Tekila/Mühür-13.bölüm

En başından başla
                                    

Bir elini direksiyondan ayırmadan keskin bir baş cevirmeyle mavilerini gözlerimle buluşturdu. Donuk yüzünde tek okunan şey öfkeydi , şaşırtıcı .

"Evet, kullanıyorum." Tok ses boğazından boğuk gelmişti.

Zorlanıyordu ,umrumda mıydı ? Hiç sanmıyorum.Omuz silkerek kendimi geri koltuğa attım.

"Dozunu düşür , olmayan beyninle uğraşmak istemiyorum."

Kesinlikle beklediği tepki bu değildi. Ne güzel , şaşırmaya devam etsin çünkü kalbini çoktan rafa kaldıran bir insanın, kalp kırmamak için çabalaması beklenemezdi.

Kırmayı bırakın ,paramparça eder umursamazdım.

Herkes gibi..

Hala üzerimde olan bakışları bakmasam da yoğun bir şekilde hissediyordum. Derin soluklar dinmiş ve sonunda gözlerinin radarından çıkmıştım. El frenine eli yönelirken, buz gibi sesiyle ölmek istediģini anladım .

Yürek mi yemişti?

"Ağzın gibi karakterin de çok bozuk çakma."

Vitese elini atmasıyla arabayı hareket ettireceğini anlayıp hızla kapıyı asıldım. Kapının açılma sesi sessizliğin arasında uğursuzca belli olurken , tek adımı dışarı çıkarıp başımı Teslimatcıya doğru uzattım.

"Ve o ağzı bozuk çakma hepinizin ölümü olacak!"

Tepkisini beklemeden hızla indim arabadan , yemişim teşkilatını. Eğer beni çok istiyorlarsa başka bir adam göndersinler , bu herifle daha fazla aynı ortamda kalamazdım.

Ne gereksiz işler .

Göz devirerek üzerimdeki deri ceketin fermuarını indirdim , esen rüzgar sertce bedenimi okşuyordu. Kaldırıma doğru bir adım atmamla arkamdan gelen bedeni hissettim.

Yakınlığını hissetsem de herhangi bir tepki vermedim, kavga istiyorsa kendisi başlatabilirdi , böylece çocuk gibi önce onun başlatığını söyleyerek yırtabilirdim.

Mantıksız.

"Dikkatli ol !"

Gecenin , işlek caddesinde arabaların uğultusuna karışmıştı sesi. O kadar kısık seste söylemişti ki , duymam mucizeydi.

İyi de neden beni uyarıyordu?

Bir iyilik beklemezken , bunu yapmasına anlam veremedim. Hoş ,onun dikkatli ol demesiyle dikkatli olacak değildim,kendimi koruyacak güçteydim ama yinede bu hamlesi kafamda yığınca soru işaretine sebep olmuştu.

Onun hala arkamda varlığını hissederken, cektemin arka kısmında bir dokunuş hissettim.bu da nesi ? Daha bir tepki veremeden arkamdan ceketimle beraber güçlüce asınılmamla bedenim geriye doğru sendeledi.

Kahretsin!

"Bir yere mi gidiyordun ."

Alaylı sesin az önceki halinden eser yoktu , onun hem beni uyarıp hem de birilerinin atmasını beklememiştim. Lanet olsun ki beklemediğimden hamlesini çok geç anlamıştım.
Ceketimin ucunu öyle sıkı kavramıştı ki , bedenimin sırt üste çakılması an meselesiydi tabi ceketten kurtulmasaydım.

Kollarımı geriye vererek kendimi ileri itmemle ceket kollarımdan hızla sıyrıldı.Gecenin soğuğu hızla yarım atletimin açıkta bıraktığı çıplak bedenimi sarmalamaya başladı.

TEKİLA  |𝕸ü𝖍ü𝖗|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin