25. Bölüm

395 83 27
                                    

1 hafta sonra

Ali ve Songül önlerinde oturan Güney'in inadına gülüşüyorlardı.

Songül başını Ali'nin omzuna yasladı.

Ali:

"Bitanem hafta sonu görüşemedik ya çok özledim ben seni."

Güney sinirle elindeki kalemi çeviriyordu.

Songül:

"Ben de seni çok özeldim. Ama beraber bir şeyler yapıp telafi ederiz.." dedi gülümseyerek.

Bu sırada hoca gelince Songül başını kaldırmıştı.

Hoca biraz ders anlattıktan sonra hepsinden birer boş kağıt çıkarmalarını istedi.

Ateş:

"Yazılı mı olacağız yoksa hocam?" diye güldü.

Hoca:

"Şimdi hepinizden hayalinizdeki evin salonunu anlatmanızı istiyorum arkadaşlar. Çizim değil, sadece yazarak anlatın... Ama sakın birbirinizle paylaşmayın. Herkesin kendi fikri olacak. Ders sonunda toplayacağım."

Ateş:

"Bu ne şimdi ya?" diye söylendi.

Nazlı:

"Söylenme de başla düşünmeye Ateş."

Songül başını sıraya koymuş düşünüyordu. Sıcak.. iç ısıtan bir salon olmalıydı. Aynı zamanda modern...

Hepsi biraz düşündükten sonra düşüncelerini kağıda geçirmeye başlamıştı. Dakikalar sonra hoca kağıtları toplayıp çıkarken Ateş başını Nazlı'nın omzuna koyup gözlerini kapattı.

"Kelebek.. hemen eve gidelim mi çok uykum var."

Aytaç:

"Hayırdır beşik mi salladın gece?"

Ateş:

"Nazlı hanımın ders aşkı tuttu. Notlarla uğraştık gece boyu."

Nazlı:

"Ne yapayım Ateş. Çalışmamız lazım."

Ateş:

"Tamam demedim bir şey. Ama şimdi gidip uyuyalım n'olur."

Nazlı:

"İyi tamam kalk hadi."

Ateş:

DİLHUNWhere stories live. Discover now