Alarmın sesiyle uyandım. "Diana kapat şunu." Ses bir süre kulağımı tırmaladıktan sonra sustu. Yerimde doğruldum. Üşene üşene banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Sonra kot pantolonumu ve tişortümü giydim. Kahvaltı ettikten sonra kuzenim ve kardeşimle beraber okula gittik.
11. Sınıfa geçmiştim ve her şey aynıydı. Sadece sınıfım ve sınıf arkadaşlarım değişti. Kardeşimle beraber oturduk. Saat 8.30u geçiyordu. Her şey böyle monoton ve sıradandı. O sırada kapı açıldı ve içeriye genç bir adam girdi. O girince sınıftaki uğultu sustu. "Günaydın gençler." Dedi ve öğretmen masasına doğru ilerdi. Hepimiz ayağa kalktık. Öğretmen olduğu aklıma gelmemişti. Çünkü okulda öğretmenler yaşlıydı. Gülerek "Oturun." Dedi. Sonra devam etti. "Size kendimi tanıtayım. Ben yeni matematik öğretmeniniz. ... okulundan geldim. Bu sene beraberiz. Aksilik olmazsa 12. Sınıfta da birlikte oluruz. Adım da Shawn Mendes" Shawn Hoca gençti ve çok tatlıydı.
Beyaz bir tişört ve kareli bir gömlek giymişti. Kareli gömlek giymişti. Saçları da hafifçe uzundu. Öyle patlayacak kasları ya da herkesin bayılacağı tipi yoktu. Hocaya içim ısınmıştı.
"Evet siz tanıtın kendinizi." Dedi. Sıra bize gelince "Adım Fiona." Dedim. Sonra kardeşim adını söyledi. Biri de ordan "Hocam onlar ikiz" diye atladı. Shawn Hoca bana baktı ve "Hiç fark etmedim ama benzemiyorsunuz." Dedi. Uzun süre bakmasından rahatsız olmuştum. Sonra kuzenim ve diğerleri adını söyledi. Sonra ders işleme tarzını anlattı. Hangi üniversiteden geldiğini ve buna benzer şeylerden bahsetti.
Günler yine sıradan devam ederken ikinci gün oldu. 3. Saat matematikti. Kitap almadığımız için defterimi çıkardım. O sırada Shawn hoca geldi. "Oturun." Dedi ve eşyalarını masaya koydu. Akıllı tahtadan kaynak kitabı açarken onu izledim. Bugün uzun bir siyah tişört altına da siyah kot giymişti. Diğer hocalara nazaran bayağı karizmatik olmuştu ama hala tatlıydı. 24 yaşındaymış ve bu geldiği 2. Okulmuş. Kaynak kitabı açtı ve ders anlatmaya başladı. 1. Saat böyle geçti. 2. Saat test açtı ve uğraşmamızı istedi. Soruyu çözerken yanımda onu gördüm. Kafamı kaldırıp ona baktım. Kollarını birleştirmiş kağıdıma bakıyordu. "Aferin." Dedi ve bana baktı. Kendi kendime utandım ve "Teşekkür ederim." Dedim ama sesim çıkmamıştı. Sonra kendi masasına geçti. Sonra testi cevaplandırdık.
Son 10 dakika kala bizi serbest bıraktı. Kendi aramızda konuşurken yanımıza geldi. "Merhaba hocam." Dedim. "Matematiğiniz nasıl yapabiliyor musunuz?" Diye sordu. Kardeşim "Biraz." Dedi ben de başımı salladım. Ellerini sırama koydu. Nefes aldığımda erkek parfümü tüm ciğerlerimi doldurdu. "Çift yumurta misiniz tek yumurta mi?" Diye klasik soruyu sordu. "Bilmiyoruz. Herkes soruyor." Dedim. Güldü ve bana baktı. Ben de gülümsedim. "Benim de ikiz kuzenlerim var. Çok benzerler. İkisi de erkek." Gibi şeyler söyledi. Sohbet etmeye çalışıyordu.
Kardeşim sıkılmış olmalı ki arkasına dönüp kuzenimle konuşmaya başladı. "İkiz olmak çok güzel" Dedim ben de. Sonra derslerden okullardan konuştuk. Diğer hocalar sürekli kendileri konuşurdu ama Shawn Hoca beni dinliyor ve sürekli kendisi konuşmuyordu. Bu huyunu sevmiştim. Ve bunu ona söyledim. "Ne zaman bi hoca yanıma gelse sürekli kendisi konuşuyor ama siz beni dinliyorsunuz ve konuşmam için fırsat veriyorsunuz." Dedim. Konuşmamın başında pür dikkat dinlerken sonlarına doğru güldü. "Biliyor musun? Onlar sadece sana karşı öyle değiller." O anlık cesaretle "Arkadaş edindiniz mi?" Diye sordum. "Henüz değil. Ama genç olanlar beni hemen aralarına aldılar." Dedi. Böyle bir saçma soruyu da cevaplandırmıştı. "Zamanla olur." Dedim. Hocayla konuşurken sürekli gözlerimi kaçırıyordum ama ona her baktığımda göz göze geliyorduk. O anda zil çaldı. "İyi teneffüsler." Dedim o da "Sana da." Dedi ve öğretmen masasına gidip eşyalarını aldı ve sınıftan çıktı. Kuzenim "Hoca çok iyi dimi?" Dedi. Kafamı salladım "Aynen." Dedim. Çok iyiydi ve yakından bile kusursuzdu ve çok güzel kokuyordu.
Bunları düşününce midem hafiften bulandı. Aman dedim içimden. Çıkış zamanı geldi. Saat 4tü ve koca okulda bi biz kalmıştık. Servis bir türlü gelememişti. Sağa doğru servis geliyor mu diye bakıyordum. O sırada içimden bi ses sola bak dedi ve hızla kafamı sola çevirdiğimde Shawn Hocanın elinde çantasıyla okuldan çıktığını gördüm. Hemen gözlerimi kaçırdım. Kaldırıma oturdum. Bi anda önümüzdeki beyaz araba öttü ve Shawn hoca arabanın önüne geldi. Ön kapıyı açtı çantasını attı sonra biraz durdu ve arkasına baktı. Ona baktığımı hissetmiş olmalıydı. Sonra arabasına bindi ve gitti. Uzunca off çektim nedensizce. Ve gidişini izledim.
