4.Bölüm

316 22 0
                                    

Üyeler dans pratiği yaparken sıkıldığım için elime telefonumu aldım. Şef, mesaj atmış ve işimin nasıl gittiğini sormuştu. Harika gidiyordu. En azından ben görevimi fazlasıyla yerine getirdiğimi düşünüyordum. Jungkook'a kahvaltı bile hazırlıyordum. Daha ne olsun? Mezun olmama ve tamamen Jungkook'un koruması olmama çok az kalmıştı. Yani iki gün. Evet, iki gün sonra mezun olacaktım!

Yanıma nefes nefese oturan, alnından boncuk boncuk terler akan V ile düşüncelerimden sıyrıldım. ''Neye gülüyorsun sen öyle? Telefonda komik bir şey mi var?'' dediğinde açıklama yapmak için ağzımı açtım. Ama beni susturup telefonu elimden aldı. ''Bir bakalım...Rehberinde kimler varmış? Hm...'' dediğinde hemen cevap verdim. ''Abim, arkadaşlarım ve Jungkook Bey'in numarası var.'' Telefonun tuşlarına basınca ne yaptığına baktım. Kendi numarasını kaydediyordu. ''Ne olur ne olmaz diye.'' dedi açıklama yaparcasına.

Telefonu elime geri verdiğinde gülümsedi. ''Bizimle dans etmek ister misin?''

''Ne? Ben mi? Ah! Pek becerebileceğimi sanmı-'' Elimden tutup beni hızlıca kaldırdığında korktum. ''Hadi ama en fazla ne kadar kötü olabilirsin?'' dediğinde güldüm. Sebepsizce güldüğümün farkındaydım ama utanmıştım. Çünkü üyelerin hepsi durmuş bize bakıyordu. Jimin gülerek ''Oh! Güvenliklerin dans ettiklerini bilmiyordum!'' dediğinde streslenmeye başladım. Kendimi rezil etmek istemiyordum. Hem de hiç! Çünkü hayatımda rezil olmayı çok iyi başaran bir insandım ve bu bana derin yaralar açmıştı. Düşündükçe ellerim terliyor, gözlerim doluyordu. V'ye bakıp ''Ben dans etmeyi beceremem. Lütfen ısrar etmeyin!'' dedim. Fakat o hala dans etmem konusunda ısrarcıydı.

''Hadi ama Min! Rezil olmaktan mı korkuyorsun?'' dediğinde kafamla onayladım.

''Bu korkunu yenmeye ne dersin?'' dediğinde artık konuşamıyordum. Anılarım kara bulut gibi üstüme çökmüştü. ''Hyung, bence daha fazla ısrar etme. İstediği zaman bize katılabilir.'' Bunu söyleyen Jungkook'tu. Rahatlamak istiyordum. Bu odadan çıkmak ve temiz havayı içime çekmek, sakinleşmek istiyordum. V ise işimi zorlaştırıyordu. Jungkook'un dediklerine kulak asmamış ve müzik hala çalarken beni kendine çekmişti. ''Min, azıcık dans etsen ölmezsin herhalde!''

Benden uzaklaştı ve bana ''Yaptığımı yapmaya çalış Min.'' dedi ve kısa bir hareket yaptı. Evet, sanırım bunu yapabilirdim. Hadi Soo Min, sadece bir hareket!

Jungkook da dahil bütün üyelerin gözü üstümdeydi. Utanç ve stres ikilisiyle beraber Taehyung'u taklit etmeye çalıştım. Ama...ama sanırım o kadar aptal ve komiktim ki hepsi bir ağızdan gülmeye başladı. Kötü niyetleri yoktu bunu biliyordum. Ama bu kahkahalar beni küçümseyen kahkahalara o kadar çok benziyordu ki hızlıca pratik odasını terk ettim. Ardımdan biri geldi mi?Hayır. Neden gelsinler ki? Ne güzel gülüyorlardı bu halime. İşte şimdi daha çok üzülmüştüm. Yurttan çıktığımda yakınlarda bulunan bir market gördüm. Markete gidip kendime içecek bir şeyler aldım. Parayı ödeyip çıkacakken yanımda beliren maskeli çocuğu fark ettiğimde ona döndüm. ''İzin verirseniz geçeceğim.'' dedim sakince.

''Pekala. Ama bazı şeyleri düzeltmemiz lazım.''

''Ne?''

''Dışarıda konuşsak daha iyi olur.'' dedi ve marketten çıktı. Ben de arkasından çıktım. Kimdi bu?

İki binanın arasında bulunan ve pek dikkat çekmeyen bir yere girdiğimizde maskesini çıkardı.Bu yüz çok tanıdık geliyordu. O gün... Jungkook'un evini dağıtan ve ona zarar vermeye çalışan...Exo üyesi!

''Sen! Bir sen eksiktin!'' dedim bağırarak.

''Sessiz ol! Sadece bazı yanlış anlaşılmayı düzeltmek için buradayız.''

ÜST KOMŞUM Where stories live. Discover now