i wait ❀ jimin

• o n b e ş i n c i •

"Bunu nasıl açıklamayı düşünüyorsun?"

Bang PD cep telefonunu bana uzattığında utanç içerisinde ekrana bakıp yeniden başımı öne eğmiştim. Tüm arama motorlarında birinci sırada yer almamın yanında bir de şimdi ceza almak üzereydim. Başkan çok ama çok sinirliydi, beni dövebilirdi bile. Sessizliğimi koruyup göz ucuyla yanımda duran ayaklara baktım. Jimin sunbae de benimle çağrılmıştı ve sebebini bile bilmiyordum.

"Mira!"

Yerimde sıçrayıp başımı ürkekçe kaldırdığımda başkan kravatını gevşetmeye başlamış, sunbae ise oldukça sıkılmış bir şekilde etrafı inceliyordu. Odada başkası var mı diye bakındım fakat kimse gelmemişti bizden sonra da.

"Jimin'e notu yazarken de başkasıyla mı çıkıyordun?"

"Ne?" diye bağırdım öfkeyle. "Notu ben yazmadım!"

"Sen bana bağırdın mı?"

Dişlerimi sıkıp yeniden konuşmak için bir adım attım fakat sunbae önüme geçip masanın karşısındaki koltuklara oturmuştu. Sol bacağını sağ dizine yasladıktan sonra başını geriye yaslayıp dudaklarını ıslattı. Başkanın yanında bu kadar rahat olmasını hastalığına veriyordum.

"Notu boşverelim şimdi, Mira'nın yazmadığından eminim ben zaten."

Beni koruması garibime kaçsa da O'nu başımla onayladım. "Doğru söylüyor PD-nim."

"Mira cezalısın."

Beni şirketten kovmaması rahatlamamı sağlamıştı. Tuttuğum nefesimi verip saygıyla eğildim. "Cezam neyse çekmeye hazırım."

"Chan'dan ayrılıyorsun, bu sanırım yeterli bir ceza değil mi?"

Gözlerimi devirmemek için kendimi tuttum ve bana dönen sunbaeye bakıp başımı salladım. "Kesinlike yeterli."

"Basına Chan'ın seni kameralardan korumak için sana sarıldığıyla ilgili bir açıklama yapacağız." Gözlüklerini düzelttikten sonra sunbaeye dönünce iç çekti. "Jimin sana gelince.. bunu senden beklemezdim."

Merakla kulaklarımı kabarttım, O'ndan beklemeyeceği şey neydi?

"Choi Doyeon'u işten çıkarttık, yeni bir stilist alacağız."

"Doyeon unniye nolmuş ki?" diye araya girdim.

"Bugün tek yakalanan sen değilsin, Jimin her ne kadar kıdemlin olsa da O da bazen yaramazlıklar yapabiliyor." Başkan gülüp Jimin sunbaenin omzuna vurduğunda ağzım açık izliyordum karşımdaki manzarayı.

Notu yazanın kaşar stilist olduğundan emindim artık, başında Nana bile bunun ihtimalini söylüyordu ve az önce otoparkta sunbaenin konuştuğu kız da Doyeon'du. Sırf onun yüzünden bir sürü laf yemiştim ve sunbae o zamanden beri sesini çıkarmamıştı. Üstelik benim Chanla olmayan ilişkim yüzünden azar yiyip sunbaenin olan ilişkisine başkanın gülüp geçmesi de ne oluyordu?

Yerimde duramadım ve sunbaenin tam karşısına oturup ikisinin de şaşkın bakışlarını üzerimde topladım.

"PD-nim, üzgünüm ama bana verdiğiniz cezayı kabul etmeyeceğim çünkü Chan ile aramda böyle bir şey yok. Notu yazan Doyeonken neden sürekli ceza alan ben oluyorum anlamıyorum. Neden sunbaeye torpil geçiyorsunuz? Ben de sizin şirketinizdenim!"

"Notu Doyeon yazmadı." Baştan aşağı beni süzerken bunu dikkatimi dağıtması için yaptığını anlayabiliyordum artık. Bu yüzden
dikkatimi dağıtmaması için başkana dönüp bir cevap bekledim.

"Bana başka bir ceza verin, Chan ile arkadaşlığımı bozamam. Bana yeterince haksızlık yapıldı."

Sunbae başını iki yana sallayıp teklifimi kabul etmemesi için beklentiyle başkana bakmaya başladığında kısa bir an O'ndan nefret ettim, her şeyi bile bile nasıl bana böyle davranabilirdi?