i wait ❀ jimin

• o n u n c u •

medyadaki şarkıyı dinlemenizi tavsiye ediyorum ve bölüm için yorum okumak istiyorum 🦄 

iyi okumalar 💜

+

Heeji unni kolumdan sertçe tutup vermemekte ısrarcı olduğum telefonumu yeniden almaya yeltendiğinde tüm gücümü kullanıp ona karşı direnmeye çalıştım ancak benden çok daha fazla güçlüydü ve birazdan telefonumu aldığında yere düşüp kaybedercesine avucumu alnıma yaslamıştım.

"Şifresi ne bunun?" diye sordu nefes nefeseyken. "Mira, hadi kızım uğraştırma beni. Hangi birinizle uğraşacağım ben?"

"Hayır," dedim ısrarla. "Asla söylemem!"

Güçlükle ayağa kalkıp telefonumu ondan almaya çalıştım ancak o parmağımdan tutmuş ve parmak izimle açılan telefonumun kilidini açmıştı. Şok içerisinde ona bakarken o da bana bakmış ve ikimiz de bir süre bu durum karşısında durmuştuk. Ancak ardından güldüğünde ve koşar adımlarla yanımdan gittiğinde korkuyla saç diplerimi çekiştirdim, bu benim için hiç iyi sonuçlar doğurmayacaktı.

Birisi şirkete benim birisiyle görüştüğümü söylemişti ve telefonuma yüksek ihtimalle el konulacaktı. Anonim dışında Instagram hesabımın olması ve Chan ile sık sık konuşmam şirketin hoşuna gitmeyecekti, bir de arama geçmişimdeki Jimin sunbaeyi görseler bu daha da kötü olurdu.

Mutfaktan beni izleyen Taehyung sunbaeye baktığımda benimle ilgilenmiyormuş gibi önüne döndüğünde kaşlarımı çatıp neden bana yardım etmediğini düşündüm, ona kızmıştım. Birilerinin benim yanımda olması gerekti, gerçi bu kişi Taehyung sunbae olamazdı; o, Jimin sunbaenin yakınıydı sonuçta.

Omuzlarımı düşürüp birinin desteğini bekledim ve bir süre sonra salona Woori girdiğinde olanları çoktan öğrenmiş gibi hiçbir şey sormadan yanıma gelip sırtımı sıvazlamıştı. "Realite şov yüzünden Heeji unni bir şey yapmayacağını ama şirkete gidince hesap soracağını söyledi," demişti üzgünce.

"Anlayamıyorum," dedim mızmızca. "Bu şirkette birileri beni sevmiyor ve ben bu kişiyi bulamıyorum."

"Buluruz," derken bana destek verip ayağa kaldırmıştı. "Bugün yarışma var, hazırlanman gerek." İsteksizce peşinden giderken salona giren Jimin sunbaeye değmeden geçmek için özel bir efor sarfetmiştim. "Beni hafife alma, aranızda bir şeyler geçtiği bariz belli Mira."

"Yok öyle bir şey," dedim gerginlikle. "Dengesizin teki işte, bilmiyor musun sanki sunbaeyi?"

Duymamazlıktan gelip beni makyöz unnilerin yanına teslim ettiğinde aynı zamanda elime bir senaryo tutuşturulmuştu.

"Ne bu?" diye sordum herhangi birisine.

"Akşamki şovun programı. Orada sunucular sana soru sorduğunda ne cevap vermen gerektiği yazıyor."

"Cevabını önceden çalışıyorsam bu bir eğlence şovu olmaz ki," diye mızmızlandım ancak okumadan da edemiyordum önümdeki kağıtları.

Program akışına göre birkaç saçma şey ve sonrasında kurrayla birlikte eşli bir şekilde yarışma yapılacaktı. Eğlenceli bir şeyler olsa da dikkatimi çekmiyordu çünkü hem Jimin sunbaeden hem de telefonumun alınmasından dolayı hiç keyfim yoktu.

Saçım ve makyajımla ilgilenen unniler işlerini bitirdiklerinde ayağa kalkıp giymem için bırakılan kıyafete baktım. En sevdiğim renkken şimdi en nefret ettiğim renk olan turuncu olan tulum giymeyi isteyeceğim en son şey olsa da üfleye püfleye değiştirmiştim kıyafetlerimi.