidiyordum. Açık kapıdan içeri bakmaya çalışıyordum ve Shawn Hocayı gördüm. Koltuğa oturmuş saçıyla oynuyordu. Ve edebiyatçıyı dinliyordu.
İçeri girdim. Yanına gittim. "Hocam." Diye seslendim. Beni görünce hemen doğruldu ve saçlarını düzeltti. "Tüm sınıf parayı verdi. Buyrun." Dedim. "Teşekkürler." Dedi ve zarfı aldı. Sonra da odadan çıktım. Nazar değdirecektim adama. Hocayı dinlerken o kadar saf ve tatlı görünüyordu ki... Derin bir nefes aldım ve sınıfa gittim. Birkaç tenefüs sonra kapının önünde arkadaşımla konuşurken merdivende Shawn Hocayı gördüm. Yan sınıfa doğru ilerledi. Ona baktım ve başıyla selam verdi. Ben de gülümsedim. Matematik dersi olmadığı için üzüleceğimi tahmin edemezdim.
